Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1832
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10192
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 756
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2053 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Görüş bildirebileceğiniz Ana Kategoriler
Anayasal Düzen (154) | Dış Politika (2285) | Ekonomi (234) | Eğitim (91) | Devlet Kurumlarımız ve Memurlar (63) | Adalet (71) | Milli Kültür (422) | Gençlik (27) | Siyasi Partiler ve Siyasetciler (847) | Tarım (147) | Sanayi (13) | Serbest Meslek Mensupları (5) | Meslek Kuruluşları (2) | Basın ve Televizyon (19) | Din (542) | Yurt Dışındaki Vatandaşlarımız (54) | Bilim ve Teknoloji (13) | Milli Güvenlik (623) | Türk Dünyası (889) | Şiir (77) | Sağlık (185) | Diğer (3429) |

Görüş bildirebileceğiniz Diğer konuları
Görüş bildirmek istediğiniz diğer konular (3429)


Diğer - Görüş bildirmek istediğiniz diğer konular konusu hakkında görüşler
Mustafa Mete İSLÂMOĞLU - (Ziyaretci) 16.07.2017 19:09:09

TÜRKİYE`DE İHTİLALLER (3-4)

( 3 )

12 EYLÜL 1980 ASKERİ DARBESİ
Kronoloji: Öncesi ve sonrasıyla 12 Eylül
Siyasi cinayetler, kanlı 1 Mayıs, Çorum ve Maraş olayları, Meclis`in kilitlenmesi, ekonomik buhran ve diğerleri... Türkiye tarihine bir balyoz gibi inen sürecin kilometre taşları.
Konular: Kenan Evren 9 Mayıs 2015 Güncelleme 23:39 TSİ
Darbenin ardından 1982 yılında yapılan referandumla Kenan Evren`in yedi yıllığına Cumhurbaşkanlığı`na getirilmesi kabul edildi.
Türkiye`nin siyasi ve sosyal hayatını yeniden dizayn eden 12 Eylül süreci öncesindeki çalkantılar, askeri müdahalenin ardından yerini mutlak baskının hakim olduğu bir atmosfere bıraktı.
Darbenin ardından 650 bin kişi göz altına alındı, 1 milyon 683 bin kişi fişlendi. Açılan 210 bin davada 230 bin kişi yargılandı, 7 bin kişi için idam cezası istendi. 517 kişiye idam cezası verildi, 50 kişinin cezası infaz edildi.
98 bin 404 kişi örgüt üyesi olmak suçundan yargılandı, 30 bin kişi sakıncalı olduğu için işten atıldı. 14 bin kişi yurttaşlıktan çıkarıldı, 30 bin kişi siyasi mülteci olarak yurtdışına gitti.
171 kişinin gözaltında işkenceden öldüğü belgelendi. 937 film sakıncalı bulunduğu için yasaklandı. 23 bin 677 derneğin faaliyeti durduruldu. 3 bin 854 öğretmen, üniversitede görevli 120 öğretim üyesi ve 47 hakimin işine son verildi.
31 gazeteci cezaevine girdi, 300 gazeteci saldırıya uğradı. Üç gazeteci silahlı saldırıda öldürüldü.
Gazeteler 300 gün yayın yapamadı, 13 büyük gazete için 303 dava açıldı, 39 ton gazete ve dergi imha edildi.
Cezaevlerinde toplam 299 kişi yaşamını yitirdi, 14 kişi açlık grevinde öldü.
1977
1 Mayıs: İstanbul Taksim Meydanı`nda düzenlenen İşçi Bayramı kutlamalarında kalabalığın üzerine meçhul saldırganlar tarafından bir binanın çatısından ateş açıldı. Hâlâ aydınlatılamayan ve tarihe `Kanlı 1 Mayıs` olarak geçen olayda 33 kişi hayatını kaybetti.
13 Haziran: Dönemin başbakanı Süleyman Demirel istifa etti. Milliyetçi Cephe Hükümeti sona erdi.
29 Mayıs: İzmir Havaalimanı`nda Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Bülent Ecevit`e silahlı saldırı düzenlendi. Sağ kurtulan Ecevit, kontrgerillayı suçladı.
