Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1832
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10388
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 756
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2053 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Görüş bildirebileceğiniz Ana Kategoriler
Anayasal Düzen (154) | Dış Politika (2281) | Ekonomi (234) | Eğitim (91) | Devlet Kurumlarımız ve Memurlar (63) | Adalet (71) | Milli Kültür (523) | Gençlik (27) | Siyasi Partiler ve Siyasetciler (846) | Tarım (147) | Sanayi (13) | Serbest Meslek Mensupları (5) | Meslek Kuruluşları (2) | Basın ve Televizyon (19) | Din (643) | Yurt Dışındaki Vatandaşlarımız (54) | Bilim ve Teknoloji (13) | Milli Güvenlik (623) | Türk Dünyası (888) | Şiir (77) | Sağlık (185) | Diğer (3429) |

Görüş bildirebileceğiniz Diğer konuları
Görüş bildirmek istediğiniz diğer konular (3429)


Diğer - Görüş bildirmek istediğiniz diğer konular konusu hakkında görüşler
H.Prof.Dr. Nurullah AYDIN - (Ziyaretci) 31.10.2010 12:22:40

CUMHURİYET VE TÜRK AYDINI!

H. Prof.Dr. Nurullah AYDIN
31 Ekim 2010

CUMHURİYET ve TÜRK AYDINI!

Türkiye aydını; batı edebiyatını iliklerine kadar bilmekle kalmıyor 15. yüzyıl Fransız şairlerinden François Villon`u, Charles d`Orleans`ı bilmekle kalmıyor bazı ballad`larını ezbere okur. Yine Arap şair yazar ve bilginlerinin hikayelerini, İslam alimi diye hurafeleriyle bilir, anlatır, yazar, çizerler. Bu derece Tarihe, dine, ilme, şiire düşkün olan ilerici ve değerli aydınlar, klasik Türk büyüklerinden o dönemde yaşamış kaç şair ya da bilim adamı sayabilir? Cevap hiçtir. Zira o aydınlıkçıdır, İslam allamesidir, maziyle ilgilenmez, gözü ya gelişmiş Batılı ülkelerin yüksek değerlerinde ya da İslam adına Arapçılığın 7.yüzyıl algısını yansıtmadadır.

T.C.`nin en büyük talihsizliği inkılapçı bir aydın kadrosunun olmayışıdır.
Bugün de yaşanan dramın nedeni budur.

Oysa; Cumhuriyet bu ulusun tartışılmaz değeridir. En temel ortak noktadır.

Sağcısından solcusuna, dincisinden darbecisine, kendi siyasi görüşlerini tüm topluma kabul ettirmek için mücadele eden birçok grup gördüm bugüne dek.

Cumhuriyeti kaldıralım diyen yoktur. İyi ya da kötü, olumlu ya da olumsuz, haklı ya da haksız... Bıkış açısına göre değişir ama şurası kesin: Hepsi ne yapmak istiyorsa cumhuriyet içinde yapmak istiyordu.

Peki, niye cumhuriyet, onun uygulanış biçimlerinden biri ve herhalde en iyisi olan demokrasi ile karşı karşıya getiriliyor?

Fransız Regis Debray`ın makalesi Cumhuriyetçi misiniz, Demokrat mı? başlıklı. 1989`da Nouvel Observateur dergisinde yayınlandığında yoğun tartışmalara neden olmuştu.

Cumhuriyetin, demokrasi ile taçlanmasını istemeyenlerin derdi nedir?
Debray`a göre; "Cahil insanlardan meydana gelen bir cumhuriyet, kare şeklinde bir dairedir, çünkü cahil özgür olamaz, kanunların kaleme alınmasına iştirak edemez veya kanunlardan haberi olamaz. Buna karşılık halkının yüzde ellisinin okuma yazma bilmediği bir demokrasiyi düşünmek kesinlikle imkansız değildir." İşte ölçütleri bu... Mantıkları böyle işliyor: Kanunları kaleme almak ya da onlardan haberi olmak...

Bunları yapabiliyorsan cumhuriyetin gözde vatandaşısın... Yapamıyorsan cumhuriyetin sözde vatandaşısın.

Şu ülkede yaşamak... Üretmek... Vergi vermek... Aile kurmak... Çocuk yetiştirmek... İcabında savaşa gidip canını vermek...

Bunların hiçbiri Türkiye`de Debray gibi düşünenlere yetmiyor. Onlar için birinci şart: Kanunları yazmak ya da yazmasan dahi onları anlamak... Bunun için de okula gitmek. Eğer okula gitmedinse o zaman cumhuriyetin katılanı değil, ancak alkışçısı olabilirsin.

Demokrasi ise okumuş-okumamış ayrımı yapmadığı, herkese oy hakkı verdiği, herkesi kucakladığı için cumhuriyete aykırı bir uygulama oluyor.

Bu anlayışı kabul etmek olanaklı mı? Bence hayır!
Çünkü o zihniyet, cumhuriyetin has vatandaşı olarak hukukçuları işaret ediyor. Öyle ya, kanunları yazan, onları anlayandan da üstündür! O has vatandaşları besleyen kimlerdir? Beğenmedikleri, aşağıladıkları, küçümsedikleri sıradanlar.

Cumhuriyet, kimsesizlerin kimsesidir sözü aynı zamanda sıradanları içerir.

Cumhuriyetin vatandaşları arasında, birinci sınıf olanlar ve diğerleri ayrımı yaratmaya çalışanlar, bir de kendilerine cumhuriyetçi diyebiliyorlar!

Cumhuriyet; özgürlük, yaşamı sorgulama, ülkenin ve bireylerin geleceğini güvence
altına almak, halkın iradesine saygı göstermek olduğunu, aynı zamanda güçler ayrılığı ilkesinin içselleştirilmesi, zulme karşı başkaldırı, kimsesizlerin kimsesi olmak, özgür, bağımsız birey yaratmak anlamına da gelir.

Cumhuriyet; bireyi kulluktan çıkarıp özgür hale getirdiğini, güçler ayrılığı ilkesinin yanında medyanın bağımsızlığını sağlamıştır.

Cumhuriyet aynı zamanda Atatürk`ün gençliğe hitabesini bilmek, okumak ve içselleştirmektir. Cumhuriyet onun içindir ki düşüncede genç olmak demektir, Cumhuriyet, uygarlık kültürünü topluma yaymaktır, sanatı, sanatçıyı yüceltmektir. Cumhuriyet, toplumun ahlaki değerlerini yüceltmek, değer yargılarına saygı duymak demektir. Cumhuriyet, uygarlaşma ve çağdaşlaşmadır.

Cumhuriyet; çağdaş hukuk anlamına geldiği gibi, çağdaş hukuk normlarına sahip çıkmanın evrensel dünyadan kopmayı önlediği bunda da bireyin önemli olduğu anlamına gelir.

Hepinizin Cumhuriyet Bayramı kutlu olsun.

Günün Sözü: Dogmalarla düşünen insanın, gerçekleri algılaması mümkün değildir.


Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.