Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1832
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10388
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 756
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2053 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Görüş bildirebileceğiniz Ana Kategoriler
Anayasal Düzen (154) | Dış Politika (2281) | Ekonomi (234) | Eğitim (91) | Devlet Kurumlarımız ve Memurlar (63) | Adalet (71) | Milli Kültür (523) | Gençlik (27) | Siyasi Partiler ve Siyasetciler (846) | Tarım (147) | Sanayi (13) | Serbest Meslek Mensupları (5) | Meslek Kuruluşları (2) | Basın ve Televizyon (19) | Din (643) | Yurt Dışındaki Vatandaşlarımız (54) | Bilim ve Teknoloji (13) | Milli Güvenlik (623) | Türk Dünyası (888) | Şiir (77) | Sağlık (185) | Diğer (3429) |

Görüş bildirebileceğiniz Diğer konuları
Görüş bildirmek istediğiniz diğer konular (3429)


Diğer - Görüş bildirmek istediğiniz diğer konular konusu hakkında görüşler
Nurullah Aydın - (Ziyaretci) 24.06.2010 11:28:19

TÜRKİYE`DEKİ DERİN YAPILANMALAR

Nurullah AYDIN

24 Haziran 2010





TÜRKİYE`DEKİ DERİN YAPILANMALAR!



Kamuoyu yeni kelimeleri de öğreniyor. Her gün papağan gibi söylenen sözlerle beyinlerde oluşturulan kavramlar insanların normal yaşamlarını da alt üst ediyor. Zihinsel etkileme yöntemleri yoğun bir şekilde Türkiye`de tüm boyutlarıyla ve hızıyla sürdürülüyor.



Bakın; AKP`nin kitleleri etkilemede, yandaş yapmada belirleyip kullandığı sözcükler duyarlı olunan konulara ilişkindir. Bunlar; Din, türban, özgürlük demokratikleşme, baskı, Postmodern darbe, asker, çete, örgüt, gizli tanık, psikolojik harp, amiral gemisi, topyekun savaş.... Başka başkası yok. 8 yıllık iktidarlarında tespit edilebilen sözcüklerin başlarında bunlar geliyor.



Tabi bunlar belli.



Kullanılan kavramların dayandırıldığı alan ise ABD`nin soğuk savaş dönemi boyunca kullandığı küresel kavramlarla benzer. Peki ama tüm bunlar ABD ile stratejik işbirliği anlaşmasının yapıldığı 1939 da İsmet İnönü ile başlayan 1950 de Adnan Menderes`le tamamlanan sürecin ürünü değil mi? 1983 de Turgut Özal`la ekonomik alanda da tamamiyle şekillenen rejimin ürünü değil mi?



Ama bazı aklı evvellere göre ülkede yaşanan hangi konu olursa olsun ABD NATO, CIA, NSA, FBI, MI5, Mossad konuşulmaz. Bunlara İnönü, Menderes, Özal anlaşmaları hiç ama hiç gündeme getirilmez.



Ya ne gündeme getirilir? Türk Silahlı Kuvvetleri.



Bakın; Psikolojik harp, P2 Locası, suikast planları hepsi bildik şeyler..

İkinci Dünya Savaşı sonrasında, ABD yönetimi, İtalya`da Mussolini`nin faşist yönetimine karşı beraber savaştıkları komünist direnişçilere karşı tavır aldılar. İtalya`daki Amerikalı resmi görevliler, daha önce savaşmakta oldukları aşırı sağ ve faşist kökenlilerle işbirliğine gittiler. 1949`da NATO`nun kurulması, İtalya`nın kurucu üyeler arasında yer almasıyla beraber Hıristiyan Demokratlar (Democrazia Cristiana -DC) bünyesinde filizlenmeye başlayan Gladio yapılanması, giderek resmi hale geldi. İtalyan Savunma Bakanlığı`na bağlı olan Silahlı Kuvvetler İstihbarat Servisi (Servizio Informazioni Forze Armate-SIFAR) General Giovanni Carlo yönetiminde, Gladio`yu teşkilatlandırmaya başladı. Carlo`nun ardından SIFAR Başkanı olan General Giovanni De Lorenzo, Gladio üyelerinin eğitileceği bir kamp kurdu. Sardunya Adası`nda yüksek duvarlarla çevrelenen, kendine ait ufak bir limanı olan, denizaltı eğitimi verilen, uçak ile helikopter pistleri ve yeraltı sığınakları bulunan bu okula Sabotajcıların Eğitim Merkezi (Centro Adestramento Guastatori) adı verildi. Burada, &8216;Gladyatörlere` askeri ve ideolojik eğitim verilmesinin yanı sıra özellikle patlayıcı eğitimleri veriliyordu.´´



Bunlar bize hiç yabancı şeyler değil.. Türk-Kürt, Alevi-Sünni, sağ-sol, Maraş-Sıvas, Çorum-Başbağlar.. Zaman, yer ve isimler farklı da olsa aynı senaryo uygulanıyor..



Bu yapının tasfiyesi için de sanırım bu yapıların tasfiye edildiği ülkelerdeki tecrübelerden yararlanmak gerek..



Düne kadar efendilerine sadakatle hizmet edenler, kendi yurttaşlarını katledenler, artık kendilerine ihtiyaç kalmadığı bir noktada niye bu kadar öfkeleniyorlar ki? Bu eski şirket tasfiye edildi yerine yenisi kuruldu. AKP`lilerin korkuları daha derin. Hesap sorulmasından, sanık sandalyesine oturtulmaktan korkuyorlar. Yaptıkları işleri hatırlayıp, silah bırakmak istemiyorlar. Bunun kendilerinin sonu olacağını, her şeylerini kaybedeceklerini düşünüyorlar.. Ve de kendilerini kullananlara karşı öfkeleniyorlar tabii bu arada. Ama yine de kendi halklarına karşı karanlık tertiplerin içinde olma konusunda bir pişmanlıkları yok gibi..



Oysa artık çok geç.. Oyun bitti. Şimdi kartlar yeniden karılıyor.. Yeni bir oyun kuruluyor.

Yeni AKP Glaidosu derin örgütlenme yapılanmasını tamamladı. Asimetrik psikolojik harp, topyekun savaş, amiral gemisi, post modern sivil darbe, bütün bunlar bizim bilmediğimiz şeyler değil.. Sadece ``Made in Italy´´ değil. ``Made in Turkey´´i de var. Öyle anlaşılıyor ki, bizimki onlarınkinden daha derin, köklü ve inatçı.. Onlar tasfiye oldu, bizimkiler yargıcı, gazetecisi, işadamı, STK`sı ile yeni ve derin alan çalışması içinde.



Anlaşılan ABD Türkiye`de kurduğu yeni AKP Gladiosu`nun da kendi kontrolü dışına çıkmaya başladığını anladı ki, PKK örgütüne örtülü saldırı icazeti verdi..



GüNüN SöZü: Düşünmeye zaman ayır, gerçekleri anlarsın.



Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.