21 Haziran: Hükümeti kurma görevini alan CHP lideri Bülent Ecevit kabineyi açıkladı.
1978
15 Ocak: Sol ve sağ örgütler arasındaki şiddet olayları arttı, son iki haftada 30`dan fazla kişi öldü.
16 Mart: İstanbul Üniversitesi`nden çıkan sol görüşlü kalabalık bir öğrenci grubunun üzerine bomba atıldı ve otomatik silahlarla ateş açıldı. `16 Mart Katliamı` adı verilen olayda yedi öğrenci öldü, 47 kişi yaralandı. Saldırı aydınlatılamadı, üç kişinin yargılandığı dava 2008 yılında zamanaşımından düştü.
17 Nisan: Adalet Partisi üyesi Malatya Belediye Başkanı Hamit Fendoğlu, kendisine gönderilen bir bombalı paketi açarken, gelini ve iki torunuyla birlikte öldü. Malatya`da büyük olaylar yaşandı. Sokak gösterileri günlerce sürdü.
19 Mayıs: Ankara`da, Gençlik ve Spor Bayramı`nda kız öğrencilerin kıyafetlerinden dolayı aleyhte tezahürat yapıldı. İstanbul`da tribünlerin önünde bomba patladı. Antakya`da kız öğrencilere saldırıldı, elbiseleri yırtıldı. MSP Genel Başkanı Necmettin Erbakan, Anıtkabir`deki anma törenine katılmadı.
2 Haziran: Madrid`de Ermeni örgütü ASALA`nın düzenlediği silahlı saldırı sonucunda, Türkiye`nin Madrid Büyükelçisi Zeki Kuneralp`in makam arabasında bulunan eşi Necla Kuneralp, emekli Büyükelçi Beşir Balcıoğlu ve aracın şoförü öldü. Büyükelçi araçta bulunmadığı için kurtuldu. Bu tarihten sonra Ermeni örgütü 21 ülkede gerçekleştirdiği saldırılarda 42 Türk diplomat hayatını kaybetti.
4 Ekim: MHP İstanbul İl Başkanı Recep Haşatlı, oğluyla birlikte evinde uğradığı silahlı saldırı sonucu öldürüldü. Cinayeti, `Marksist Leninist Silahlı Propaganda Birliği` örgütü üstlendi.
9 Ekim: Ankara`da Bahçelievler semtinde yedi Türkiye İşçi Partisi üyesi öğrenci, Abdullah Çatlı ve Haluk Kırcı`nın da aralarında olduğu ülkücüler tarafından evlerinde öldürüldü. Kırcı 1999`da yakalanıp yargılandı ve hüküm giydi. Cezaevinden çıktıktan sonra verdiği röportajda, "O zaman gençtik; bizleri kullandılar" dedi.
20 Ekim: İTÜ Elektrik Fakültesi Dekanı Bedri Karafakioğlu İstanbul`da uğradığı silahlı saldırı sonucunda yaşamını yitirdi.
27 Kasım: Abdullah Öcalan PKK örgütünü kurdu.
19 Aralık: Kahramanmaraş`ta Çiçek Sineması`na bomba atılması olayının sol görüşlü gruplar tarafından gerçekleştirildiği haberinin yayılmasıyla ayaklanan sağcı ve ülkücü gruplar, sol partilerin ve derneklerin binalarına saldırdı. Kısa sürede karşılıklı çatışmaya dönen olaylar bir hafta sürdü. 100`den fazla vatandaşın öldüğü olaylarda Alevilere ait 200`ün üzerinde ev yakıldı, işyerleri tahrip edildi.
Şiddet olaylarının kontrolden çıkma nedeni olarak, güvenlik güçlerinin, saldırıların kendilerine yöneldiği iddiasıyla kentten çekilmesi gösterildi. Bu durum Aleviler üzerindeki baskının ve saldırıların artması anlamına geliyordu. Olaylar Kayseri ve Gaziantep`ten gönderilen askeri birliklerin müdahalesiyle bastırıldı.
Olayların ardından İstanbul ve Ankara dahil çok sayıda ilde sıkıyönetim ilan edilmiş, Başbakan Ecevit ise olayların kendisini, uzun süredir direndiği sıkıyönetim talebine zorlamak için kontrgerilla tarafından çıkarıldığını söylemişti.
26 Aralık: 13 ilde daha sıkıyönetim ilan edildi.
1979
1 Şubat: Milliyet Gazetesi Başyazarı ve Genel Yayın Yönetmeni Abdi İpekçi, İstanbul Nişantaşı`ndaki evinin önünde otomobilinin içindeyken uğradığı silahlı saldırıda öldürüldü. Saldırının faili Mehmet Ali Ağca 5 ay sonra yakalandı. Ağca, 6 ay sonra ülkücü bir grubun yardımıyla, tutulduğu askeri cezaevinden kaçtı ve Bulgaristan`a geçti.
