Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1832
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10192
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 756
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2053 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Görüş bildirebileceğiniz Ana Kategoriler
Anayasal Düzen (154) | Dış Politika (2285) | Ekonomi (234) | Eğitim (91) | Devlet Kurumlarımız ve Memurlar (63) | Adalet (71) | Milli Kültür (422) | Gençlik (27) | Siyasi Partiler ve Siyasetciler (847) | Tarım (147) | Sanayi (13) | Serbest Meslek Mensupları (5) | Meslek Kuruluşları (2) | Basın ve Televizyon (19) | Din (542) | Yurt Dışındaki Vatandaşlarımız (54) | Bilim ve Teknoloji (13) | Milli Güvenlik (623) | Türk Dünyası (889) | Şiir (77) | Sağlık (185) | Diğer (3429) |

Görüş bildirebileceğiniz Diğer konuları
Görüş bildirmek istediğiniz diğer konular (3429)


Diğer - Görüş bildirmek istediğiniz diğer konular konusu hakkında görüşler
Hasan YALÇIN - (Ziyaretci) 16.11.2014 10:36:47

BABALAR

Tarih: 15 Kasım 2014 21:54
Konu: Babalar




























BABALAR´´ HAKKINDA ENDER YAZILARDAN BİRİ





Babalar en kutsal varlıklar olan Annelerin gölgesinde kalan gizli kahramanlardır.


Evin en öksüzü babalardır. En yalnızı, en kimsesizi, herkese kimse olurken, evin direği olurken kendisi direksizdir, dayanacağı kimsesi pek yoktur. Dayanıp da şöyle, "Güç alayım, güçsüz kaldım, elimden tut da kaldır." diyebileceği kimse yoktur. Çünkü o hep güçlü olmak zorundadır, yardım bile isteyemez.





O zayıf olamaz çünkü o kahramandır, o ağlayamaz çünkü o kahramandır. Hep kahraman olmak, öyle kalmak zorundadır. Yoksa iktidarından indirilebilir, iktidarsız kalabilir, küçümsenebilir, erkekten bile sayılmayabilir.





Batan gemiyi en son terk eden baba iken, uçan bir balonda, fazla ağırlıkların atılması aksi halde balonun düşme ihtimalinin olduğu anlarda, aileden ilk atılacak kişi babadır.





Hayatını ailesine adasa da, ne eşine ne de çocuklarına yaranabilir tam anlamıyla. Kimsesi kalmaz zaten memleketi belli olduğunda. Hani sormuşlar ya adama "nerelisin?" diye. O da demiş "henüz evlenmedim" diye. Ne ilk ailesine, ne de yeni ailesine yaranamaz, arada kalır. Eşine göre annesini, annesine göre eşini savunuyor, kolluyor olur. İnsanoğlu var olduğundan beridir belki devam eden "Gelin-Kaynana" derbisinde olan babaya olur.





Hem toplumda hem de aile de hep annelik yüceltilir, onun yanına ayıp olmasın diye babalık da eklenir. Anneler gününün bütün ihtişamına, şatafatına, her yerde vurgulanması ve insanları harekete geçirmesine rağmen, babalar günü unutulur, ya da babalar gününde anımsanır ve öylesine geçiştirilir. Annelerle ilgili binlerce yazı, şiir, şarkı varken babalar için sizce kaç tane vardır?





Evin en yalnızıdır aslında. Bu yüzden en son babalar duymaz mı? Ya saklanır, ya yalan söylenir ya da paylaşma gereği duyulmaz. Bunda elbet hoşgörüsü az babanın da suçu ve bu duruma katkısı vardır ama yine de ne yapsa yaranamaz, yakınlaşamaz. Belki çocuklarıyla yakınlaşmak ister ama malum ataerkil kurallar, erkek olmak, baba olmak, toplum baskısı, utanç duygusu buna engel olur. Ne sevdiğini gösterebilir ne de sevilmek istediğini...





Babanın aile de en sevdiği birey kadınıdır, eşidir. Eşinin ise en sevdiği çocuklarıdır, kendisi değil. En büyük aşk evliliklerinde bile, sevgilisi doğum yaptığında bir anda artık kadını artık sevgilisi değil, anne olur. Kadının kendine biçtiği en büyük rolü annelik olur.





Baba en çok anneyi sever, anne en çok yavrusunu sever, yavrusu ise en çok eşini sever, eşi ise en çok yavrusunu sever. Bu böyle devam eder durur, doğanın kanunu gereği. Bir yeri acıyan çocuğun hiç babam dediğini duydunuz mu? Babası yanındayken bile anam demez mi?


İyi bir işi olması gerekir, zengin olması gerekir. Çocuklar bile birbirlerini heyecanlandırmak için, iki kişinin omuzlarında daha fazla ileri gitmek için, bakalım kimin babası daha zengindir, derrler. Anne ya da çocuklar işsiz olabilir, kimse bunu çok görmez onlara. Ama baba işsiz olamaz. Düşünün erkek çalışır kadın ev hanımı ise sorun yok ama tersi durumda erkekten bile sayılmaz. Evin geçimini karşılamak zorundadır, hem de şartlar ne olursa olsun. Dışarıda onca karşılaştığı kötülük ve güçlüklerle uğraşırken, eve gelip sığınmak, dinlenip, dinginleşip huzur bulmak isterken, evde eşinin kaprislerini çekmek, çocukların sorunlarıyla uğraşmak zorunda kalır. Sığındığı limandan daha kötü limanlara sığınmak için kaçmak zorunda kalır kimi zaman. Belki ağlamak ister onların yanında, onlarla... Yapamaz!





Evin şerefini, evin namusunu korumak zorundadır. Kızının ilk aşkı kendisi olsa da, büyüyünce kızı artık aldatır babasını ve başka gençlere kayar gönlü.


Babasına bin bir naz yapan, o kız ise sevgilisinin, eşinin her dediğini yapar. Oğlu ise eşinin yanında muma döner, evde yıllarca babası ile çatışan, özgürlüklerini elde etmeye çalışan. En acısı ise yıllarca gözünden bile koruduğu o güzeller güzeli kızını, gözbebeğini gelir adamın biri alır elinden, gözünden sakladığını başka gözlere verir. Değil birinin ona dokunması yan gözle bile bakmasına dayanamayan baba, teslim eder bir başkasına kendi elleriyle.


Üstelik bir de düğün dernek yapmak zorundadır, oynamak zorunda kalır sanki eğlenirmiş gibi.





Bizim gibi toplumlarda, erkek evladından çok kızına değer veren, her şeye rağmen onun için her şeyini feda eden o babaların önünde sevgiyle eğiliyorum. Sizler büyük insanlarsınız&8230;


Eli öpülesi, baş tacı bu asil insanların, BABALARIN ve elbette ki dünyanın en değerli varlıkları ANNELERİN değerini yaşarken bilmek ve onları dünyanın en değerli varlıkları olduğunu hissettirmek, saygıda kusur etmemek, onları mutlu etmek bir insanın bu dünyadaki en önemli, en birincil görevi ve zevki olmalı.





``Ağlarsa analar ağlar´´ derlerdi ya, annelerin gözyaşlarını görebilirsiniz ama babaların gözyaşlarını asla. Bu onların ağlamadıklarını göstermez, onlar sadece ``yürekten ağlar´´.





Selam ve saygılarımla...




--


Hasan YALÇIN


Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.