Hz. Süleyman bugün yaşasaydı
Hz. Süleyman bugün yaşasaydı
Pazartesi, 7 Ekim
Ömer Özkaya
Al Pacino ve Keanu Reeves`in filmini izleyince aklı iyice kaosa düşmüştü. Ne yapsa Şeytan`a yarayacak bir dünyada mı yaşanıyordu? Durumu hocasına anlattı. Hocası uzun uzun düşündü, ``Ne kadar güçlü ve akıllı olabiliriz ki? Ne kadar erdemli, ahlaklı ve mükemmel olunabilir? Yanlış noktaya mı odaklanıyoruz acaba´´ dedi, filozof hoca.
Öğrenci, ``Çok tuhaf ve çok kötü hocam, bu konuları bugüne kadar hiç irdeleyip düşünmediniz mi?´´ dedi. Filozof hoca, ``Birlikte araştırıp, düşünmeye ne dersin´´ diye sorunca, ``Şeytanın Avukatı filmindeki gibi mi?´´ diye sordu. Filozof, ``Yanlış kavramlara, yanlış düşüncelere ve ideallere odaklanıyoruz, büyük olasılıkla´´ dedi.
``Sizden rehber olmaz´´ deyip büyük bir öfke ile yola düştü, öğrenci. Afrika`da çekilmiş belgeseller geldi gözünün önüne. Aslana yem olan antilopa üzüldü. Bufalonun, aslanı boynuzu ile parçalamasına sevindi. ``Dinazorlar acaba neden yok oldu?´´ diye herkesin merak ettiği soru aklına düştü. M.Ö bilmem kaç bin yılından kalma tarihsel kalıntılardaki değişik milletlerden izler geldi ekrana. ``Avrupa gibi eski bir kıtada niye böyle dev kalıntılar yok acaba?´´ diye düşündü.
İlerlerken bozulan otomobilin başında bekleşen bir grup Batılıya rastladı. ``Bize yardımcı olabilecek bir tamirci bulunur mu buralarda´´ sorusuna olumsuz karşılık verdi. Batılı 5 kişilik grup, yine Batı`da bir kenti arayıp yardım istedi... Bunun üzerine ``Acaba basit soruların bile yanıtını Batı`da mı arıyorum´´ kuşkusuna düştü. Serveti çok bir ailenin oğlu olarak rehberini bulamadığına yeniden ah etti.
Televizyonda gezinirken Irak`ın başkenti Bağdat`tan yine kaosun görüntüleri, İran ile ABD arasındaki nükleer dans, İran`ın Ortadoğu`daki genişleme ve siyasal ve düşünsel nüfuzunu artırmaya yönelik çabaları ile Suriye, Suudi Arabistan, Mısır, Libya, Türkiye gibi ülkelerle ilgili haberler döküldü ekrandan.
``Kaos derinleşiyor, İngiliz kraliyet ailesinin torunu Afrika seyahatinde, Ukrayna, ABD başkanının kaderini belirleyecek bir konuma terfi ettirildi, Tom Cruise, Ukrayna`da başkan Zelenskiy ile sohbette, Çin müthiş bir gövde gösterisi yapıyor, fakat bütün haberler, yorumlar ve öngörüler; Ortadoğu ve yakın çevresinin geleceği ile ilgili´´ diye düşündü. Birden pergelin iğnesi ayağına batmış gibi hissetti kendini.
Roma`da, Venedik`te, Floransa`da ya da Louvre sarayında, Biritsh Museum`da olmayı istedi birden. İkonoloji araştırmaları ile Batı aristokratları iletişim kültürü arasındaki ilişkiyi irdelerken Thomas Cook şirketinin iflasına yönelince, ``Acaba Thomas Cook`u alsa mıydım?´´ diye aklından geçirdi. Sonra Rockefeller, hafızasında canlanmaya başladı. ``Petrol dünyasının baykuşu´´ demişti Batılı bir bankacı, onun için.
Odaklanamama, nereden başlayacağını bilememe, nereye yöneleceğine kesinlikle akıl erdirememe, ne elde etmek istediğini ise hiç bir şekilde düşünememe, zihinsel bir felç geçirme durumu&8230;
Birden ``The Game´´ filmi belirdi ekranda. Oysa ``Alman otomobil firması Wolkswagen, Türkiye`de yatırım yapıyorken, Japon Honda neden Türkiye`deki varlık düzeyini düşürüyor´´du, üstelik, Japon arabalarının az yakıp çok gittiği, bir atasözüne dönüşmüşken.
Acaba Umberto Eco, ``Sarkaç´´ ve ``Gülün Adı´´ romanlarını paraya ihtiyacı olduğu için mi yazmıştı?
``Binbir Gece Masalları, neden yalnız Ortadoğu merkezli?´´ dedi. İskandinav, İngiliz, Alman, Fransız, Hollanda, Çin, Türk, İran ve Arap masallarını mukayeseli bir incelemeye tabi tutacak doktora tezine sponsor olma fikrini geliştirdi. Fakat ``sonuca yavaş gider´´ diye endişelenip konunun uzmanları ile buluşmak üzere Londra`ya uçmaya karar verdi.
