Yine saldırı ve yine İsrail devlet terörü
Yine saldırı ve yine İsrail devlet terörü
20 Nisan 2022
Mehmet Koçak İletişim: kocak61mehmet@gmail.com
Sıradanlaşan İsrail devlet terörüne kısa bir zaman önce de bir yenisi eklendi. Yine İslam dünyası duyarsız ve cılız tepkilerle yetinirken, zalim emperyalist ülkeler ise her zaman ki gibi üç maymunu oynuyor.
İsrail polisi, sabah namazı esnasında işgal altındaki Doğu Kudüs’ün Eski Şehir bölgesinde bulunan Mescid-i Aksa’ya yönelik göz yaşartıcı gaz ve ses bombalarıyla baskın düzenlemesi tek kelimeyle bir insanlık faciasıdır.
Cemaati darb ederek dışarı çıkardıktan sonra gençlerin bulunduğu Kıble Mescidi’ne yönelen İsrail polisi zor kullanarak mescidin içine girmesi kutsal mekanlara saldırı ve insanların en temel hakkı olan ibadetlerini engelleme anlamına gelen bir alçak saldırıdır.
İsrail devlet terörünü haklı gören beyanlarda bulunmak, aynı derecede işgalci İsrail’in suç ortaklığını kabullenmektir.
•
Kudüs’teki son gerilimler, Yahudilerin Fısıh, Hristiyanların Paskalya ve Müslümanların Ramazan ayının aynı döneme denk geldiği bu ay patlak verdiğini iddia eden İsrail ve ona destek veren malum çevreler tarafından, “Mescid-i Aksa’nın belli zamanlarda ve belli bölümleri Yahudilerin, Cuma ve Müslümanların kutsal gün ve gecelerinde ise Müslümanlara ibadet yapmaları için tahsis edilsin” önerileri ise tek kelimeyle bir küstahlık ve alçaklıktır.
Başkan R. Tayyip Erdoğan’ın BM Genel Sekreteri ve İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Birliği başta olmak üzere çeşitli ülkelerin devlet başkanlarıyla Mescid-i Aksa’ya yönelik İsrail devlet güçlerinin saldırılarının kabul edilemez olduğunu, ortak tavır takınılmasını gerektiği yönünde telefon diplomasini başlatması, ayrıca Filistin Başkanı Muhammed Abbas ve Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniye, başta olmak üzere İsrail’in Mescid-i Aksa’yı zamansal ve mekansal olarak bölme girişimini şiddetle reddetmeleri ile şerefli ve onurlu bir tavır sergilemiş oldular.
Şunu herkes bilsin ki, Müslümanların ilk kıblesi olan Mescid-i Aksa, Müslümanların hakkıdır ve onu hiçbir şekilde hiçbir güç bölemeyecektir.
Filistin halkının Mescid-i Aksa’yı koruma ve İsrail devlet terörüne karşı mücadele ederek, Mescid-i Aksa’yı açık tutmaya çalışması tüm Müslümanlar tarafından desteklenmelidir. Çünkü Kudüs ve Mescid-i Aksa, sadece Filistinlilerin değil, tüm Müslümanların davasıdır.
Siyonist İsrail, dünyanın Rusya-Ukrayna kriziyle meşgul olurken, bölgeyi bir din savaşına sürüklemek amacıyla Mescid-i Aksa’ya saldırıp, kutsal mekanımızı bir savaş alanına çevirmesini asla kabul etmeyeceğiz.
Unutulmasın ki, Mescid-i Aksa biz Müslümanların kırmızı çizgisidir.
•
….Bilinsin ki, İslam alemindeki duyarsızlık ve ABD öncülüğündeki, Batılı emperyalist ülkelerin Siyonist İsrail’in Filistinlilere yönelik uyguladığı ‘devlet terörü’ne desteği sürdükçe Siyonist İsrail’in saldırıları ve işgalleri ve de yasaklar bitmeyecektir.
Kısacası, bu mezalim ne ilktir ne de son olacak.
Zira, Filistin topraklarındaki İsrail işgali ve Filistin halkını yok etme planı Osmanlı’nın bölgeden çekilmek zorunda kaldığı 1917 yılından bugüne aralıksız sürdürülmektedir.
Bu plan Osmanlıdan sonra bölgeye yerleşen İngilizlerin Filistinlilere ihanetiyle başlamış, ABD’nin öncülüğündeki Batılı emperyalist ülkelerin desteğiyle devam etmektedir.
|
