Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1832
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10388
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 756
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2053 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Görüş bildirebileceğiniz Ana Kategoriler
Anayasal Düzen (154) | Dış Politika (2281) | Ekonomi (234) | Eğitim (91) | Devlet Kurumlarımız ve Memurlar (63) | Adalet (71) | Milli Kültür (523) | Gençlik (27) | Siyasi Partiler ve Siyasetciler (846) | Tarım (147) | Sanayi (13) | Serbest Meslek Mensupları (5) | Meslek Kuruluşları (2) | Basın ve Televizyon (19) | Din (643) | Yurt Dışındaki Vatandaşlarımız (54) | Bilim ve Teknoloji (13) | Milli Güvenlik (623) | Türk Dünyası (888) | Şiir (77) | Sağlık (185) | Diğer (3429) |

Görüş bildirebileceğiniz Diğer konuları
Görüş bildirmek istediğiniz diğer konular (3429)


Diğer - Görüş bildirmek istediğiniz diğer konular konusu hakkında görüşler
Nurullah AYDIN - (Ziyaretci) 14.03.2011 11:30:36

KULLANIM SÜRELERİ DOLAN LİDERLER

Nurullah AYDIN

14 Mart 2011-ANKARA



KULLANIM SÜRELERİ DOLAN LİDERLER



Ortadoğu da taşlar yerinden oynadı. Yıllardır batı destekli ülkeleri denetim altında tutan, kişisel hırsları çıkarları ile kendileri yakınları yandaşları zenginlik içinde yüzen ama halkı uyutan liderler sallanıyor. Batının yıllardır kullandığı liderlerin kullanım süreleri dolunca alternatifleri hızla önplana çıkarılıyor. Gaz alma süreci geçmiş dönemde de yapılıyordu.



Ancak; bu kez durum farklı. İnternet çağının getirdiği çok yönlü haberleşme ağı, artık halk yığınlarını kontrol edemez noktasına getirdi. Kullanılan liderlerin yerine hazırlananlarında foyaları kısa sürede anlaşılıyor.



ABD, yozlaşarak gözden düşen Kuzey Afrika ve Ortadoğu`nun eskimiş liderlerinin üzerini çizdi. İktidarlar devrilirken, ABD`nin teşvikiyle ayaklananlar, devrim yaptığını sanıyor



Kuzey Afrika ve Ortadoğu`yu kasıp kavuran isyan ateşi, yıllardır iktidar koltuğunda oturan liderleri götürüyor. Ne oldu da Washington hepsinin üzerini çizdi, devrilmelerine izin verdi.



Yozlaşan bu liderler, halklarının yoksullaşmasına, işsiz kalmasına göz yumdu. Böylece, bu büyük coğrafya, giderek ABD ve Batı için pazar olmaktan çıktı.



Çin`in dünya ekonomisinde güçlenmesi ve bu coğrafyada etkili olmasına ABD ve Batı daha fazla duyarsız kalamazdı. Sonuçta düğmeye basıldı.



Batı; kendisine bağlı rejimler görmek ister. Direnişler, gerçek bir devrime dönüşebilir. Böyle bir gelişme bölgedeki stratejik durumu da değiştirecektir. Bu nedenle bugün meydana gelen olaylar devrim değil, sadece kozmetik bir değişimdir.



Tunus ve Zeynelabidin bin Ali: Polonya`daki büyükelçilik görevinden sonra, 1987`de Cumhurbaşkanı Habib Burgiba tarafından başbakanlığa atandı. Aynı yıl onun yerine geçti. Tunus`un Batı yanlısı dış politikasında değişiklik olmadı. Bin Ali`nin, CIA tarafından Polonya büyükelçisi olarak Varşova`ya gönderildiği ve rejimi deviren Dayanışma Sendikası`na CIA paralarını transferde kullanıldığı biliniyor.



Mısır ve Hüsnü Mübarek: Savunma Bakanı Yardımcılığı ile askerlik kariyerinin zirvesine ulaşan Hüsnü Mübarek, 1975`te Devlet Başkanı Enver Sedat`ın yardımcılığına atandı. 1981`de Sedat öldürülünce, seçimi kazandı ve koltuğa oturdu. Mübarek`in Mısır`ı, 30 yıl süreyle ABD`nin Orta Doğu`da stratejik bir müttefiki, İran ile diplomatik ilişkisi olmayan tek Arap ülkesi oldu. Sürekli ABD`nin adamı olan Mübarek, eskiyince gözden düştü.



Libya ve Kaddafi: Bedevi çobanının oğlu olan Muammer Kaddafi 1969 yılında ülkenin ilk bağımsız lideri olan Kral 1.İdris`e kansız askeri darbe yaptı. Dünyada en çok petrol ihraç eden 12. ülke olan Libya`nın yeni lideri, hep ABD karşıtı gösterildi. Aslında onu yöneten ve yönlendiren hep CIA oldu. CIA`nın Libya ordusuna silah ve askeri eğitim verdiği ortaya çıktı.



Adına demokrasi de deseniz, kutlu da deseniz, devrim de deseniz eğer zulmediyorsanız ayakta duramazsınız. Bu temel olgu seçimle gelseniz de değişmiyor. Yıkılan Orta Doğu diktatörleri de sandıkla gelmişlerdi. Daha düne kadar karizmatik görünen liderler bir bir yere seriliyor.



Kuşkusuz başlayan bu sürecin dış dinamik boyutları yani emperyalizmin İslam coğrafyasını yeniden şekillendirmek istemesinin payı vardır ancak isyan eden sonuçta ülke halklarıdır



Coğrafyamızda başlayan durumun adı yeni Yalta sürecidir. İkinci Dünya Savaşı sonrasında Yalta`da Avrupa, Orta Doğu ve Avrasya ABD-Rusya ve İngiltere tarafından yeniden dizayn edilmişti. Bugün olan aynısıdır ama bu sefer ABD tek başınadır yani taksim yerine çıkara göre dizayn söz konusudur. Paxamericana enerji coğrafyası ile İsrail`in güvenliği için yeni bir harita hazırlıyor. Mağrip`teki dalga sadece Arap dünyasına değil, İran`a ve Türkiye`ye de, metot farklılıkları ile olsa da yansıyacaktır. Türkiye`dekiler de şekli rol -model olarak ihraç edildikten sonra günü geldiğinde onun da defteri dürülecektir. Saddam`ı, Şah Rıza`yı, Mübarek`i, Bin Ali`yi çöpe atan ABD, Türkiye liderlerine vefa gösterir mi?



Günün Sözü: Başkasının desteği ile iktidar sahibi olanların sonu da kötü olur.




Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.