Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1832
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10791
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 756
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2053 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Görüş bildirebileceğiniz Ana Kategoriler
Anayasal Düzen (154) | Dış Politika (2278) | Ekonomi (234) | Eğitim (91) | Devlet Kurumlarımız ve Memurlar (63) | Adalet (71) | Milli Kültür (522) | Gençlik (27) | Siyasi Partiler ve Siyasetciler (844) | Tarım (147) | Sanayi (13) | Serbest Meslek Mensupları (5) | Meslek Kuruluşları (2) | Basın ve Televizyon (19) | Din (1052) | Yurt Dışındaki Vatandaşlarımız (54) | Bilim ve Teknoloji (13) | Milli Güvenlik (623) | Türk Dünyası (888) | Şiir (77) | Sağlık (185) | Diğer (3429) |

Görüş bildirebileceğiniz Din konuları
Açıklamalar (33)
Görüşler (1019)


Din - Görüşler konusu hakkında görüşler
Mustafa Mete İSLÂMOĞLU - (Ziyaretci) 20.06.2017 18:22:50

İLAH`İ NİZAMIN KUDRET SIRLARI

Mustafa Mete İSLAMOĞLU
YAZDI
İLAH`İ NİZAMIN
KUDRET SIRLARI
(SİZLER İÇİN YAZDIM)
Bu makale, dünyamızın birkaç şaşırtıcı yönüne dokunmaktadır.
ALLAH`IN büyüklüğünü ispat eden düşünülmeyen sırlar için bu yazıda bazı önemli sebepleri kaleme aldım. Lütfen dikkatle okuyunuz.
Allahın; kudreti ve büyüklüğünü tefekkürle (düşünmekle) gözden geçirelim. Dünya tarihi boyunca, bütün kültürlerdeki insanlar, bir yaratıcı`nın varlığını kabul ettiler. Fakat şirk batağına saplanıp bile bile inkar yollarını denediler.
Günümüzden çok uzaklardaki, izole olmuş en ilkel kabilelerde bile Allah inancının olduğuna Günümüzde veya antik çağlarda çok tanrılı inançlara sarılmış, birbirinden bağımsız ve alakasız toplumların bile kökenlerinde en yüksek ve en yüce olan bir Tanrı bilinci vardı. Kainatı yaradan Allah ü zül celal hazretleri nin böyle bir tasarımı yapmasına ``beşer olarak bizler `` AKIL ERMEZ HİKMETİNE KİMSENİN´´ diyerek ona bağlı olduğumuzu ve kalben tam teslimiyetimizi iman sahipleri olarak ifade etmekteyiz. Canab-ı hakkın bu akıllar almaz tasarımına işaret eden, sonsuz örneklerden, sadece bir kaçına dahi hiç bir ilim, bilim sahalarında halen akıllar ermemektedir.
YARINLARINIZDAN NE KADAR ÜMİTLİSİNİZ?
İnsanlara önceleri pek anormal gelmeyecek olmakla birlikte rahatlarını gittikçe kaçırtacak ve onlara zarar verecek alışılmadık seller, met ve cezir olmayan yerlerde deniz kabarmaları, su baskınları, güçlü rüzgar olayları, bâzı kasabalara korku ve kaygılı anlar olacağından haberdarız.. Toprak kaymaları, içinden duman ve ateşlerin fışkıracağı yer çatlamaları olacaktır ki, bu hâller, sinsi sinsi, fakat daima ilerleme gösterecek bir şekilde devam edeceği olayların olmasıda imansızlık ve kıyamet alametleri olarak yorumlanılmaktadır. Yani, ileri safhalara hazırlayıcı mahiyette bir tedriç izlerken şiddetlerini de gittikçe artıracağı biliniyor.
2010`lu yıllardan itibaren gerek kuraklıkların, gerek bazı diğer zorlayıcı doğa olaylarının meydana getireceği sonuçlar ve yer yer devam edecek büyük çaptaki göçler dünyada büyük kargaşalıklara sebep olacak ve tabiatın insanlara karşı gittikçe ekşiyen yüzü ve çetinleşen durumu bu kargaşalığın derecesinin süratle artacağından hep bahsedilir yazılır.
