İNSANLIĞI ESİR ALAN MATERYAL
Mustafa Mete İSLAMOĞLU İNSANLIĞI ESİR ALAN MATERYAL Büyüklerim anlatırken ah çekerek söze başlarlar ve ah evladım dünya değişti, bizler böyle değildik derlerdi. Dünyayı değiştiren şeyin ne olduğunu biraz büyüyünce anlamaya başladık ki çok doğru söylerlermiş. Bu kadar maddeye teslim olmamışken tabi. Evvelden mercimekle bulgur`u patatesle soğan`ı buğdayla un`u hülasa tüm ihtiyaçlarda biri biriyle takas edilir yani mübadele yapılır (değiş tokuş) yapılır ve hayat böyle idame ettirilirmiş. Günümüz insanlığını esir adeta esir alan maddesel yaşamın materyali PARA icat olduğundan günümüze kadar geçen uzun zaman süresi içinde manevi hayatın zayıflaması ve madde üzerine kurulu dünya hayatının arttığından beri; insanda her geçen gün inanç, vicdan hissi, iman ahlakı, sevgi bağları, iletişim, dostluk, yakınlık, seviyeli yaşam vb. hiç kalmadı. Nedeni; yaşam şartlarını birbirimize karşı benlik savaşı vererek değiştirmemizden kaynaklanmaktadır. Peki; insan hayatını bir maddeye bağımlı kılanlar bu maddeyi icat edenler kimdi hemen hepimiz bu pek düşünmeyiz Köroğlu`nun ``tüfek icat oldu mertlik bozuldu´´ dediği gibi para icat oldu ve insanlık her geçen gün bozuldu ve halen daha da bozulmakta. Peki bu parayı kimler icat etti? Para ne zaman, kimler tarafından nasıl bulundu?
M.Ö. 7. yüzyılda Türkiye`nin batısında, Lidyalıların yaşadıkları topraklarda bulundu. Fasulye biçimindeki bu madeni paralar altın ve gümüşten yapılmıştı. Deniz kabuğu, taşlar ve derilerden yapılan paralar kullanıldığı bile tarih kayıtlarında geçmektedir. Daha sonra Paraların bir yüzünde kralı simgeleyen aslan ve boğa motifi, öteki yüzünde de değerini gösteren işaretler kullanılmıştır. Zamanla para kullanımı Batı Anadolu`dan tüm Akdeniz ülkelerine yayıldı. M.Ö. 320 yılında bir yüzüne Büyük İskender`in profili basılan paralar yapıldı. O dönemde, Büyük İskender (haşa) Tanrı olarak kabul edilmeye başlanmıştı. Daha sonra başka kral ve imparatorların portreleri de paralar üzerinde görüldü. Kâğıt paraların ilk kullanımı ise 11. yüzyılda oldu.
Moğol İmparatoru Kubilay Han, askerlerinin maaşlarını kâğıt para ile ödemeye başlar. Avrupa`da ise kâğıt para ilk kez 1661 yılında Stockholm`de basıldı. Birkaç yıl sonra İngiltere`de de kâğıt paralar görülmeye başlandı. Amerika kıtasında ilk kâğıt banknotlar, 18. yüzyılda ortaya çıktı. 19 y.y da İtalya da renkli banknotlar basılmaya başlandı ve dünyaya hızla yayıldı. Artık her şey bu para denen maddeye endeksli oldu. Devletler tarafından bastırılan ve bir ödeme aracı olarak kullanılmaya başlanan para milletler mücadelesinde bizde de etkin olmaya başladı. Hem de öyle ki; bizde vatanını dinini inançlarını namuslarını haysiyetlerini şereflerini satanlar dahi töredi. Yani; dünya nüfusunu rehin alan bu madde ve bunu icat edenler M.Ö. 7. Yy. da Türkiye`nin ege bölgesinde yaşayıp dünyayı esir alan bir materyalle önce bizi bize sonrada vatan din ve yaşam düşmanlarımız egemen hale getirmiştir. Bu satırlardan onlara ne diyeceğimi sizler söylersiniz. Bugün dünyanın bizim ülkemize saldırışının nedenlerinden biride budur belki diye düşünüyorum. Zira; dünyada tarihi zenginliği bulunan, tarihini inkar eden, tarihini yakan yıkan ve tarihini para için çalan satan sattıran bir devlet! Yok eden bir millet bizden başka asla yoktur. SORUYORUM? SİZ HİÇ TARİHİNİ SATIP, KAÇIRIP Türkiye`ye getiren bir millet ya da bir fert; duydunuz gördünüz mü? Biz neden böyleyiz? Selam ve Dua ile ( m.meteislamoglu@hotmail.com )
BU YAZI TÜRK MECLİSİ YAYIN KURULU ve 5846 SAYILI KANUN HÜKÜMLERİNE TABİDİR.
|