9 Nisan: CIA hesabına casusluk yaptığı öne sürülen MİT İstihbarat Başkan Yardımcısı emekli Albay Sabahattin Savaşman 17 yıl 6 ay hapis cezasına mahkum oldu.
25 Nisan: Sıkıyönetim TBMM tarafından 2 ay daha uzatıldı.
13 Mayıs: TÜSİAD gazetelere ilan vererek, Bülent Ecevit Hükümeti`nin çekilmesini istedi.
11 Haziran: IMF`nin baskısıyla Türk Lirası`nda devalüasyon yapıldı.
13 Temmuz: Ankara`da Mısır Büyükelçiliği`ni basan üç Filistinli, elçilik personelini rehin aldı. Çıkan çatışmada bir polis ile bir bekçi öldü. Eylemciler 15 Temmuz`da teslim oldu.
5 Ekim: İçişleri Bakanı Hasan Fehmi Güneş sinema oyuncusu Aynur Aydan`la ilişkisinin basına yansıması sonucu görevinden istifa etti.
19 Kasım: Milliyetçi gazeteci - yazar, eski AP milletvekili İlhan Egemen Darendelioğlu İstanbul`da uğradığı suikast sonucu hayatını kaybetti.
27 Aralık: Türk Silahlı Kuvvetleri, Cumhurbaşkanı`na uyarı mektubu verdi. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Kenan Evren ile kuvvet komutanlarını imzasını taşıyan mektupta ülkedeki iç karışıklıkla ilgili rahatsızlıklar dile getirildi.
Mektup 2012 yılında mahkeme tarafından kabul edilen 12 Eylül davası iddianamesinde `müdahalenin şartlarını olgunlaştırma` kararınının bir yıl önce alındığının delili olarak gösterildi.
Mektupta "Türk Silahlı Kuvvetleri ülkemizin bugünkü hayati sorunları karşısında siyasi partilerimizin bir an önce, milli menfaatlerimizi ön plana alarak, anayasamızın ilkeleri doğrultusunda ve Atatürkçü bir görüşle bir araya gelerek anarşi, terör ve bölücülük gibi devleti çökertmeye yönelik her türlü hareketlere karşı bütün önlemleri müştereken almalarını ve diğer anayasal kuruluşların da bu yönde yardımcı olmalarını ısrarla istemektedir" ifadelerine yer verildi.
1980
1 Ocak: Genelkurmay Başkanı Evren ile kuvvet komutanları Çankaya Köşkü`nde Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk ile görüştü.
24 Ocak: `24 Ocak Kararları` olarak bilinen ekonomik program açıklandı. Yaşanan ekonomik istikrarsızlık, üretimin azalması ve karaborsacalığın oluşması gibi nedenlerin ortadan kaldırılması için kamu harcamalarının sınırlandırılması, ücretlerin düşürülmesi, serbest döviz kuru gibi ekonomik önlemlerin alınması kararlaştırıldı. Bunun için Süleyman Demirel, daha sonra Türk siyasi yaşamına damgasını vuracak bir ismi, Turgut Özal`ı Başbakanlık Müsteşarı olarak atadı. IMF ile bu kapsamda bir anlaşma imzalandı.
6 Nisan: Fahri Korutürk`ün cumhurbaşkanlığı süresinin sona ermesiyle TBMM`de seçim bunalımı başladı. CHP ve AP adaylarını son anda gösterdi. Seçimler sırasında hiçbir aday cumhurbaşkanı olmak için yeter oyu alamadı. Meclis onlarca defa tekrar oylama yaptı fakat bir türlü yeni cumhurbaşkanı seçilemedi.
Korutürk`ün görevinin bitişinin ardından 9 Kasım
1982`ye kadar cumhurbaşkanı seçilemedi. [AA]
27 Mayıs: MHP`li eski bakanlardan Gün Sazak Devrimci Sol örgütü üyeleri tarafından aracına binerken öldürüldü.
17 Haziran: Genelkurmay Başkanı Kenan Evren, kuvvet komutanları ve Genelkurmay 2. Başkanı Necdet Öztorun`a kod adı `Bayrak Harekatı` olan bir darbenin 11 Temmuz 1980`de gerçekleştirilmesi talimatını verdi.
