ÇORUM LEBLEBİCİSİ
ÇORUM LEBLEBİCİSİ Prof. Dr. Salih Şimşek
Yaşanmış bir vak`a&8230;
1990`lı yıllar&8230;
Kırıkkale Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi`nin o günlerdeki Dekanı Prof. Dr. Ömer İnan ile Samsun Havsa`daki kaplıcalarda bir hafta tatil yapmaya karar verdik ve kaplıcadan odalarımızı ayırttık.
Tespit ettiğimiz tarihte ailece Kırıkkale`ye gittik. Akşam Ömer İnan`ın evinde misafir olduk. Ertesi sabah o da aile fertleri ile birlikte Kırıkkale`den kaplıcaya müteveccihen ayrıldık.
Çorum`a ulaştığımızda ben bankadan para almak üzere, şehir merkezine girdim. Bankayı buldum, ama çok kalabalık. Beklemek zorundayım. Ömer İnan bana: &8212; Sen beklerken ben gidip biraz leblebi alıp geleyim, dedi. Sonra da gitti.
Bir süre sonra geldi ve araçlarımıza binip devam ettik. İlk mola yerinde şu vakayı anlattı: &8212; Sen banka kuyruğunda beklerken, ben rast gele bir leblebiciye girdim. Laf olsun diye sordum: &8212; Beyefendi, buranın en meşhur leblebisi kim?
Cevap olarak makul bir cevap vereceğini beklemiyor, geçiştirici bir cevap vereceğini bekliyordum. Çünkü görüntü itibariyle kendisinin iş yeri oldukça havalı idi. Kendilerinin olduğunu ima etmesini bekliyordum. Öyle yapmadı: &8212; Filan yere gidin. Orada filan leblebicisi var. İşte orası, Çorum`un en meşhur leblebisidir! Dedi.
Satıcının dürüstlük ve samimiyetine hayran kaldım ve leblebileri de oradan aldım.
Ne kadar beğenmeyenlerimiz olsa bile, benim memleketimin insanları güzeldir.
Aramızda, beklenen davranışları göstermeyenler olsa da, genetik olarak iyidir.
Bu yüzdendir ki, endişeye gerek yok!
Hiç kimse merak etmesin bu memleketi kimse yıkamaz!
|