Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1832
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10235
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 756
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2053 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Görüş bildirebileceğiniz Ana Kategoriler
Anayasal Düzen (154) | Dış Politika (2281) | Ekonomi (234) | Eğitim (91) | Devlet Kurumlarımız ve Memurlar (63) | Adalet (71) | Milli Kültür (468) | Gençlik (27) | Siyasi Partiler ve Siyasetciler (846) | Tarım (147) | Sanayi (13) | Serbest Meslek Mensupları (5) | Meslek Kuruluşları (2) | Basın ve Televizyon (19) | Din (545) | Yurt Dışındaki Vatandaşlarımız (54) | Bilim ve Teknoloji (13) | Milli Güvenlik (623) | Türk Dünyası (888) | Şiir (77) | Sağlık (185) | Diğer (3429) |

Görüş bildirebileceğiniz Diğer konuları
Görüş bildirmek istediğiniz diğer konular (3429)


Diğer - Görüş bildirmek istediğiniz diğer konular konusu hakkında görüşler
H.Prof.dr.Nurullah AYDIN - (Ziyaretci) 11.12.2011 11:45:12

TÜRKİYE`DE 90 NÜKLEER BOMBA VAR!

H.Prof.dr Nurullah AYDIN

11 Aralık 2011-ANKARA



TÜRKİYE`DE 90 NÜKLEER BOMBA VAR!



NATO ve Türkiye kamuoyu nedense nükleer silahlar konusunda suskun.



Amerikan Bilim Adamları Federasyonu ve İtalyan Silahsızlanma Bilim Adamları Birliği başta olmak üzere çeşitli kaynaklarca, 2009 yılı itibariyle Türkiye`de İncirlik Üssü`nde 90 taktik nükleer bombanın bulunduğu iddia edilirken, bunların 50`sinin ABD ve 40`ının ev sahibi ülke Türkiye kontrolünde olduğu biliniyor.



Uluslararası kaynaklara göre Türkiye`de daha önce Balıkesir ve Akıncı üslerinde tutulan nükleer silahlar ise 1996 yılında geri çekildi. ABD`nin Avrupa`daki toplam 200 nükleer bombasının yarısına yakınına Türkiye ev sahipliği yapıyor. Nükleer silahlarla ilgili uluslararası raporlarda, ABD`nin 2005-2008 yılları arasında Almanya`dan 130, İngiltere`den 110 ve İtalya`dan 40 nükleer silahı geri çekerken Türkiye, Belçika ve Hollanda`daki nükleer cephanenin sabit kaldığı ileri sürülüyor.



ABD nükleer silahlarına ev sahipliği yaptığı iddia edilen NATO üyeleri Türkiye, Belçika, Hollanda, Almanya ve İtalya, 1968 yılında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu`nda görüşülerek imzaya açılan ve 1970 yılında yürürlüğe giren Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Anlaşması`nın kısa sürede parçası olmuştu.



Türkiye, 1 Ocak 1967 tarihinden önce nükleer silah ve patlayıcıya sahip olan ABD, Rusya, Fransa, İngiltere ve Çin`in `nükleer silah sahibi ülkeler` olarak kabul edildiği söz konusu anlaşmayı, 28 Ocak 1969 tarihinde imzalamış ve 28 Kasım 1979 tarihinde Bakanlar Kurulu kararı ile onaylayarak taraf ülke haline gelmişti. Anlaşma uyarınca nükleer silah sahibi taraf ülkeler, nükleer silah sahibi olmayan ülkelere nükleer silah veya diğer nükleer patlayıcıları temin etmeleri ve yapmaları için yardımda bulunmamayı taahhüt ediyor.



Oysa; ABD nükleer silahlar harcamalarını artırıyor.

Barışa dair vaadler verdiği gerekçesiyle Nobel Barış Ödülü`ne layık görülen Obama, nükleer silahsızlanmayı hızlandıracağını söylemişti. Ancak Obama, sözlerini çabuk unuttu. Kongreden nükleer silahlar için, Bush döneminden çok para istedi ve nükleer araştırmalara da hız verileceğini söyledi. Obama`nın istediği miktar 7 milyar dolar.



Pakistan`ın nükleer silahlarına tepki gösteren ABD Hindistan`a ise yardım ediyor. İlginç değil mi? İsrail nükleer silahları hiç gündeme getirilmezken Pakistan nükleer silahlarının El Kaide`nin eline geçeceği endişesini dile getiriyorlar.



İran ise barışçıl amaçlı nükleer güce sahip olmalarının doğal hakları olduğunu ileri sürüp batıya meydan okuyor.



Ya Türkiye! Bırakın nükleer silah yapmayı, elinde ne var ne yok tüm stratejik kuruluşları yabancılara devrettiler. ABD ile gizli anlaşmalar yapılmaya devam ediyor.



PKK terörü ile mücadele bırakılmış, teröristler devlet yetkilileri ile görüşürken, Kandil`deki terörist liderine emekli milletvekili maaşı ödenmeye devam ediliyor. Yandaşlar mecliste maaş almaya devam ediyor ama yandaş olmayanların avına çıkmış bir iktidar var.



Amaç, yerli sanayimizin kalkındırılması olmalı. Bu iktidar zihniyeti; TSK`nın caydırıcılığını artırmak bir yana etkisini azaltacak her türlü asimetrik psikolojik savaş yürütüyor.



Oysa 1974 yılındaki silah ambargosundan sonra, Türk Savunma Sanayi açısından önemli bir dönemi başlatılmıştı. Milli savunma sanayi sürecinde, özel sektör tersaneleri de askeri projelere dahil edilerek, Türk Sanayinin teknolojik gelişmelerden faydalanma imkanı sağlanmıştı.



Ya şimdi; Subayları silahlı terör örgüt suçlamasına maruz bırakılan, tutuklanan TSK, her gün bir darbe planının kamuoyuna sunulduğu yıpratıcı bir saldırı ile karşı karşıya.



Siz bu ordunun yüksek teknoloji ile donanabileceğini, moral açıdan yüksek seviyeye çıkarılabileceğini bekleyebilir misiniz?



İran ABD`nin en ileri teknoloji ürünü casus uçağını tahrip etmeden şifre yönetimi ile ele geçirirken Türkiye nelerle meşgul? Bu açıdan tezgah kuranların hain olup olmadığına siz karar verin. Dedeleri de Osmanlı döneminde yabancılarla işbirliği yapmıştı. Şimdi ise torunları, maskeli şarlatanlar eliyle yapıyor!



Halk; bütün bu gelişmelere seyirci! Ona bitenleri ibretle ve dehşetle izliyor. Ama sessiz ama suskun. Görelim bakalım!



GünüN SözÜ: Aşırı iyimserlik hayal kırklığı getirir. Dikkatli ol!



Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.