2 Temmuz: `Bayrak Harekatı` Süleyman Demirel hükümetinin güvenoyu almasıyla ertelendi.
4 Temmuz: Kahramanmaraş`ta yaşanan Alevi-Sünni çatışmasına benzer olayların tekrarı Çorum`da yaşandı. Olaylarda resmi kayıtlara göre 57 kişi hayatını kaybetti.
19 Temmuz: Eski başbakanlardan Nihat Erim İstanbul Dragos`ta öldürüldü.
22 Temmuz: DİSK`in eski genel başkanı, Maden-İş Sendikası Başkanı Kemal Türkler, Nihat Erim cinayetine misilleme olarak öldürüldü.
28 Ağustos: `5 Eylül 1980`den itibaren her an hazır olunması` bildirilen `Bayrak Harekatı` emirleri özel kuryelerle kuvvet komutanlarına teslim edildi.
5 Eylül: Dışişleri Bakanı AP`li Hayrettin Erkmen, TBMM`de gensoru ile düşürülen ilk bakan oldu.
6 Eylül: MSP Genel Başkanı Necmettin Erbakan tarafından İsrail`in Kudüs`ü başkent ilan etmesini protesto etmek amacıyla Konya`da düzenlenen mitingde söylenen sözler, TSK tarafından "şeriat amaçlı bir kalkışma girişimi" olarak değerlendirildi.
Kenan Evren darbe bildirisini okurken Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Nurettin Ersin ve Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Sedat Celasun yanındaydı. [AA]
12 Eylül: Ordu ülkenin yönetimine el koydu. Genelkurmay Başkanı Evren ve kuvvet komutanlarından oluşan Milli Güvenlik Konseyi üyeleri darbe bildirisini TRT aracılığıyla duyurdu.
Bildiride, "Türk Silahlı Kuvvetleri el ele vererek İç Hizmet Kanunu`nun verdiği Türkiye Cumhuriyeti`ni kollama ve koruma görevini yüce Türk milleti adına emir ve komuta zinciri içinde ve emirle yerine getirme kararını almış ve ülke yönetimine bütünüyle el koymuştur" ifadelerine yer verildi.
Daha sonraki bidirilerle sıkıyönetim bölgelerine komutanlar atandı. Siyasi partiler ile Türk Hava Kurumu ve Çocuk Esirgeme Kurumu dışındaki derneklerin faaliyetleri yasaklandı. Polis, jandarmanın emrine verildi.
Darbenin gece 03:00`te ilanından sonra aynı gün sabah saat 5:30`da Süleyman Demirel, Bülent Ecevit ve Necmettin Erbakan`a Genelkurmay Başkanı imzasıyla birer tebliğ gönderildi.
Tüm tebliğlerde "TSK yönetime el koymuştur. Hükümetiniz feshedilmiş, parlamento üyeliğiniz düşmüştür. Talimatı getiren subayın ikazlarına uyunuz" ifadesiyle birlikte gidecekleri adresler belirtildi.
17 Eylül: Gözaltı süresi uzatıldı.
18 Eylül: Milli Güvenlik Konseyi`nin başkan ve dört üyesi TBMM Onur Salonu`nda törenle yemin etti.
Erdal Eren`in yaşının tespiti için kemik
muayenesi yapılmadı.
( 4 )

19 Eylül: 1402 Sayılı Yasa, sıkıyönetim komutanlarının bütün kamu personelini gerekçesiz görevden alabilecek şekilde yeniden düzenlendi.
8 Ekim: Darbeden sonra ilk idam edilenler solcu Necdet Adalı ve sağcı Mustafa Pehlivanoğlu oldu. Cezaları sabaha karşı Ankara Merkez Kapalı Cezaevi`nde infaz edildi.
Kenan Evren, 2012 yılındaki 12 Eylül davası`nda "Bir sağdan, bir soldan astık" diyerek tarafsız davrandıklarını söyledi.
11 Ekim: Aranan MHP Genel Başkanı Alparslan Türkeş ve diğer milletvekilleri dahil 36 MHP`li hakkında gıyabi tutuklama kararı verildi.
15 Ekim: Erbakan ve diğer MSP`liler 2 Numaralı Askeri Mahkeme tarafından tutuklandı.
10 Kasım: Onur Yayınları Sahibi İlhan Erdost, Mamak Askeri Cezaevi`ne götürülürken, dövülerek öldürüldü.
3 Aralık: 17 yaşında olduğu söylenen Erdal Eren, resmi nüfus kaydındaki yaşı göz önüne alınarak idam edildi. Eren, 17 günlük yargılamadan sonra idam edildi.
