İLGİNÇ PORTRELER: BAZI İNSANLAR VARDIR..
İLGİNÇ PORTRELER: BAZI İNSANLAR VARDIR.. Prof. Dr. Salih Şimşek
-Bazı insanlar vardır, bazı insanlarla `kedinin fareyle oynadığı gibi` oynarlar..
-Bazı insanlar vardır, ancak birileri tarafından bildirilince, hadlerini bilirler..
-Bazı insanlar vardır, çok çalışmaktan değil, adam gibi adam olmaktan, insan olmaktan yorulurlar.
-Bazı insanlar vardır, dindardırlar ama hangi dinin dindarı olduğunu anlayamazsınız..
-Bazı insanlar vardır, benim gibi Yörük olmanın getirdiği `sürtünme katsayısı` yüksek, insanlarla kurduğu ilişkileri ile malûl bir garibandır.
-Bazı insanlar vardır, kanalizasyonda temiz buğday tanesi ararlar ve bulamazlar..
-Bazı insanlar vardır, gölgelerinden korkarlar&8230; Bazılarının da gölgeleri kendilerinden büyüktür.
-Bazı insanlar vardır, yakınındakiler onların varlıklarından mutluluk duyarlar..
-Bazı insanlar vardır, yanlarındaki ve yakınlarındaki insanlar, onların varlıklarından işkence çeker, perişan olurlar..
-Bazı insanlar vardır, kendilerinin `adam` vasfı olmadığı halde kendilerini `adam` sanırlar&8230;
-Bazı insanlar vardır, kendisine `eşek` dersiniz kızarlar, ama `eşek` olurlar aldırmazlar..
-Bazı insanlar vardır, uzun süre eşek üzerinde iken aniden düştüklerinde, uzun süre düştüklerine inanamaz ve kabullenemezler, kendilerini hep eşek üzerinde zannederler..
-Bazı insanlar vardır, kendilerini kurtaramamışlardır, ama `vatan kurtarma uğruna` kendilerini feda etmiş harcamışlardır (!)
-Bazı insanlar vardır, alçaklığın en alçak yerinin riya olduğunu hiç bilmek istemezler..
-Bazı insanlar vardır, nefsin heva, haz ve isteklerine tapmanın yerinin zina olduğunun farkında değildirler..
-Bazı insanlar vardır, elbiseleri vardır ama içinde adam yoktur. Bazıları da kafa taşımadıkları halde kafaları var sanırlar.
-Bazı insanlar vardır, dervişlerin sükûtundan anlamazlar. Bu tür adamlar, dervişler konuşsa, onların kelâmlarından hiç anlamazlar!
-Bazı insanlar vardır, tahsillidirler, her kademe öğretim kademelerinden geçmişlerdir, cehaletleri alınmıştır ama eşeklikleri bâki kalmıştır.
-Bazı insanlar vardır, ne zaman bir samimiyet testinden geçseler, sonuç hep negatif olur. Mevla vermeyince neylesin Mahmud..
-Bazı insanlar vardır, kaliteleri sıfır (0) bile değildir, belki sıfırın da altındadır ama adammış gibi koska koska gezinirler.. -Bazı insanlar vardır, kendilerini hep `allame-i cihan` sanırlar. Hâlbuki dışarıdan bakanların onlara verdikleri değer kadar değerlidirler..
-Bazı insanlar vardır ki, birilerine minnet borcu varsa, ona olmadık şaklabanlıklar ve yalakalıklar yaparlar..
-Bazı insanlar vardır, sevdiklerine ve dostlarına zaman ayırmazlar bir süre sonra da zaman onları, sevdiklerinizden, dost ve arkadaşlarından ayırır.
-Bazı insanlar vardır, eski dost ve arkadaşlarından özür dilemeleri gerektiği halde; gurur ve kibirlerine yediremeyip, karşı tarafın kendilerinden özür dilenmesini bekler..
-Bazı insanlar vardır, dünyanın insanlar için bir `misafirhane` olduğunu hep söylerler, ama kendileri `ev sahibi` gibi davranırlar ve gitmeye hiç de niyetleri yoktur.
-Bazı insanlar vardır, bu dünya için "üç günlük dünya" derler, `yaşamaya değmez` derler, `çekip gitmek gerek` derler, derler de derler, ama hiç ölme niyetleri de olmaz...
-Bazı insanlar vardır, `özel` zamanlarda elde edilen `özel` bilgilerin, ihtilâf çıktığında açıklanmasını etik bulmazlar. Ancak aynı şey kendi başlarına geldiğinde `özel` bilgilerin kendilerine açıklanmasını ahlâka ve etik değerlere aykırı görmezler..Düalist ve pragmatist davranmayı severler.
-Bazı insanlar vardır, çeşitli maddelerden ve gıdalardan zehirlenebilirler, bunların zehirlenen insanlara pek zararı olmaz; ama bazı insanlar vardır ki kendilerini, kendi güçleri ile zehirlerler ve güç zehirlenmesine maruz kalırlar..Bu tür zehirlenme vakalarının, bu dünyada tedavisi de yoktur.
-Bazı insanlar vardır, kendilerini hayatın vazgeçilmezi sanırlar.. Ve devir döner, zaman gelir çöp gibi, kullanılmış kâğıt peçete gibi kullanılır ve atılırlar.. İşte o zaman kafalar dank eder ama tren gideli çok olmuştur. Birileri artık farkına varmalı: Kâinatta hiç kimse, ama hiç kimse vazgeçilmez değildir!
-Bazı insanlar vardır, hep kendileri çalıp kendileri oynarlar, tek kişilik gösteri yaparlar ve sanki seyirci durumundaki diğer insanlarla birlikte oynamış gibi `birlikte` çok güzel vakit geçirdiklerini söylerler. Kendi kendilerini tatmin ederler de farkında olmazlar..
-Bazı insanlar vardır, 50 yaşına gelinceye kadar `mutaassıp` denilecek kadar `muhafazakâr` ve `dindar`dırlar; 50`li yaşlarında, kendilerine göre `önemli` mevki ve makamlara getirilip, isimlerinin önüne büyük (!) unvanlar eklenince, yavaş yavaş değişmeye ve `liberal` bir görüntü almaya başlarlar. Kendilerine `değiştin!` diyenlere itiraz ederler ve `değişmediklerini` söylerler. Bir süre sonra da kendi kendilerine sorarlar: Acaba eskiden mi yanlış yapıyorduk, şimdi mi yanlış yapıyoruz? Eskiden mi doğru yaşıyorduk, şimdi mi doğru yaşıyoruz?
Hey gidi dünya hey.. Âhh ah.. Dünya nimetleri, sen neymişsin be?
``Bıçak soksan gölgeme, Sıcacık kanım damlar. Gir de bir bak ülkeme, Başsız başsız adamlar!´´ Diyen Sevgili Üstad! Allah sana, Bol bol rahmet eylesin, Mekânın Cennet olsun!
|