Yazdılar çizdiler. Fakat korku salmaktan öteye geçemediler. Bu yazımızda korkudan ziyade, devam eden kuraklıklar yanında, diğer bâzı yerlerde sürekli yağmurlar selleri meydana getirecek ve önemli tahribat yapacaktır. Kayıtlar bunları anlatırken ülkemizde ve dünyada son yıllarda bunlar yaşanmaktadır. Bâzı yerlerde büyük ve devamlı kuraklıklar başlayacak, birçok insan ve hayvan telef olacak, ağaçlık, verimli, bitek yerler; bozkırlar, hattâ susuz çorak çöller hâlini almaya yüz tutacak.
Yıllardan beri, hattâ yüzyıllardan beri rahatça yerleşmiş olan insanlar için yaşadıkları yerler, yaşanılmaz yerlere dönecek. Ve insanlar; oralardan, daha verimli yerler aramak ve bulmak için ayrılacaklar, daha müsait yerlere göç ederek toplum tefessüh ederek insanlarda sevgisizlik, düşmanlık, istenilmeyen olaylar doğacak. Ve daha bir çok olaylar olacak. Yani; bunun günümüzdeki İslam alemi üzerinde oynanan olan olayları bir kanıtı olduğu aşikardır.
DÜNYA`NIN VARLIĞINI NE KADAR TANIYOSUNUZ?
Dünyanın boyutu ve yer çekimi, oksijen ve nitrojen gazlarından oluşan ince bir tabakayı, yerden 80 km yukarıya kadar tutmaktadır. Eğer dünya daha küçük olsaydı örneğin Merkür gibi, bir atmosferi olması imkansız olacaktı. Eğer dünya daha büyük olsaydı örneğin Jüpiter gibi, atmosferi özgür hidrojen içerecekti.
Dünya, hayvan, bitki ve insanları yaşatabilen, doğru bir karışımdan oluşan atmosfere sahip tek gezegendir. Dünya, güneşe en doğru mesafede durmaktadır. Eğer dünya, güneşten daha fazla uzakta olsaydı, biz tamamen donardık. Daha yakın olsaydı hepimiz kavrulurduk. Dünyanın konumununda ki küçük bir değişiklik bile yaşamı imkansız hale getirirdi.
Dünya, güneş etrafında 107,000 km/saat hızıyla dönerken bile bu mükemmel mesafeyi korur. Bunu gerçekleştirirken aynı anda kendi ekseninde de dönmektedir. Böylece yüzeyinin ısınmasını ve soğumasını sağlar.
Ayın boyutu ve dünyaya olan uzaklığı, dünya ile olan yerçekimi açısından mükemmeldir. Ayın önemli okyanus gel-gitleri ve hareketleri ile sular ne durgunlaşır ne de kıtaların üzerine tırmanır.
SU`YUN VARLIĞINI NE KADAR TANIYORSUNUZ?
Renksiz, tadsız ve kokusuz ancak hiçbir canlı onsuz hayatta kalamaz. İnsanların (üçte ikisi), bitkilerin ve hayvanların bedenlerinin çoğunluğu sudan oluşmaktadır. Suyun karakteristik özelliklerinin benzersiz bir şekilde yaşama uygun olmasına bakalım:
Suyun olağandışı bir donma noktası ve yüksek kaynama noktası vardır. Su, dalgalanan çevre ısılarına uyum sağlamamızı ve beden ısımızın sabit kalmasını sağlayan unsurdur.
Su aynı zamanda kimyasal olarak etkisizdir. Taşıdığı maddelerin niteliğini bozmadan yiyeceklerin, ilaçların ve minerallerin absorbe edilmesini ve beden tarafından kullanılmasına imkan verir.
Suyun benzersiz bir yüzey gerilimi vardır. Bitkilerin içerisindeki su, yer çekimine aykırı bir şekilde yukarı doğru çıkabilmekte, en yüksek ağaçların en uç dallarına bile besin taşıyabilmektedir.
Su, yukarıdan aşağıya doğru donmaya başlar böylece içindeki balıklar yaşamaya devam eder.