19 Aralık: DİSK davası başladı.
1981
24 Nisan: MSP`lilerin yargılanmasına başlandı. Erbakan için 14-36 yıl hapis istendi.
29 Nisan: Toplam 587 sanıklı MHP ve Ülkücü Kuruluşlar davasında Türkeş dahil 220 sanık hakkında idam istendi.
22 Temmuz: Evren, Erzurum konuşmasında "Artık yeni aldığımız bir kararla ilk ve ortaokullara, liselere mecburi din dersi konulacaktır" dedi.
15 Ekim: Ülkedeki bütün siyasi partiler kapatıldı.
1982
13 Temmuz: Geçici maddeler dışında 200 maddeden oluşan yeni anayasa tasarısı açıklandı.
7 Kasım: Yeni anayasa için halk oylaması yapıldı. Anayasa yüzde 90`ın üzerinde oyla kabul edildi. Evren yedi yıllığına Cumhurbaşkanı seçilirken, Milli Güvenlik Konseyi de Cumhurbaşkanlığı Konseyi`ne dönüştü.
1983
24 Nisan: Siyasi Partiler Yasası çıktı.
20 Mayıs: Anavatan Partisi (ANAP) kuruldu.
6 Kasım: Darbe sonrası ilk genel seçimler yapıldı. Turgut Özal liderliğindeki Anavatan Partisi oyların yüzde 45&8216;ini alarak tek başına iktidar oldu.
2010
12 Eylül: Anayasa değişikliği için yapılan referandum sonucunda 12 Eylül darbesinin sorumlularının yargılanmasını engelleyen geçici 15. madde kaldırıldı.
2012
4 Nisan: Darbeden sonra ülkeyi yöneten Milli Güvenlik Konseyi`nin hayatta kalan iki üyesi yargılanmaya başlandı. Genelkurmay Başkanı Kenan Evren ve Hava Kuvvetleri Komutanı Tahsin Şahinkaya ilk duruşmaya sağlık raporu göndererek gelmedi.
İki isim, "Türkiye Cumhuriyeti Anayasası`nın tamamını veya bir kısmını değiştirmeye veya ortadan kaldırmaya ve Anayasa ile teşekkül etmiş olan Türkiye Büyük Millet Meclisi`ni ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasına engel olmaya cebren teşebbüs etmek`` suçlamasından `ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası` istemiyle yargılanıyor.
11 Nisan: TBMM Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu kurulması için verilen önergeler oybirliği ile kabul edildi. 17 milletvekilinden oluşan komisyon, 1404 sayfalık bir rapor hazırladı. (raporun birinci ve ikinciciltleri)
20 Kasım: Hastanede yatan Evren ve Şahinkaya telekonferans yöntemiyle ilk kez hakim karşısına çıktı.
21 Kasım: Evren ve Şahinkaya, `kurucu iktidar` olduklarını belirterek, mahkemenin kendilerini yargılayamayacağını iddia ettiler. "Bugün de olsa aynı şekilde ihtilal yapardık" diyen Evren, sorulara yanıtvermedi.
2013
13 Şubat: Dönemin Genelkurmay Başkanı Kenan Evren ile Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Tahsin Şahinkaya, davada haklarının ihlal edildiği gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi`ne bireysel başvuru yaptı.
27 Mart: 32 yıldır süren ve 1243 sanıkla başlayan Devrimci Sol örgütü ana davası "olağanüstü zamanaşımı" gerekçesiyle düştü. 2009`da ömürboyu hapis cezasına çarptırılan 39 sanık da serbest kaldı.
2014
18 Haziran: Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesi, Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya`yı 765 sayılı Türk Ceza Kanunu`nun "Devlet kuvvetleri aleyhine cürümler" başlıklı 146. maddesi uyarınca ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme daha sonra takdirini kullanarak sanıklar hakkındaki cezayı müebbet hapse çevirdi.
