Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1832
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10795
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 756
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2053 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Görüş bildirebileceğiniz Ana Kategoriler
Anayasal Düzen (154) | Dış Politika (2280) | Ekonomi (234) | Eğitim (91) | Devlet Kurumlarımız ve Memurlar (63) | Adalet (71) | Milli Kültür (522) | Gençlik (27) | Siyasi Partiler ve Siyasetciler (846) | Tarım (147) | Sanayi (13) | Serbest Meslek Mensupları (5) | Meslek Kuruluşları (2) | Basın ve Televizyon (19) | Din (1052) | Yurt Dışındaki Vatandaşlarımız (54) | Bilim ve Teknoloji (13) | Milli Güvenlik (623) | Türk Dünyası (888) | Şiir (77) | Sağlık (185) | Diğer (3429) |

Görüş bildirebileceğiniz Dış Politika konuları
Irak`ın kuzeyinde yapılan sınır ötesi harekat ne olmalıdır? (5)
Barzani mi daha tehlikeli PKK mı? (15)
Avrupa Birliği ile olan ilişkilerimiz nasıl olmalıdır? (198)
ABD ve İsrail ile ilişkilerimiz nasıl olmalıdır? (275)
Türk Dünyasıyla ilişkilerimiz yeterli mi ?hedef ne olmalıdır? (5)
Beşli Shangay örgütü ile ilişki kurmalı mıyız? (110)
Dış politika ile ilgili diğer konular (1672)


Dış Politika - ABD ve İsrail ile ilişkilerimiz nasıl olmalıdır? konusu hakkında görüşler
Prof. Ata ATUN - (Ziyaretci) 17.02.2018 17:32:39

1964 Johnson mektubunun perde arkası

1964 Johnson mektubunun perde arkası

Kıbrıs`ta, 21 Aralık 1963 sabahı kasten başlatılan toplumlararası çatışmaların ada sathına yayılmasından ve Rumların devlet gücünü kullanarak Kıbrıslı Türklere soykırım uygulamaya başlamasından sonra Kıbrıs`ta yaşanan çatışmaların artması ve Rum tarafının silahlanma kararı alması üzerine 2 Haziran 1964 tarihinde Türkiye hükümeti Kıbrıs`a çıkarma yapma kararını açıklamış ve gerekli hazırlıklara başlamıştı. Türkiye`nin bu konudaki kararlığını gören ABD yönetimi, Türkiye`nin bu çıkarma kararını önlemek için ABD Başkanı Lyndon Baines Jonhson imzalı, içeriği çirkin ve diplomatik teamüllere uymayan bir ihtar yazısını Türkiye Başbakanı İsmet İnönü`ye iletilmek üzere 5 Haziran 1964 tarihinde ,Türkiye`deki ABD Büyükelçisi Raymond Hare`ye şifreli teleks ile göndermişti.

Bu çirkin üsluplu mesaj gerçekte, Türkiye`nin kendisine gelmesini ve uzun vadede ABD`den bağımsız bir diplomasi ve sanayisini geliştirmesinin başlangıcını oluşturdu. Bugün Türkiye kendi gereksinimi olan silahların yüzde altmışını tamamen kendi tasarım ve olanakları ile geri kalan yüzde kırkın yarısının da yüzde seksenini kendi olanakları ile üretiyorsa, bunu ABD Başkanı L. B. Johnson`un söz konusu çirkin mektubuna borçlu olduğumuz kesin.

Gelelim mektuba; Hafta içinde ``Kıbrıs`ın 1964-1967 yılları arasında Yunanistan tarafından işgali´´ ile ilgili Rumca doküman ve belgeleri internette tararken aniden önüme Dimitris Konstantopoulos adlı bir gazetecinin Vassos Lissaridis ile yaptığı röportaj çıktı.