Dünya suyunun 97`si okyanuslardadır. Ancak dünyamızın içerdiği bir sistem, bu suyun tuzdan arınmasını, buharlaşıp tüm dünyayı sulamasını sağlar. Buharlaşma, okyanusun sularını tuzdan ayırır ve kara üzerinde suyu dağıtması için rüzgar tarafından itilen, bitkileri, insanları ve hayvanları, kısacası yaşamı besleyen bulutları oluşturur. Bu sistem hem arındırmayı, hem tekrar kullanmayı hem de besi sağlamayı içermektedir.
BEYNİNİZİ TANIYORMUSUNUZ?
İnsan beyni; Eşzamanlı bir şekilde sayısız bilgiyi işler. Beyniniz, etrafınızda gördüğü şekilleri, renkleri, kokuları, ısıları, ayağınızın altındaki basıncı, ağzınızın nemini, elinizdeki ve üzerinizi kaplayan elbiselerin dokusunu aynı anda işler. Beyniniz duygusal yanıtları, anıları ve düşünceleri kaydeder. Aynı zamanda bedeninizin düzenli işlerini sürdürür, nefes almanız, göz kapaklarınızı açıp kapamanız, yürümeniz, iç organlarınızın çalışması bunların bir kaçıdır.
İnsan beyni bir saniyede bir milyondan daha çok mesajı işleme tabi tutar. Beyniniz bütün bu veriyi tartar, önemine göre süzgeçten geçirir, göreli olarak önemsiz gözükenleri geri plana atar. Dünya üzerinde yaşamanızı ve işlev görmenizi sağlayan işlemci, beyninizdir.
Her saniye milyonlarca veriyi işleyen, bedeninizin bilinçli ve bilinçsiz işlevlerini sürdüren ve sayısız etkinliği, yaratıcılığı olan insan beyninin şans eseri oluşmuş bir et parçası olduğunu iddia etmek Cenab-ı hakkın alemlerin yaratıcısı Hz. Allahın mucizevi ilmini inkar etmektir! Birisi insan beyninin varlığını nasıl açıklar? Sadece insan beyninden daha bilgili ve zeki bir akıl bunu yaratabilir.
İşte onu ve tüm alemi yaratan Cenab-ı Allahtır. Bu makale, dünyamızın birkaç şaşırtıcı yönüne dokunmaktadır: dünyanın güneşe konumu, suyun bazı özellikleri, insan bedeninin bir organı. Bunlardan herhangi birisi kazara olmuş olabilir mi? Maymundan insanın evreler geçirerek insana dönüştüğünü iddia eden dinsizlerin ALLAH ve İSLAM düşmanlığı yaptığını unutmayın.
SORUYORUM?
Bu muazzam ve akıllar almaz hayat gerçeklerini idare eden kim olabilir. İşte O; SADECE ALEMLERİN RABBI ``ALLAHTIR´´
Eğer İnsan maymundan yaratılmışsa Maymunu kim yarattı?. Evrim teorisi dedikleri sapıttırma ve dinsizlik oyunlarına çok dikkat ediniz. `` Sadece bir TEORİ´´ dir.
``KAİNATI ve BİZLERİ YOKTAN VAR EDEN YARADAN´´
``Hz. ALLAH`dır ´´
Astronom Frederick Hoyle, adında bir müşrik bile amino asitlerin insan hücrelerinde tesadüfi bir şekilde bir araya geldiği iddiasının matematiksel olarak gülünçlüğünü ortaya koymakta. Hoyle, "şans" ihtimalinin saçmalığını takip eden analojide resimlemiştir: "Bir kasırganın, bir hurdalık üzerinden geçerken parçaları şans eseri birleştirip, şans eseri çalışan ve uçmaya hazır pırıl pırıl bir Boeing 747 oluşturması mümkün değildir, sınırsız zaman ve sınırsız hurdalık verilmiş olsa bile bu olasılıkta asla yükselme görülemez." Alemleri var eden yaradan `` Allah´´dır Diye anlatmaktadır.
Kainatın ve bizim yaşamımızın karmaşıklığı göz önüne alınıldığında, ihtiyacımız olan herşeyi yaratmış olan Allah`ın hikmetini bile bile veya öğrenmeden ona yüz çevimek inkar ve şirk alametidir.
