ÖZÜRLÜ BİR FİLOZOFTAN
ÖZÜRLÜ BİR FİLOZOFTAN
Prof. Dr. Salih Şimşek
Yollarda olup da aramayanlar hiç bulamazlar.
Ahlâksız olana, `ahlâksız` demeyenlere ne demeli?
Beklemelerin bazıları, bekleyene mutluluk getirir.
Bazı insanlara yolları anlatamazsınız, anlamazlar ki…
Bilgi, bilene sorulur, bilmeyene sormanın âlemi yok ki...
Bazı buldoklar, sahibinin rızası dışında havlayamazlar.
Evet, evet… Farkında mısınız? Kâinatta her şey eşsizdir.
Buldokların duaları kabul olsaydı, gökten dinozor yağardı.
Köpekler (fizikî olanlardan özür ile) üzerlerine risk almazlar.
Eveet... Az kaldı az... Gelecek de gelecek, ömrü olanlar için...
Öyle zaman olur ki, insan geçmişinin hayalini bile görmek istemez...
Her canlı fıtratını yaşıyor, zaman zaman insanoğlunun bazıları hariç...
Yolları çok bekletmemeli... ‘Beklemek’ zor, ‘bekletmek’ daha da kötü...
Bezen hedef şaşırtmak gerek! Yani biliyormuş gibi hava vermek iyidir.
Başka yerleri bilmeyenler, bulundukları yeri dünyanın merkezi sanırlar.
Ne yaparsanız yapın ama yaptığınız iş veya eylem, ürküttüğünüz kurbağalara değmeli...
Bilmeyenler bilmezler, ama bilenler iyi bilirler ki; huzurun zirve yaptığı mekânlar uzun yolculuklarda yollardır.
Direnmenin hiç faydası yok... Korkunun ecele faydası olmadığı gibi... (Anlayanlar içindir. Anlamayanlar anlamasalar da olur).
İsteseniz de istemeseniz de zaman hükmünü icra ediyor... Geri dönüş yok! Kalan zaman da meçhul... Allah hepimizin sonunu hayreylesin.
Kamuoyuna mal olmuş insanların, görünen, paylaşılan ve basında yayınlanmış her şeyleri eleştirilebilir... Bunun gizliliği veya telif hakkı olmaz!
Her kim, yapması gerekeni yapmıyor; yapmaması gerekeni yapıyorsa, her hâl ü karda bunların faturasını ödeyecektir. (Kim demişse... Belki de doğru söylemiştir.)
Hani diyorum; insanın aklına bazen sapan saçma sorular gelir ya... Şimdi benim aklıma da öyle bir soru geldi (fizik köpeklerden özür): Birilerinin köpeği, aynı anda kaç kişiye köpeklik yapabilir?
Seyyah`ın mensup olduğu Yörüklerde, işsiz güçsüz dolaşıp, lüzumsuz işlerle uğraşanları tanımlayan bir söz vardı. Meselâ `filan kişi ne yapıyor?` dendiğinde, öyle denirdi... Bilen çıkar mı ola?
Kendileri ‘ahlaklı bilinen’ bazı yöneticiler, kendilerine, hep etraflarında `ahlaksız` olarak bilinen kişilerden yardımcı seçerler... Niye ki? Ahlaklı bilinenlerden seçse dünyası mı yıkılır? Öylesine sordum işte!
Dostum Asım Elmas, bir zamanlar kendisine, ‘siyasete niçin girmediğini’ soran bir dostuna şöyle demişti: Benimle beraber yola çıkan, ancak bir süre sonra siyasete girenler, çok azı istisna, hep deforme oldular... Hatta insanlıktan çıkanlar da oldu. Allah beni korudu, elhamdülillah.
|