Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1832
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10795
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 756
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2053 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Görüş bildirebileceğiniz Ana Kategoriler
Anayasal Düzen (154) | Dış Politika (2280) | Ekonomi (234) | Eğitim (91) | Devlet Kurumlarımız ve Memurlar (63) | Adalet (71) | Milli Kültür (522) | Gençlik (27) | Siyasi Partiler ve Siyasetciler (846) | Tarım (147) | Sanayi (13) | Serbest Meslek Mensupları (5) | Meslek Kuruluşları (2) | Basın ve Televizyon (19) | Din (1052) | Yurt Dışındaki Vatandaşlarımız (54) | Bilim ve Teknoloji (13) | Milli Güvenlik (623) | Türk Dünyası (888) | Şiir (77) | Sağlık (185) | Diğer (3429) |

Görüş bildirebileceğiniz Dış Politika konuları
Irak`ın kuzeyinde yapılan sınır ötesi harekat ne olmalıdır? (5)
Barzani mi daha tehlikeli PKK mı? (15)
Avrupa Birliği ile olan ilişkilerimiz nasıl olmalıdır? (198)
ABD ve İsrail ile ilişkilerimiz nasıl olmalıdır? (275)
Türk Dünyasıyla ilişkilerimiz yeterli mi ?hedef ne olmalıdır? (5)
Beşli Shangay örgütü ile ilişki kurmalı mıyız? (110)
Dış politika ile ilgili diğer konular (1672)


Dış Politika - Dış politika ile ilgili diğer konular konusu hakkında görüşler
Mustafa Mete İSLAMOĞLU - (Ziyaretci) 31.07.2014 22:21:58