Sosyalist Milliyetçi EDEK`in kurucusu, Makarios`un özel Doktoru olan Vassos Lissaridis`i ben, çocukluğumdan beri tanıyorum. Babamın İngiliz Sömürge İdaresindeki görevi nedeni ile birkaç kez babamın çalışma ofisinde karşılaşmıştım kendisi ile. İngiliz sömürge döneminde EAM ulusal direnişi ile EOKA arasındaki köprü adamı idi ve Kıbrıs Cumhuriyetinin kurulması kararının alındığı Londra konferansında EOKA`yı temsil etmişti. 21 Aralık 1963 sabahında çatışmaların başlamasından sonra, kendine ait özel birliği ile Çağlayan Bölgesine saldıran, Rum Temsilciler Meclisi Başkanı iken ASALA`ya Trodos dağlarında eğitim kampı açtıran, PKK lideri Öcalan`a ünlü Rum gazeteci Mavros Lazaros adı altında C015918 no.lu Kıbrıs pasaportunu verdiren kişi ve tam bir Helen milliyetçisidir Lissarides.

Gerçekte tarihe ``Johnson Mektubu´´ olarak geçen bu çirkin mektubun perde arkasında da Lissaridis`in yer aldığını öğreniyoruz röportajdan. Özetleyecek olursak, 21 Aralık 1963 sabahı başlayan Rum saldırılarından sonra Türkiye`nin huzursuzluğunu fark eden dönemin Cumhurbaşkanı Makarios, sağ kolu Vassos Lissaridis`i, dönemin Ticaret Bakanı Andreas Araouzo ile birlikte o yıllardaki adı Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB) olan günümüz Rusya`sının o dönemdeki Devlet Başkanı Nikita Kruşçev ile görüşmeye ve yardım istemeye gönderir.

Rusya Devlet Başkanı Kruşçev, kendilerini, dönemin Rus başkanlarının ve Politbüro üyelerinin yazlık köşklerinin bulunduğu, Karadeniz kıyısında, Gürcistan, Abhazya ve Rusya sınırı arasında yer alan Soçi şehrinde kabul eder.

Geçmişteki dostluklarından bahseden Lissaridis konuyu Türkiye`ye getirir ve ``Türkiye`den saldırı bekliyoruz, Rusya bizim için ne yapacaktır?´´ diye kendisine sorar. Tabağındaki Yunanistan`dan gelen zeytini gösteren Kruşçev, ``Bak bu zeytin senin vatanından gelmektedir. Size tehdit Türkiye`dendir, güzel hoş ama bizim gibi muazzam bir ülke, Türkiye gibi küçük bir gücün ülkenizi istila etmesine izin vermez.´´ der.

Lissaridis, ``Bunları Makarios`a söyleyebilir miyim´´ diye sorduğunda da Kruşçev gülerek, ``sakın bana buraya turistik bir gezi için geldiğinizi söyleme´´ cevabını verir.

Sonra da ABD Başkanı L. Johnson`a diplomatik bir mektup gönderir ve şunu der: ``Eğer Türkiye, Kıbrıs`ı istila ederse, Sovyetler Birliği`nin Türkiye aleyhinde harekete geçmek için başka bir şeyi kalmaz ve bu hareket askeri amaçlı olacaktır&8230;´´

Bu olaydan bir buçuk yıl önce 16-28 Ekim 1962 tarihinde yaşanan Küba krizi ve bu krizin aşılması için Türkiye`nin ABD-SSCB arasındaki gizli bir anlaşmayla harcanmasından sonra askeri, ekonomik ve diplomatik gücünü ABD`ye ispatlayan SSCB`yi bir kez daha karşısına almak istemeyen ABD Başkanı Johnson, 5 Haziran 1964`te Başbakan İsmet İnönü`ye söz konusu çirkin uyarı/tehdit mektubunu yazmak zorunda kalmıştır.

Bu iddialar Gazeteci Dimitris Konstantopoulos`a ait ama gerçek olma olasılığı çok yüksek.

Prof. Dr. Ata ATUN
KKTC III. Cumhurbaşkanı Politik Danışmanı
e-mail: ata.atun@atun.com veya ata.atun@gmail.com
http://www.ataatun.org
Facebook: AtaAtun1


Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.