Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1832
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10192
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 756
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2053 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Görüş bildirebileceğiniz Ana Kategoriler
Anayasal Düzen (154) | Dış Politika (2285) | Ekonomi (234) | Eğitim (91) | Devlet Kurumlarımız ve Memurlar (63) | Adalet (71) | Milli Kültür (422) | Gençlik (27) | Siyasi Partiler ve Siyasetciler (847) | Tarım (147) | Sanayi (13) | Serbest Meslek Mensupları (5) | Meslek Kuruluşları (2) | Basın ve Televizyon (19) | Din (542) | Yurt Dışındaki Vatandaşlarımız (54) | Bilim ve Teknoloji (13) | Milli Güvenlik (623) | Türk Dünyası (889) | Şiir (77) | Sağlık (185) | Diğer (3429) |

Görüş bildirebileceğiniz Dış Politika konuları
Irak`ın kuzeyinde yapılan sınır ötesi harekat ne olmalıdır? (5)
Barzani mi daha tehlikeli PKK mı? (15)
Avrupa Birliği ile olan ilişkilerimiz nasıl olmalıdır? (198)
ABD ve İsrail ile ilişkilerimiz nasıl olmalıdır? (278)
Türk Dünyasıyla ilişkilerimiz yeterli mi ?hedef ne olmalıdır? (5)
Beşli Shangay örgütü ile ilişki kurmalı mıyız? (110)
Dış politika ile ilgili diğer konular (1674)


Dış Politika - Dış politika ile ilgili diğer konular konusu hakkında görüşler
Ömer ÖZKAYA - (Ziyaretci) 28.08.2017 18:45:38

AYI (3-4)

Ömer Özkaya
omerozkaya@gunes.com
27 Ağustos 2017



AYI (3) 
İngilizler ile Ruslar uzun zamandır müttefikler. Bu müttefiklik zaman zaman kesintiye uğrasa da istikrar ve süreklilik arzetmiştir. ABD ile İngiltere`nin hep iç içe olduğunu düşünürüz. Bu durum Almanya, Fransa, İtalya ve İspanya için de söylenebilir. ABD`nin uluslararası ilişkiler ağının oluşması, içeriği ve dinamikleri, İngilizlerinkinden farklıdır. 
İngilizlerin uluslararası alanda her zaman oyun kurucu olma potansiyeli vardır ve bunu yakın tarihte de sürekli göstermiştir. İngiltere`nin AB`den ayrılması da bir oyun kurmadır, ABD ve Rusya ile bundan böyle daha fazla ilgilenecek, ABD-Rusya denkleminde kendi senaryosu ile yer almak için çaba harcayacaktır. 
İngilizler şüphesiz bugün uluslararası ilişkilerde hegemonya kurma parametrelerinin değiştiğini bilmektedir. Acaba İngilizlerin bu değişikliğe karşı elinde yeni enstrümanlar var mıdır ve bunları uygulama gücü nedir? Bu bağlamda İngilizler oyuna sokmak üzere oyuncu ve bunlara ilişkin yeni senaryo sıkıntısı çekmez, çekmeyecektir. 
Bugün İngilizlerin oyunlarının, yeni senaryo ve aktörlerinin deşifre edilmesi çok zaman almamaktadır ve hatta bu oyun ve senaryolar kolayca akamete uğratılabilmektedir de. Böyle olmasına ve bunun biliniyor olmasına rağmen uluslararası ilişkilerde tecrübe, istihbarat ve stratejiye yatırım yapacaklar için İngiltere daimi adrestir. Askeri güce ve operasyonel potansiyele yatırım yapacaklar için ise ABD önemlidir. Uluslararası ilişkilerdeki network ve derinliğe yatırım yapacaklar için İsrail önemlidir. Afrika söz konusu olunca Fransızlar, Uzak Doğu için de Çin ve Japonya izlenir. Bu tabloyu en iyi okuyup değerlendireceklerden biri de İngilizlerdir ve isterlerse buna benzer farklı paktlar oluşturabilirler. Ancak bunlar ne derece etkili olur, burası belirsiz. 
İngiltere bu değerlendirmeler ışığında Rusya ve ABD`yi etkileme gücüne tabii ki sahiptir. Fakat acaba ABD`nin ve Rusya`nın İngilizler için aykırı bir pozisyonu var mıdır, varsa İngilizler bunu değiştirmek için hangi enstrümanlar demetini kullanmaktadır? 
Çin, Hindistan, Ortadoğu, Afrika, Amerika ve tüm dünyada İngilizlerin olmadığı nokta yoktur. Fakat uluslararası ilişkilerdeki, dünyadaki ve ekonomideki temel değişimler döngüsü yeni bir başlangıcı haber vermektedir. İngilizler, geçmişte de bu döngüleri hem oluşturan hem de erken gören bir güç olmalarına rağmen gelişmelerden olumsuz etkilenmişti. Bugün de benzer bir olguyu yaşayıp yaşamayacağı tartışılmaktadır. 
Doğal olarak siyasi, askeri ve ekonomik güçler hep teknolojiyi ve bilimi ellerine ya da yanlarına almaya dikkat ederler. İngilizlerin ABD ve Rusya politikası bu faktörler bağlamında da açmaz ve imkânlara sahip. 
Şimdi daha da önemli soru şudur: Tüm dünya yeni bir döngünün eşiğinde ise İngilizler ve diğer baskın aktörler, bu döngünün neleri değiştireceğini biliyorlar mı? Biliyorlarsa bunun sonuçlarından kendilerini korumak için ne tür önlemler gerektiğini okuyup insanlığın ve tabii kendi insanlarının önüne koyabilecekler mi?  

