23 NİSAN ARMAĞAN MI, EMANET Mİ?
23 NİSAN ARMAĞAN MI, EMANET Mİ? "Salim Koçak" salimkocak@gmail.com: Apr 22 11:43PM +0300
Bir çocuk yetişir, dünya değişir.. 23 NİSAN ARMAĞAN MI, EMANET Mİ? O büyük insan Cumhuriyeti gençliğe emanet ederken, TBMM`ni kimseye emanet etmemiş olabilir mi? ``Armağan´´ dediğimiz şey; sahip çıkılması, kaybedilmemesi, korunması, başkasına verilmemesi gereken hediye demek olduğuna göre eğer Meclis`in açılışı, dolayısıyla da kendisi çocuklara armağan edilmişse, bunun asıl anlamı emanet edilmiş olması değil midir? Kaldı ki Türkiye Cumhuriyeti gençliğe emanet edilirken, neden çocuklara da bir başka yüksek kurum olan TBMM emanet edilmiş olmasın? Atatürk koskoca TBMM`ni sadece armağan etmekle yetinmiş olabilir mi? Öyleyse burada ``armağan´´; aynı zamanda ``emanet´´ demektir. Ancak gelin görün ki o tarihi günü sadece bir şenlik, bir bayram, bir kutlama vesilesi olarak biliyor, algılıyoruz. Ruhundan, taşıdığı derin anlamdan fazla haberimiz yok. Neden böyle? Zira o büyük insana göre ``çocuk´´un değerinin, ne anlama geldiğinin, ondaki çocuk imgesinin, algısının yeterince farkında değiliz. ``Atatürk çocukları çok severmiş de ondan armağan etmiş,´´ demekten başka bir şey bilmiyoruz. O nedenle, tıpkı çocuklarımızın zekâ, yetenek, hayâl ve kişiliklerinin ne denli güçlü olduğunun yeterince farkında olamadığımız gibi, 23 Nisan`ın taşıdığı anlamın da yeterince farkında değiliz. Oysa 23 Nisan ne sadece bir bayramdır, ne de bir şenlik. Ondan da önce çocuklarımıza kazandırılması gereken bir bilinçtir: Halkın iradesini hayata geçirme bilinci. 23 Nisan aynı zamanda çocuğa duyulan sevgiden çok; ona verilmesi gereken değeri işaret eder. Zira o büyük insan için çocuk; bir cumhurbaşkanıyla bir kralın bulunduğu masaya alınıp kulak verilecek kadar yüksek bir değerdir. Bizce biraz da bunu anlamamız için emanet edilmiştir 23 Nisan çocuklara. Değilse son derece önemli bir gün ve kurum, sadece çocuk sevgisiyle ya da onları sevindirmek için armağan edilmiş olamaz. Bu çok basit bir gerekçe olur. Burada çocuğa verilen olağanüstü değerin yanısıra milli ve siyasi bir amaç da aramak gerekir. Nitekim aynı zamanda Milli Egemenlik Bayramı da oluşu bunun kanıtıdır. Tekrar edelim: Cumhuriyet gençliğe emanet edilirken, millet iradesinin tecelli ettiği TBMM birilerine emanet edilmemiş olabilir mi? İşte o birileri çocuklardır. Bunu çocuklarımıza anlatmanın onları ne denli gururlandırabileceğini, kendilerine olan güveni ne denli artırabileceğini düşünebiliyor musunuz? Bu anlamdaki 23 Nisan hem çocuklarımıza, hem de büyüklere kutlu olsun. Salim Koçak
|