AYKIRI FİLOZOFTAN NAKİLLER
AYKIRI FİLOZOFTAN NAKİLLER Prof. Dr. Salih Şimşek
İt var, it var... Her iti ‘muhatap’ almamak gerek!
‘Edep’ ve ‘adap’ bir başkadır azizim, bir başka...
Bitmeyecek bu kuyruk sallayıcıların nesli bir türlü...
Hani demem o ki; insanlar için dünyada Cennet yoktur!
Günümüzde bir ‘rant’ uğruna ne güneşler batıyor Yâ Rab...
Herkes her şeyi unutabilir, ama arşivler hiç bir bilgi ve belgeyi unutmaz!
Gerektiğinde ve aradığında bulamadığın bir şeyi stoklamanın anlamı yoktur.
Her âdemoğlunun imtihan sorusu farklıdır. Hiç kimse bir birinden kopya çekemez!
`Paylaşmak` hep güzeldir, ‘meşru olanı’, `güzel`i ve `iyi`yi paylaşmak daha güzeldir...
Eşekliğin (fizik eşeklerden özür ile) eşeklik olmadığı hiç bir zaman ve mekân yoktur!
Ne demişti Mihriban`da Usta? Her nesnenin bir bitimi vardır. Bu herkes için geçerlidir.
Yanlış ata oynayanların kazandıkları hiç görülmemiştir. Onlar kaybetmeye mahkûmdur.
Ötelere gidenler bugün de gitti. Kalanlar da tam zamanında gidecekler, hiç merak etmeyin!
Bazıları kendilerine öğüt verenleri sevmiyor... Hani sevmek zorunda değil, ama niye olsun...
Öyle zaman olur, öyle bir pozisyon doğar ki, sabredemeyip ‘ağızdaki baklayı’ çıkarmak gerekebilir.
Ayağı yere sağlam basanlar, `yamuk` yapan, en yakınındaki biri olsa bile, eleştirmekten geri kalmazlar...
Gülü sevmek kolay, herkes sever; önemli olan, dikenini de sevmektir! (Galiba çok felsefi bir söz oldu, idare edin)
Her türüyle Put’lara karşı olan bir aksakal demiş ki: Her türüyle ‘canlı’ veya ‘cansız put’ edinmeyin, sonunuz iyi olmaz!
Hani diyorum; fitneye vesile olmasak... O yangına odun taşımasak... Olur olmaz her söz veya yorumun üzerine balıklama atılmasak...
`Müslüman kimlikli` bir adam (işveren), `ben bu işi bırakırsam, burada çalışanlar aç kalır` sanıyor... Galiba rızkı verenin kendi olduğuna inanıyor...
Çocuklarını ana babalar büyütmezler, onlar kendilerinden büyürler… Ana ve babalar ancak onları büyüme süreci içinde ‘iyi’ veya ‘kötü’ terbiye ederler…
Bir `doğru`yu yapmak üzere iken, birilerine kızıp `yanlış` yapanlar, her zaman yanlış yapmaya yatkındırlar... (Kim bilir belki de doğru söylemiştir, Allah û Âlem)
Ne garip! Adama ciddi suçlamalarda bulunuyorsun, `tık` etmiyor; ama kuyruk sallayıcıları, yalakaları ve kraldan çok kralcılar, feveran edip onu savunmaya kalkıyorlar...
Dünya kurulduğundan beri, söylenmemiş söz, yazılmamış makale, kitap, roman, hikâye ve masal, söylenmemiş türkü ve şarkı, çizilmemiş resim ve çekilmemiş fotoğraf yoktur. Ancak onların sahiplerinin çok azı bilinir. Bilinmeyenleri saymak mümkün değildir.
‘Edep’ sahibi olduğunu düşünen bir Aksakal demiş ki: Gittiğiniz mekânda, kapı kapalıysa ve açmıyorlarsa, aradığınız kişinin içerde olduğunu yüzde yüz bilseniz bile, kapıyı çalmakta ısrar etmeyin...
|