``Acaba Bill Gates ile mi yoksa meşhur Rostchild`lardan birisi ile mi görüşmeli´´ diye düşünürken, ``Google`ın ortakları, Elon Musk, Kur Savaşları`nın yazarı James Rickards ve Amazon`un sahibi gibi onlarca teknoloji, bilişim ve finansal önder ile geniş spektrumlu bir beyin fırtınası mı yapmalı?´´ idi.
Birden ``param dışında bir özelliğim yok´´ diye düşündü. Acaba Rockefeller ve diğerleri, muazzam birikimleri ve imkânları ile neler yapmak isterlerdi?
``Acaba niye tüm önemli insanlar, klasik 360 derecelik daire biçimindeki kısır döngüyü yücelten saatler takarlar, hâlbuki dijital saatler daha teknolojik´´ diye düşünürken, ``Rakamsız 360 derecelik saat sistemi daha soyut ve insanların yaratıcılık yeteneğine daha fazla hizmet ediyor´´ diye içinden geçirdi.
``Şimdi Dan Brown ile mi, yoksa Jurassic Park filminin yönetmeni Steven Spielberg ile mi kahve içmeli?´´ diye düşündü. ``En iyisi´´ dedi, ``Neoconlar ile bir düşünce maratonu yapmalı´´ diye düşünüp Dick Cheney&8216;i arayacağı esnada aklına Kissinger geldi. ``Fakat Kissinger, bilişim bilimleri ve teknolojileri alanını siyasal ve ekonomik bir sentezle geleceği öngörme yetisinden uzak duruyor´´ diye hayıflandı. ``Bunun için MIT (Massachusetts Institute of Technology) daha uygun galiba´´ diyerek yönünü değiştirdi.
``Galiba dijital oyunlar tasarlayanları ve üretenleri daha çok dikkate almak gerekiyor, fakat sosyal medya olgusu ile dijital oyunlar arasında yeni bir sentez ve korelasyon geliştirmek, yeni bir devrime sebep olabilir´´ yargısına ulaşırken, aklına birden 1970`ler ile 1980`ler arasında yoğun bir ``Tanrılar ve dünya dışı varlıklar´´ içerikli yayın furyasının sonucunda kapitalizmden liberalizme geçildiği analizini yaptı. ``Okült ve ezoterik yayınlar yine çok arttı, yeni bir devrimler serisi geliyor´´ diye yeniden analizini geliştirdi.
``Şeytanın Avukatı rolündeki Keanu Reeves`in Matrix filminde de oynatılması çok isabetli bir seçim, bu aktörü takip etmek gerekli, çünkü zamanın ruhunun söz konusu olduğu filmlerde oynatılıyor hep´´ saptamasını yaptı.
Dünyayı değiştirmek istiyorum deyip Protestanlığı kuran ``Martin Luther ve Dan Brown ile Google`ın ortaklarının bir sentezi olmalı, fakat Shakespeare gibi de tiyatral profil çizmeliyim´´ diye hedefledi.
Sonunda Elon Musk`la uzayda eskiden beri dünyayı etkilediği iddia edilen yıldızlara seyahat gerçekleştirme fikrini realize etmeye karar verdi. ``Sirius ve diğer yıldızlara ulaşmalı ve Dünyayı değişik efektlerle şeytanın fink attığı bir gezegene çevirenlerle yüz yüze gelmeli´´ idi.
Kravatını aynada düzeltti, aynadaki kalp, beyin ve göz çıkartmaları, Güneş, Ay ve geometrik diğer çıkartmalar dikkatini çekti.
Televizyonda son dakika gelişmesi anonsu ile Boris Johnson`un yeni bir Brexit senaryosu hazırladığı haberi veriliyordu. Kristof Kolomp gibi yumurtayı masaya oturtmak fikri canlandı beyninde.
Dünya sürekli değişirken termometrelerdeki civanın, güneşin ışınlarının gerçek ısısını yansıtmayacak şekilde manipülasyonunun mümkün olup olmadığını merak etti.
İran istihbarat kompleksinin önemli portresi Süleyman Askeri`nin suikastten kurtulduğu haberi gözüne ilişince, ``En iyisi Trump`ın Grönland adasını satın alma teklifinden sonra Danimarka`nın Körfez`e asker göndermesini nasıl yorumlamak gerekir?´´ diye yeni bir analize yöneldi.
Erich von Daniken`in ``Tanrıların Arabaları´´ kitabının yeni baskısını görünce, ``Her şeyi tepeden tırnağa değiştirecek çok kapsamlı bir devrim geliyor, okült ve ezoterik kitaplar bunu haber veriyor, fakat insanlar, kadim mesajların hem çok uzak geçmişin hem de çok uzak geleceğin habercisi olduğunu bilmiyorlar´´ derken, Saba Melikesi Belkıs ile Hz. Süleyman kıssasını anlatan kitap gözüne ilişti.
Kadim bilgenin ``Tarih, bu kıssadan sonra akla kara gibi değişti´´ diye anons edişi ile aynaya son kez baktı. Kravatını düzeltti. ``Acaba Hz. Süleyman şimdi yaşasa, Saba Melikesi Belkıs ile ne konuşurdu?´´ diye bir soru yazdı not defterine.
|