İnsanlığın doğal olarak sahip olduğu yanlış ve doğru hisleri biyolojik olarak açıklanamaz buda beyinlerimizdeki (vicdan) hissidir. Hepimizin içinde, bütün kültürlerde, evrensel bir doğru ve yanlış hisleri mevcuttur. Bir hırsız bile kendisinden bir şey çalındığında haksızlık içerisinde olduğunu düşünür. İstisnasız bütün kültürlerde, ailesinden zorbalıkla çekilip alınan ve tecavüz edilen küçük bir kız olayı karşısında büyük bir öfke, tiksinti ve bu kötülüğü onaylayanlara karşı kızgınlık oluşur.
Biz hissi nereden elde ettik? Bütün insanların vicdanlarında yer alan evrensel bir adalet, kötülüklerden tiksinme bilinci nasıl oluşmuştur? Cesaret, asil bir neden için ölmek, sevgi, merhamet, saygınlık, vazifeye sadakat, tüm bunlar nereden geldi?
Eğer insanlar sadece fiziksel gelişimin ürünleriyse, "en güçlü olanın hayatta kalması" ise, niçin birbirimiz için canımızı feda ediyoruz? Yanlış ve doğru hakkındaki iç hisse nereden sahip olduk? Bizim vicdanımızın varlığına getirebileceğimiz en iyi açıklama, insanlığın kararlarına ve uyumuna önem veren, esirgeyen, rızıklandıran ve kul olarak bizleri seven bir Yaratıcı`dır. Ve onun yüceliğidir.
Cenab-ı Allah; kendini ve meleklerini sadece doğada ve insan yaşamında göstermedi; Kendisini daha özel bir biçimde elçileri (resul) ile peygamberlerle, Kutsal Kitabımız ``Kur-an ayetleriyle, ilahi mucizelerle ve alıp verdiğimiz her nefesle de bildirmektedir. Allah kelamı ilahi kitaplarda, insanlık tarihi boyunca, Allah`ın; bizim içinde yaşadığımız dünyayı yarattı ve özellikle O`nunla bir ilişkiye sahip olmamız için bizi yarattı. Kör, sağır, sakat...hatta ölüleri diriltti.
Nesnelerin üzerinde gücü vardı. . . Yoktan, binlerce insanı doyuracak yiyecek var etti. Bunları nasıl inkar edebilirsiniz. Cenab-ı hakka sıdk ile şeksiz ve şüphesiz iman edenler sonsuza kadar bahtiyar olacaktır..."
ALLAH`A OLAN KULLUK AKTİNİ TEZELEDİNİZMİ?
ALLAH tarafından onun lutfuna mazhar olmayı, huzur içinde ve imanını koruyarak yaşamayı istiyorsan. Günahlarından affedilmeyi ve ona layık kul olmayı istersen, bunu nasıl yapacağını bilmiyorsan şu dua size faydalı olacaktır inşallah. "YA RABBİİ, ezelden ebede sana muhtacım. Bandin her şeyden rızıklandırdın ama ben sana kulluk yapamadım. Şimdi kalbimin kapısını sana açıyor ve Seni Kurtarıcım ve Rabbim olarak kabul ediyorum. Günahlarımı bağışla beni affeyle yarabbi. AMİN" .. Büyük yaradan`a olan kulluk aktini tazelemiş oluyorsun. Bu gerçeklere bakıldığı zaman, alemleri yaratan Hak`kın. Allah-ü zül celal hazretlerinin bizlere bahşettiği sınırsız lütuf ve ilahi ihsanını bir kere daha tefekkür etmiş, imanı zayıflayan Müslümanların; Allah`ın beşer olarak akıllar almayan kudretini bir kerre daha tefekkür etmekle iman yolunda ``TEVBE-İ İSTİĞFAR´´e sebep olarak onu hak yola teşvik etmiş Allah yoluna İslam ca yaşama şerefine bağlamış yada hak yolunu tavsiye etmiş olacağınız için.... ``BU YAZIYI, AİLE FERTLERİNİZ, SEVDİKLERİNİZ ve DOSTLARINIZLA
``LÜTFEN PAYLAŞINIZ´´
19-HAZİRAN-2017
Alanya
``TÜM İNSANLIĞA HAYIRLAR DİLEKLERİMLE´´



Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.