dünya yeniden yapılanıyorken.....
Ülkeler arasında bilinen bir kural vardır:devletler arasında daimi düşmanlık,daimi dostluk yoktur.Devletler,ülkeler arasında çıkar ilişkileri vardır diye.Globalleşen ekonomi ve iletişim,dünyayı sosyal ve siyasi yöndende küreselleştirmeye başlamıştır.İnsanoğlunun iletişim konusundaki iştahıve buna bağlı olarak iyi yaşam konsundaki talep ve beklentileri dünyayı küresel hale getirmeye başlamıştır.Hal böyle iken ülkemizide bu çerçevenin dışına koyamayız. Günümüzde globalleşen ekonomi kapsamında şu anki mücadele devletler arasında gözüksede aslı öyle değildir.Aslında mücadele büyük ve güçlü devletlerin uluslararası global şirketleri vasıtasıyla sürmekte,sürdürülmektedir. Bu mücadelede amaç var olan piyasada daha fazla pay alma daha ötesi egemen olma arzusudur.BU MÜCADELEDE devletler var olan askeri,siyasi ve diplomatik güçleriyle dğişik metodlarla ülkelerinin şirketlerine destek verirler. Global şirketler vasıtasıyla devletler arasında süren bu mücadelede bugün en önemli faktör enerji yani petroldür.Bugünün dünyasında güç sembolü enerjidir.Hal böyle iken petrolün çıkarılması,nakli ve dağıtımını finansal,askeri ve siyasal olarak denetleyen,kontrol eden güç dünyanın küresel olarak ekonomik ve siyasal yönden denetim ve kontrolünüde elinde bulundurabilmektedir. AB,orta doğu,orta asya,amerika,rusya,çin,iran,hindistan ilişkilerini(şirketlerini) bu faktör çerçevesinde değerlendirmek daha gerçekçi ve rasyonel olur. Orta doğu ve orta asyadaki enerji yollarının kimin denetimi altında olacağı özellikle yukarıda bahsedilen ülkeleri oldukça derin etkileyecektir. Bu süreçte mücadele eden şirketlerin bağlı olduğu ülkeleri ekonomik ve siyasi güç açısından iyi analiz etmek gelecek için strateji belirlemede hayati önem taşımaktadır. Ülkemizin, dünya petrolünün yaklaşık yüzde 70 nin geçiş yolları üzerinde bulunması bizlere büyük sorumluluk yüklemektedir.zaman daralmakta.Ülkemizin bu konuda acilen etkin bir strateji ve yol haritasına ihtiyacı var diye düşünüyorum. saygılarımla
|