Trump, rotası belirsiz bir kaptan
Trump, rotası belirsiz bir kaptan
25 Ocak 2017
Dünya ondan korkuyor. Çünkü o alışılmışların dışında bir siyasetçi. Bilineninden daha çok bilinmeyen yönleri olan bir figür.
Mevcut düzeni eleştiriyor, ama ne tür bir düzen uygulamaya koyacağı hâlâ belirsiz.
Trump ve kabinesinin rotası belirsizlik, şüphe ve soru işaretleriyle dolu.
Seçim kampanyasındaki sert ve uzlaşmaz tavrını, seçildikten sonra sürdürmeyeceğine inananlar vardı. Resmen göreve başlarsa ABD`nin sistemini ve politikalarını benimseyerek sorumluluğunun bilincinde hareket edeceği bekleniyordu.
Ama o, yine bildiğini okudu ve seçim kampanyası boyunca kullandığı agresif dili yineledi.
Bu tavrıyla, onun değişeceğine inananları hayal kırıklığına uğradı.
Bu tutumundan vazgeçmeye niyetli olmadığını da, mesajlarında olduğu kadar ilk icraatlarında gösterdi.
Dünya zenginlerinden işadamı Trump, kabinesini de kendi gibi zenginlerden oluşturdu. ABD`yi şirket gibi yönetmeye hazırlandığını söylüyor.
Ama unuttuğu bir şey var.
Devlet yönetmek, şirket yönetmeye benzemez. Şirketlerde hedef, ticarettir ve çıkar odaklıdır.
Devletler ise, anayasalara bağlı olarak toplum ve de sosyal devlet prensiplerine göre yönetilir. Devletler yönetiminde ülkenin itibarı, çıkarlar ve denge politikaları dikkate alınır.
Anlaşılan o ki, yeni Başkan Donald Trump, bu ilkeler dışına çıkacağa benziyor. Trump`ın, bunda başarılı olup olamayacağını zaman gösterecek.
Demokratlar ve Cumhuriyetçiler, Başkan Donald Trump`ın ABD`nin devlet politikaları dışına çıkma girişimlerini ABD Kongresinde engellemeyi planlıyorlar.
Ancak, ABD başkanının yetkileri sınırlı olsa da, ülkesindeki siyasi atmosferi belirgin bir şekilde etkileme gücünün var olduğu bir gerçek.
KUDÜS AÇIKLAMASI ÇOK TEHLİKELİ
ABD`nin yeni Başkanı Donald Trump, yemin töreninde yaptığı konuşmada verdiği mesajlar ve ilk icraatları dünya gündeminde yeni tartışmalara sebep oldu.
Dünya başkentlerinde ve medyadaki yorumlarda korku ve endişeli bir bekleyişin başladığına dikkat çekiliyor.
Bu nedenle Trump`ın seçilmesinden sonra başlayan protestolar, o korku ve endişelerin eseridir.
ABD kamuoyu, Donald Trump taraftarlarıyla karşıtları olarak ikiye bölünmüş durumda.
Protestolar, ABD sınırlarını aşarak tüm dünyada ortak eylem olarak kendini gösterdi.
Amerika ve dünyada olumlu beklenti içinde olanlardan daha çok, ümitlerini kaybedenlerin olduğu miting ve protesto yürüyüşlerinde görülmüştür.
Başkan Donald Trump`ın İsrail`deki ABDBüyükelçiliğini Tel Aviv`den Kudüs`e taşıyacağına yönelik açıklamaları ``göreve başlar başlamaz çok tehlikeli bir başlangıç yaptı´´ şeklinde eleştirilere yol açtı.
Bu girişim aynı zamanda, Kudüs`ün İsrail`in yeni başkenti ilan edilmesine bir hazırlık olacağı açıktır. Zira Başkan Trump, kasım ayındaki seçimi kazanması halinde Kudüs`ü İsrail`in başkenti olarak tanıyacaklarını söylemişti.
Trump, &8216;İsrail devlet terörü`ne karşılıksız büyük destek vereceğini bu tavrıyla ortaya koymuş oldu.
Bu politika son derece riskli ve çok tehlikelidir. Çünkü Sadece Filistin ile İsrail arasında değil, aynı zamanda tüm Ortadoğu`nun yeni bir savaşa sürüklenmesi için kendi başına bu girişim ve politikalar yeterli bir sebeptir.
Başkan Donald Trump, eğer eski dünya düzenini bozmak istiyorsa, yerine yeni güçlü bir sistem oluşturacak politik planlarını ortaya koymalıdır.
Ancak Trump, insanlığı rahatlatacak &8216;yeni bir dünya düzeni projesi` şimdiye kadar ortaya koymamıştır.
Doğrusu, eskisinden daha kötü bir düzen olacağı korkusu var.
Bir kesim Amerikalılar,``Trump, bu gidişte ABD`yi batıracak´´ iddiasında bulunuyorlar. Avrupa başkentlerinde ise ``bu şekilde devam ederse ABD`nin küresel otorite rolünden vazgeçecek ve AB`yi yalnızlaştıracak´´ yorumları yapılıyor.
Kısacası Trump, değişmedi, değişmiyor ve değişmemekte kararlı olduğunu her hareketiyle ima ediyor.
Trump, freni patlamış bir kamyon gibi önüne çıkan herkesi ve işine gelmeyen her şeyi ezip geçeceğe benziyor.
|