VE&8230; 15 TEMMUZ 2016
15 Temmuz darbe girişimine ilişkin askerlere yönelik İstanbul`da hazırlanan ilk iddianamede, 15 Temmuz gecesi yaşanan olaylara dakika dakika yer verildi. İddianamede, darbe girişimi gecesi Ankara`da savaş uçaklarının alçak uçuş yaptığı ilk dakikalardan, 16 Temmuz sabahı askerlerin teslim olduğu anlara kadar tüm detaylar ayrıntılarıyla&8230;
15 Temmuz darbe girişimi gecesi yaşananlar dakika dakika iddianamede - Tıkla İzle
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından darbe girişimine katıldıkları iddia edilen 62 asker hakkında hazırlanan ilk iddianamede, Fethullahçı Terör Örgütü`nün son dönemlerde deşifre olması üzerine, üyelerini kamuya yerleştiremedikleri ve kamuda çalışan mevcut kadrolarını da korumakta zorlandığı belirtildi.
İddianamede, 15 Temmuz 2016 tarihinde meydana gelen Darbe kalkışmasının Yasadışı Silahlı FETÖ / PDY Terör Örgütü Tarafından planlandığı ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin içerisine sızan örgüt yöneticileri ile örgüt üyeleri tarafından hayata geçirildiği belirtilerek, örgüt üyesi olup olmadıkları bilinmeyen bir kısım asker şahısların da kalkışmaya bilerek ve isteyerek iştirak ettiklerinin düşünüldüğü anlatıldı.
FETÖ`nün yaklaşık yarım asırdır Türkiye`nin sosyo - politik gündeminde sözde dini referanslar üzerinden kendisine toplumsal, kamusal bir varlık ve meşruiyet zemini inşa eden, sosyolojik bünyesi itibariyle dayanışma içerisinde hareket eden bir terör örgütü olarak nitelendiği iddianamede, FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü son dönemlerde deşifre olması üzerine mensuplarını yeni ihdas edilen kadrolara yerleştirmek bir yana, mevcut kadroları korumakta zorlanmıştır`` denildi.
Son hamleleri T.C. Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs
İddianamede, ``Devletin tüm kurumlarına yerleştirdiği örgüt üyeleri ile devlet teşkilatını kendisine hizmet eder hale getiren ve adeta devlet içinde ayrı bir devlet yapısı oluşturan örgüt, Devletin etkin mücadele kararı almasından sonra tasfiye sürecine girmiş, ekonomik -siyasi yönden hızla zayıflamış, 15/07/2016 tarihinde başta İstanbul ve Ankara olmak üzere ülkenin muhtelif yerlerinde, Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde yuvalanan üyeleri ve yöneticileri aracılığıyla son bir hamle yaparak T.C. Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs etmiştir´´ ifadelerine yer verildi.
Stratejik öneme sahip kurum ve kuruluşları hedef aldılar
FETÖ`nün 15 Temmuz 2016 tarihinde meydana gelen darbe kalkışması esnasında İstanbul ilinde öncelikle hava limanları, köprüler, TRT binası, Türk Telekom A.Ş. Genel Müdürlükleri, Belediye Binası, AKP İl Teşkilat Binası, Medya Kuruluşlarına ait binalar gibi stratejik öneme sahip kurum ve kuruluşları hedef aldığı belirtildi.
O gece yaşananlar saat saat iddianamede
İddianamede, darbe girişimi gecesinin başladığı ve bittiği ana kadar yaşanan olaylar anlatıldı. Ankara ve İstanbul`da saat saat yapılan girişimin detayları şöyle anlatıldı. ``15 Temmuz 2016 günü gece 22:00 - 23:00 saatleri arasında sosyal medyada "Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) içerisindeki bir grubun darbe girişiminde bulunduğu, bu bağlamda İstanbul ilinde Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet Köprülerinin asker kişiler tarafından geçişe kapatıldığı, İstanbul ve Ankara illerinde savaş uçaklarının alçaktan uçuş yapmaya başladıkları, Ankara ilinde bulunan Genelkurmay Başkanlığı Karargah binası çevresinde silah sesleri duyulduğu, İstanbul Atatürk Havalimanının tanklarla gelen askerler tarafından ele geçirildiği, bir grup asker kişinin zırhlı araçlarla Sabiha Gökçen Havalimanına doğru ilerledikleri" yolunda bir takım haberlerin yayıldığı görülmüş ve Cumhuriyet Başsavcılığımızca soruşturma başlatılmıştır´´.
Darbe girişimine katılan tüm askerlerin gözaltına alınması kararı
Aynı gece İstanbul İl Emniyet Müdürlüğüne yazı yazılarak darbe girişimine katılan tüm asker şahısların yakalanarak gözaltına alınmaları ve mevcutlu olarak Cumhuriyet Başsavcılığında hazır edilmelerinin istenildiği vurgulanan iddianamede, soruşturma için yazılan bu yazının gece saat 01:30 sıralarında İl Emniyet Müdürlüğü`ne faks yolu ile iletildiği kaydedildi.