BİR KIVICIM TÜRKİYE`Yİ YAKAR UYUMAYIN

Mustafa Mete İSLAMOĞLU
YAZIYOR


BİR KIVICIM
TÜRKİYE`Yİ YAKAR UYUMAYIN


`` FRANSIZ İHTİLALİ NACAKLA BAŞLADI BUNU HİÇ YAZMADILAR´´
Dünya tarihinde siyasi oyunlar önce sever sonra küser ve sonra keser asar öldürür katleder sonrada bizim haberimiz yoktu palavrasıyla devam eder gider. Yani; bütün alçaklıkların üstüne yatarlar suçluları asla bulunmaz ya da hiç olmaz.
İSRAİL GAZZE`Yİ BİTİRMEK İÇİN HAREKAT BAŞLATTI.. Bu ateş Türkiye`ye sıçrayacak `` bunu biliyormusunuz?
Şu anda 4 kıta ateş hattında Avrupa-Asya- Afrika ve Amerika. Avrupa`yla Asya`nın köprüsü Türkiye uyuyor. Hem de derin uykuda. Ey aklını birbirlerini yemekle dolduran gaflettekiler. Uyanın
Ben batının Tayyip Erdoğandan rahatsız olup olmadığı konusunda ciddi şüphe taşıyorum. Çünkü dünya sistemi Saddam`la 30 yıl çalıştı, aynı şekilde Mübarek`le çalıştı. Şimdi ``diktatörleşme eğilimi var´´ dedikleri Tayyip Erdoğan`la niye çalışmasın ki? Türkiye`de çatışma, kavga, kutuplaşma her geçen gün artıyor, bir kıvılcım çaksan iç savaş çıkacak hale geldi.
Batı bundan rahatsız oluyor mu? Gönül rahatlığı ile buna ``evet´´ diyecek durumda değilim. Suriye`de, Mısır`da, Irak`ta bu kavga ortamını kim kurduysa, Türkiye`de de kuruyor. Bunu neden görmek istemiyorsunuz?
Batılıların sevmesi için, Tayyip Erdoğan`ın Batılı tipi bir lider olması gerektiğini sanmıyorum. Eğer Ortadoğu`daki mezhep kavgasından dolayı oluşan kan gölü, Batılı odakların planladığı bir şeyse, Erdoğan`ı bu felaketin bir parçası kılmak isteyecekleri kesin.
BU SATIRLARDAN TÜRKİYENİN BAŞINDAKİLERE ÇAĞRI.. UYANIN..
Din; kişinin vicdani tercihidir. Dünya nüfusu 6 milyarın üstündedir. 1.2 milyarı Müslüman`dır. Geri kalanı yani 5 milyar insan başka dinlere inanmaktadır.
Dünya nüfusunun belli başlı dinlere göre dağılımı;
Yüzde 33.5 Hıristiyan, yüzde 20.7 Dinsizler, yüzde 18.2 İslamiyet, yüzde 13.5 Hinduizm, yüzde 6 Budizm, yüzde 0.3 Musevi ve yüzde 7.8 diğer.
İnsanlar tarih boyunca; bireysel yaşam yerine, beslenme barınma güvenlik için toplu yaşama gereğini duymuşlardır. Toplumsal kurallar, bir arada olmayı kolaylaştırmıştır.
Bir arada olmayı anlamlı kılmak içinde; dinlemekle düşünmekle heyecanı coşkuyu sevinci artırmak içinde birçok yöntemler gerçekleştirmiştir.
İnsan; varlığının anlamını sorgulamak yaşamını anlamlı kılmak ve ölümü sonrası için sorular sormuştur. Ortaya çıkan din`ler; bilinmezlik dünyasına ilişkin düşünce görüş ve uygulama kodlarını sunmuştur.
Akıl ve beş duyusu ile algı yeteneğini geliştiren insanlar; dinlerin ve ideolojilerin çeşitliği içinde, kişisel tercihini yapmış, yaşamını şekillendirme iradesine yönelmiştir.
İnsan iradesini yönlendirme gerçeği; tarih boyunca farklı din anlayışlarını da beraberinde getirmiştir.
Yüzlerce din ortaya çıkmış, bazıları devam etmiş bazıları ise kaybolmuştur. Yeni din anlayışları değişim ve dönüşüm geçirerek inananları etkilemeye devam etmektedir.
Dinlerin temel özelliği; ritüellerle, sembollerle, simgelerle anlam kazanmalarıdır. Kelimler yanında davranış biçimleri, eylemsel olarak insanlar arası farklılaşmanın da ayırıcı özelliği haline gelmiştir.
Her din; ilkeleri ile temel bakış görüş ve anlayışları ile tek doğru gerçek kabulüne dayanır.
Her din; kendini farklılaştıran ritüelleri toplu ayin biçiminde ortaya koyar. Bunlar ibadet biçimi yanında toplu bir araya gelme yardımlaşma barışma ritüelleridir. Bunlar bayram kelimesi ile ifade edilir.
Bütün dinler; tarihsel anlamı olan inancın yansıması olan bayramlara sahiptir
Bayramlar; her türlü kinin nefretin sona erdirilmesi, sevginin barışın kardeşliğin, toplumsal birlik ve beraberliğin sağlanması için insanların bilinçlendirilmesi durumudur.
Müslümanlar; ramazan bayramını kutlarken, özeleştiri yapmak zorundadır.
İslam dünyası bugün; farklı İslam anlayışına sahip olanların birbirini katlettiği, kendi ülkelerini yakıp yıktığı, vahşetin olduğu ülkelerdir.
İslamiyet; farklı İslam anlayışı nedeniyle kimsenin kimseyi beğenmediği zıtlıklar dinine dönüştürülmüştür.
İnsanlar, gruplar, cemaatler; kendi görüşünü İslam diye sunmaktadır. İslam adında farklı inanç toplulukları oluşmuştur. İslam adında onlarca dinler yaşatılmaktadır.
Mümin, Müslüman, münafık, fasık şerefsiz, kitapsız, Allahsız namussuz birbirine karışmıştır.
Hurafelere mitolojilere dayalı İslam anlayışı; İslam dünyasını sarmalamıştır.
Herkes kurtarıcı rolünü oynamakta gerçekte ise kişisel çıkara dayalı düşüncesini savunmakta ve kendisine uyulmasını istemektedir.
Müslüman görünen, Müslümanlıktan geçinen, Müslüman taklidi yapanlar; etkili ve yetkilidir.
İslamiyet`i kavramsal anlatımlarla, şekilci yaşayan Müslümanlar; kendi aralarında birlik ve beraberliği, sevgiyi, hoşgörüyü, adaleti sağlayamamaktadır.
Barışın, adaletin, sevginin hakim olduğu bir dünya için; öncelikle din mensuplarının kendi aralarında bunu sağlamaları gerekir.
İslam`ı istismar edenlerin ortak özellikleri: makam, servet, , yalancı, çıkarcı olmalarıdır.
Onlar; mutlular, pişkinler, arsızlar, gururlular, kibirlilerdir. Çünkü biatle sindirdikleri iyi niyetli insanların hesap sormadıklarını biliyorlar.
Şartlanmış köleleştirilmiş insanlar; sorgulamaz, sorgulayamaz.
Yalancılığı, hırsızlığı, talanı, katliama destek vermeyi, kimlik ve kişilik haline getiren köhnemiş zihniyete sahip olanlar; İslamiyet`e en büyük kötülüğü yapmaktadırlar.
Müslümanlar; ortak değerleri paramparça eden, şarlatan önderlerini iyi tanımalıdırlar.
Müslümanlar; şartlandırılmış beyinlerindeki sarmalı parçalamak zorundadırlar. Dogmalarla iğdiş edilen beyinlerini açmalı, uyuşturulmuş bedenlerini sevgi-saygı-paylaşım-adil yönetimle enerjik hale getirmelidir.
Temiz inançlı olanları aptal yerine koyan din tacirlerinin gerçek niyetleri; anlatılmalıdır.
Aydınlanma; bilinçlenme demektir. Bilinçlenmek için ise okumak ve yansıtmak gerekir. Bizler milletçe tam 90 yıldır hiç okumadan ``eğitiliyoruz´´ Eğitilenler asla okumaz ``GÜDÜMLÜ HALE GETİRİLİR´´ Zaten bütün çıban başı eğitilmemizden kaynaklanmaktadır.
``HAYVAN EĞİTİLİR´´ ``ASKER EĞİTİLİR´´ ``TERÖRİST EĞİTİLİR´´ İNSAN EĞİTİLMEZ OKUTULUR´´
Bu yazıda anlatmak istediğim özetle; milletçe aldatılışımız ama her konuda hem aldatılışımız hem de insan yerine konmadan kullanılışımızdı&8230; SORUYORUM?
BU MİLLET NE ZAMAN YANACAK?
Selam ve dua ile
31-Temmuz-2014 Alanya
( m.meteislamoglu@hotmail.com )



Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.