28 ŞUBAT 1997 POSTMODERN DARBA VE ORDU
H.Prof.dr.Nurullah AYDIN
11 Ağustos 2011-ANKARA
28 ŞUBAT 1997 POSTMODERN DARBE VE ORDU
Türkiye`de kaosun hızla tırmandığı 1990`lı yıllar aynı zamanda, eski dünya düzeninin sona erdiği, yeni bir dünya düzeni arayışlarının başladığı yıllar da olur.
20 Kasım 1991 seçim sonrası DYP-SHP koalisyonu olarak kurulur.
Özal`ın ölümü sonrası, 16 Mayıs 1993`te Süleyman Demirel cumhurbaşkanı seçilir, 2. DYP-SHP Koalisyonu, 25 Haziran 1993`ten 25 Aralık 1995 seçimlerine kadar görevde kalır.
1993 yılı tam bir kaos ve ölüm yılıdır. PKK-Devlet ilişkisini irdeleyen bir kitap üzerinde çalışmakta olan Cumhuriyet Gazetesi yazarı Uğur Mumcu 24 Ocak 1993`te suikaste uğrar, JİTEM`in kanun dışı faaliyetlerine karşı çıktığı öne sürülen Jandarma Genel Komutanı Eşref Bitlis 17 Şubat 1993`te uçağına yapılan sabotaj sonucu şehit edilir.
Kürt sorunun demokratik yoldan çözülmesine yönelik projelerin aktörlerinden olan Adnan Kahveci 5 Şubat 1993`te bir trafik kazasında, Cumhurbaşkanı Özal 17 Nisan 1993`te şüpheli şekilde ölür. Bu ölümleri, 22 Ekim 1993`te Diyarbakır Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Bahtiyar Aydın`ın öldürülmesi, 4 Kasım 1993`te PKK`yla mücadele adına yapılan kanunsuzlukları ve uyuşturucu ticareti gibi yasa dışı faaliyetleri mahkemede açıklayacağını söyleyen eski Diyarbakır JİTEM Grup Komutanı Binbaşı Ahmet Cem Ersever`in duruşma için gittiği Ankara`da öldürülmesi izler.
Aynı yıl mezhep çatışması çıkarmak amaçlı provokasyonların da yapıldığı yıldır. 2 Temmuz 1993`te Sivas`ta Madımak Oteli`nin ateşe verilmesi sonucu 37 Alevi yanarak can verir, sanki buna misilleme imiş gibi üç gün sonra, Başbağlar köyünde 33 Sünni katledilir.
1995 seçimleri sonrası 5 Mart 1996`da ANAP-DYP koalisyon hükümeti kurulur. 4 ay sonra düşer, 6 Haziran 1996`da RP-DYP koalisyon hükümeti kurulur.
RP-DYP koalisyonu kurulması, asker tarafından laik rejimin irtica tehdidi altında olduğu değerlendirmesine yol açar ve hükümetin bir darbe ile uzaklaştırılması eğilimi güçlenir
Yoğunlaşan irtica tartışmaları sosyal ve siyasal bir gerilimin doğmasına neden olur. Silahsız kuvvetler denilen işçi ve işveren örgütleri, yargı, üniversiteler, sivil toplum kuruluşları ve medya laik rejimi korumak için harekete geçirilir. Bu yıpratma kampanyasının ardından, MGK 28 Şubat 1997 de irtica uyarısını yapar. Erbakan MGK kararlarını imzalamak zorunda kalır. Demokrasiye balans ayarı çeken Org. Çevik Bir Washington Post muhabirine verdiği demeçte, anti laik akımları yok etmeye birinci öncelik verdiklerini, laiklik karşıtı tehdidin PKK tehdidinden daha ciddi duruma geldiğini söyler.
Ardından, Yargıtay Başsavcılığı, Ülkeyi iç savaşa sürüklediği iddiasıyla RP`nin kapatılması için dava açar. 10 Haziran`da Anayasa Mahkemesi, Yargıtay ve Danıştay başkan ve üyeleri Genelkurmay Başkanlığı`na çağrılarak kendilerine irtica konusunda brifing verilir.
Bu brifingle, yargının askeri vesayet sisteminin emri altında olduğu gösterilir. Erbakan 17 Haziran`da istifa eder. Bu operasyon post-modern darbe olarak darbeler tarihte yerini alır.
12 Eylül döneminde uygulanan İslamizasyon, yerini geleneksel laik restorasyona bırakır, askeri vesayet sistemi zinde kuvvetleri cephe önüne sürerek kendisini yeniden tahkim eder.
Elleri asalı, Derviş Vahdeti görünümlü Acz-i Mendi gösterilerinin asker zihninde yaşatılan 31 Mart travmasını tahrik etmek için kurgulandığı, ekranlardan düşmeyen Ali Kalkancı-Fadime Şahin ilişkisinin JİTEM elemanı Sisi tarafından tezgâhlandığı sonradan ortaya çıkar.
İrtica tehlikesi ordu tarafından, 40 bin kişinin ölümüne sebep olan bölücü bir terör örgütünden daha tehlikeli bulunur. Genelkurmay`ın irticai faaliyetleri desteklediğini iddia ettiği firmaları ilan eder ve bunlara ambargo koyar.
Ordu, her müdahalesinde desteğini gördüğü laik burjuvazi lehine pozisyon alır. Bu süreçte bankalardan yaklaşık 50 milyar doların hortumlandığı tespit edilir, devlet içi boşaltılan bankalara el koymak zorunda kalır.
RP-DYP hükümeti istifa eder. ANAP-DSP-DTP koalisyonu kurulur, 25 Kasım 1998 de düşürülür. DSP, 17 Ocak 1999 de azınlık hükümeti kurar seçimlere kadar görev yapar.
1998 da Refah Partisi kapatılır.
28 Mayıs 1999 da seçimlerden sonra DSP-MHP-ANAP koalisyon hükümeti kurulur.
2001 de Fazilet partisi de kapatılır. Saadet Partisi ve AKP kurulur.
ABD`nin Irak işgaline karşı çıkan koalisyon seçim kararı alır. 2002 de seçime gidilir.
Günün Sözü; Tarih şuur devlet bilinci olmayanların yönettiği ülke, kaostan kurtulmaz.
|