Ankara`da saat 22.05`te savaş uçakları alçak uçuş yapmaya başladı
15 Temmuz 2016 tarihindeki kalkışma esnasında yurt genelinde meydana gelen olaylara da kısaca yer verilerek aynı gece saat 22.05 sıralarında Ankara`da savaş uçaklarının alçak uçuş yapmaya başladığı, bazı helikopterlerin havalanıp bazı kamu binalarına saldırı gerçekleştirdiği, savaş uçakları ve helikopterlerden kamu binalarına ateş açıldığına değinildi.
Saat 22.10`da asker-polis karşı karşıya geldi
Ankara`daki saldırıların ardından İstanbul`daki hareketliliğin başladığı anların da yer aldığı iddianamede, `` Bir grup askerin Boğaz Köprüsü`nü tek yönlü olarak trafiğe kapattığı, saat 22:10 sıralarında Türkiye genelinde birçok kamu binası önünde asker ve polisin karşı karşıya gelmeye başladığı, Ankara`da MİT binası ve Genelkurmay Başkanlığı Karargahına helikopterden ateş açıldığı, saat 22.35 sıralarında Atatürk Havalimanı`na askerlerin tankla geldikleri ve kontrol kulesine girdikleri, saat 23.10 sıralarında Başbakan Binali Yıldırım`ın olayları "kalkışma" olarak niteleyen açıklama yaptığı, Türk ordusu içerisindeki bir grubun darbe girişiminde bulunduğunu duyurduğu, Mecliste grubu bulunan tüm partilerin darbe girişimini kınadıkları´´ anlatıldı.
Tüm gazetecilere &8216;kontrolün tam olarak ele alındığına` dair mail gönderildi
İddianamede gece saat 23.25 sıralarında Facebook ve Twitter başta olmak üzere sosyal medyaya erişimin engellendiği ve erişim engelinin kısa bir süre sonra kaldırıldığı hatırlatılarak, ``Saat 23.45 sıralarında Darbe girişimi yapan grubun TSK`nın akredite gazetecilerle iletişim için kullandığı e - posta hesabından &8216;kontrolün tam olarak ele alındığına` dair mesaj gönderdiği, saat 23.50 sıralarında TRT merkezi başta olmak üzere Ankara`nın dört bir yanından güçlü patlama sesleri geldiği, darbe girişimine tepki gösteren vatandaşların sokaklara dökülmeye başladığı, 16 Temmuz 2016 günü saat 00.15 sıralarında darbe girişiminde bulunan asker kişilerin TRT binasını basarak bir spikere açıklama okuttukları´´ belirtildi.
Cumhurbaşkanı televizyonda açıklama yaptı
TRT spikerine okutulan Yurtta Sulh Konseyi`nin metnine yer verilen iddianamede, Milli Savunma Bakanının bildiriyi &8216;korsan bildiri` olarak nitelendiren bir açıklama yaptığı ve saat 00.37 sıralarında Cumhurbaşkanının FaceTime üzerinden CNN Türk kanalına demeç verdiği, darbe girişimini &8216;silahlı güçler içerisindeki küçük bir azınlığın kalkışması` olarak nitelendirdiği, vatandaşlardan hükümete destek için sokağa çıkmalarını istediği hatırlatıldı.
İddianamede, olay gecesi yaşananlar diğer sırasıyla şöyle anlatıldı;
- Saat 01.10 sıralarında Sikorsky tipi askeri helikopterin TÜRKSAT uydu istasyonunu vurdu, saat 01.21 sıralarında İçişleri Bakanı Efkan Ala`nın Genelkurmay Başkanlığı, TSK ve polisin ülkedeki darbe girişimine müdahale ettiğini açıkladı ve darbe planlayıcılarını ``çete´´ olarak tanımladı.
- Saat 01.40 sıralarında bazı asker kişilerin Boğaziçi Köprüsü`nü geçmeye çalışan protestocuların üzerine ateş açtı, Camilerden sela okundu ve halka darbe girişimine karşı sokaklara çıkma çağrısı yapıldı.
- Saat 02.21 sıralarında Ankara Emniyet Müdürlüğü`nü de vuran ve en az 17 polisin şehit olmasına neden olan askeri helikopterin Gölbaşı`nda düşürüldü.