Ayı (4)
``Uluslararası ilişkilerde ebedi dostluklar yoktur, ebedi çıkarlar vardır´´ kuralını dünyada en iyi işletenler İngilizler ve Ruslardır. ``Zor ülkelerde kolay diplomat ve politikacılar, kolay ülkelerde de zor diplomat ve politikacılar vardır´´ kuralı yine Ruslar ve İngilizler tarafından iyi işletilmiştir. 
Ruslar ve İngilizlerin dünya coğrafyasının önemli bir bölümünde bir birini destekleyen ilişkileri olmuştur. Rus aklı ve İngiliz aklı, sıkı stratejik işbirlikleri kurmuş, Osmanlı bu iki aklın makası ile kesilip, biçilip doğranmış, imparatorluğun güneyi İngilizlerce, kuzeyi de Ruslarca paylaşılmıştır. 
``Devletinizin gücü, istihbaratınızın gücü kadardır´´ kuralını yine bu iki güç optimal şekilde kullanmıştır. Yine İngilizler, Rus akademik ve istihbari kompleksinin etnik, dini ve askeri üretimlerinden, Ruslar da İngilizlerin küredeki her yere uzanan kollarından iyi yararlanmıştır. Her iki gücün de istihbari yetenekleri üst düzeydedir. Zaman zaman Ruslarla İngilizler belli coğrafyalarda çatışsalar da karşılıklı çıkara yönelik işbirlikleri oldukça niteliklidir. 
Rus devlet aklının en temel özelliklerinden biri de hangi uluslararası ve ulusal aktörleri ne zaman karşısına alacağını bilmedeki ustalığı ve zamanlama becerisidir. Bunlar devlet hafızası ve istihbaratının etkin kullanımı ile ilgilidir. İngilizlerin de bu hususta uluslararası bir üne sahip oldukları konusunda tartışma yoktur. 
Rusya bugün de çok önemli bir stratejik akılla dünya siyasetini ve ekonomisini etkilemektedir. 10 farklı saat diliminin kullanıldığı muazzam büyüklükteki coğrafyasının tüm avantajlarını kullanmakta zorlansa da Rusya için de ``üzerinde güneş batmayan ülke´´ nitelemesi kullanılabilir ve kullanılmaktadır. 
Rus edebiyatı toplumsal analiz ve süreçlerin analizleri konusunda geniş bir veri tabanı sunmakta ve Rus yazarların toplumsal ve siyasal süreçlerle, kitle ve birey psikolojisi ile ilgili üretimleri istihbarat teşkilatlarına yeni teknikler ve esinlemeler sağlamaktadır ve bu anlamda gerçekten tam bir klasiktirler. 
İngiliz felsefecileri ve edebiyatçıları da uluslararası ilişkiler dünyasında ciddi şekilde izlenirler. Onların da yaklaşım, analiz ve teknikleri; istihbarat, diplomasi, askerlik ve ekonomide etkin şekilde kullanılır . İngiliz ve Rus entellektüel dünyası birlikte incelendiğinde iki ülkenin dünyada dayandıkları kültürel arka planı ihmal etmek mümkün değildir. 
Doğu`nun ve Batı`nın entellektüel ortak kümesinin bu iki ülke tarafından bu kadar etkin kullanılması onların diplomatik, antropolojik, istihbari ve askeri başarısını anlamamızı sağlamaktadır. Bu anlamda İngiliz ve Rus mütefekkirler birer hazine vasfını hala korumaktadır. 
Batı`nın entellektüel dünyası analiz edildiğinde Alman, Fransız, İngiliz ve Rus başarılarının tesadüfi olmadığı ortadadır. Batılıların yaptığı aslında basittir: Türklerin ve İslam coğrafyasının yükselişini sağlayan Türk-İslam mütefekkir ve devlet adamlarını iyi etüd ederek kendilerine uyarlamak ve elde ettikleri bilimi kullanarak devletlerini kuvvetlendirmektir. 
İngilizler bu konuda büyük gayret sarfetmişler, Ruslar ise içlerindeki ve komşu coğrafyalardaki egemen Türkler tarafından itilip kakılan, kıymeti bilinmeyen mütefekkirlere, bilim insanlarına ve sair elite, ama kesinlikle darbeci ve devlet düşmanı olmayanlara, kapılarını açarak ve rasyonel bir ortaklık kurarak müthiş birikimi değerlendirmişlerdir. Bütün bunlarla birlikte iki gücün de ciddi sorunları bulunmakta ve bunları aşmakta zorlanmaktadırlar. 
Uluslararası ilişkiler asansörünün hangi ülkeleri ve insanları yükselmek için aşağı iteceği ve bu aşağı inenlere karşılık hangi devletlerin ve aktörlerin yukarı çıkacağı henüz netleşmiş değildir. Bunu netleştiren, netleştirecek olan da devletlerin ve milletlerin kollektif ve bireysel eforlarıdır. 
İngilizlerin İngiliz Milletler Topluluğu`nu, ekonomik, siyasal, dini, toplumsal ve teknolojik istihbaratını ne kadar etkin ve akıllı kullanacağı merakla izlenmektedir. Rusların da Doğ`unun tüm bilimsel, kültürel mirasını ne kadar etkin, bilim  ve teknolojiyi ve elindeki stratejik ürünleri ne kadar akıllıca kullanacağı merak konusudur. (bitti)


Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.