- Saat 02.25 sıralarında Taksim Meydanı`nda mevzilenen bir grup asker kişinin giderek sayıları artan protestocuları dağıtmak için havaya ateş açtı.
- Saat 02.50 sıralarında F-16`lar ve askeri helikopterlerin TBMM binasını vurmaya başladı, Meclisin giriş kapıları yakınlarına sabaha kadar toplam 4 bomba atıldı, milletvekilleri ve basın mensupları sığınağa geçti.
- Saat 03.23 sıralarında Hürriyet Gazetesi otoparkına inen bir grup havaya ateş açmak ve güvenlik görevlilerini yere yatırmak suretiyle binaya girdi.
-Saat 04.07 sıralarında Cumhurbaşkanı Atatürk Havalimanı`nda kendisini karşılayan kalabalığa bir konuşma yaptı ve &8216;Bu bir ayaklanma, ihanet, vatana ihanet hareketidir. Bunun bedelini çok ağır ödeyecekler` şeklinde sözler söyledi.
- Saat 05.02 sıralarında Cumhurbaşkanlığı &8216;Tehlike henüz geçmiş değil. Millet sokaklarda olduğu ve vatanına sahip çıktığı müddetçe darbeci hainler bu aziz millete diz çöktürmeyecek` şeklinde açıklama yaptı.
- Saat 05.10 sıralarında Doğan Medya Center`ı basan askerler polis tarafından gözaltına alındı, hurriyet.com.tr, CNN Türk, Kanal D ve DHA çalışanlarının binaya dönmeye başladı.
- Saat 06.26 sıralarında Cumhurbaşkanlığı külliyesi çevresinden dumanlar yükseldi.
- Saat 06.42 sıralarında Boğaz Köprüsü`ndeki askerler teslim oldu.
- Saat 07.52 sıralarında Genelkurmay karargahından çıkan bir tanktan, barikat olarak bekleyen kamyonlara ateş açıldı, saat 08.04 sıralarında Harbiye Ordu Evi ve TRT Radyo binası polis tarafından kontrol altına alındı.
- Saat 08.11 sıralarında İstanbul`da uçak, metro ve vapur seferleri yeniden yapılmaya başlandı. Saat 08.16 sıralarında gece boyunca tanklarla kapatılan Boğaziçi Köprüsü askerlerin teslim olmasının ardından kısmen trafiğe açıldı.
- Saat 08.43 sıralarında Boğaziçi köprüsü, terk edilen tankların çekilmesi için çift yönlü, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü ise Avrupa yakası istikametine trafiğe kapatıldı.
- Saat 08.55 sıralarında rehin alınan Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar ve Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Fahri Kasırga kurtarıldı.
- Saat 09.33 sıralarında Kuleli Askeri Lisesi`nde 80 öğrenci gözaltına alındı. Saat 09.45 sıralarında Genelkurmay Karargahı`ndaki 200`e yakın silahsız er -erbaş teslim oldu.
- Saat 09.56 sıralarında Fatih Sultan Mehmet Köprüsü trafiğe açıldı, saat 10.07 sıralarında Genelkurmay Başkanlığından çıkan 700`e yakın silahsız er ve erbaş polise teslim oldu. Saat 11.01 sıralarında Genelkurmay Başkanı Vekili Orgeneral Ümit Dündar`ın "Cumhurbaşkanımız, başbakanımız, bakanlarımız ve TBMM, TSK ile tam bir dayanışma içinde demokrasinin ve hukukun yanında yer alarak bu darbe girişimini önlemiştir" şeklinde açıklama yaptı.
- Saat 12.10 sıralarında İstanbul`u da kapsayan Marmara Bölgesi üzerindeki hava sahasını görerek uçuş yapan tüm sivil hava araçları uçuşa kapatıldı.
- 15/07/2016 - 16/07/2016 tarihlerinde diğer bazı illerde de benzer askeri hareketlilikler yaşandı.
Türkiye cumhuriyet tarihinde çok gözyaşı döktü.. çok acılar içinde yaşadı ve halen diken üstünde yaşamaktadır. Siyasi sahada hiçbir şey netleşmemiştir.
BU YAZI 15 TEMMUZ DARBESİNİN 1. YILININ DOLDUĞU BU GÜN GEÇMİŞİ HATIRLATMAK ÜZERE ÖZETLER HALİNDE HAZIRLANMIŞTIR.
15 TEMMUZ 2017
ALANYA



Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.