Doğu Akdeniz`deki restleşme savaşa dönüşür mü?
Doğu Akdeniz`deki restleşme savaşa dönüşür mü?
Son günlerde Türkiye ile Yunanistan arasında Doğu Akdeniz gerilimi hız kesmeden devam ediyor. Bu gerilim bize Türkiye ile Yunanistan`ın, Ege ve Doğu Akdeniz`deki kıta sahanlıkları ve Münhasır Ekonomi Bölgeleri (MEB) ile ilgili anlaşmazlıklarının yine tehlikeli bir döneme girdiğini gösteriyor. İki ülke arasındaki bu anlaşmazlıkların önemli bir bölümü, Kaş ilçesinin 1.5 mil uzağındaki küçük Meis adası ile ilgilidir. Yunanistan, ana karalar gibi bu küçük adaların da kıta sahanlık ve MEB hakkına sahip olduğunu iddia ediyor. Hedefi, Rodos adasının MEB alanı ile 78 mil uzağında bulunan Meis adası MEB alanını birleştirmek suretiyle 780 bin kilometrekarelik dev bir toprak parçasına sahip olan Türkiye`nin Doğu Akdeniz`deki MEB alanını Antalya körfezine mahkum etmek. Türkiye`nin bu hukuk dışı iddiaları ve Türkiye`ye karşı takındığı provokatif tavrı kabullenmesi ise asla söz konusu değildir. Yunanistan, barışı zorlayan, hukuk dışı girişimlere son vermeli Türkiye`nin Doğu Akdeniz`de yeni Navtex ilanı sonrası Oruç Reis bölgeye hareket etti. Yunanistan ise buna misillemede bulunmak için acil durum ilan etti. Bu olumsuz gelişmelerin devamında iki ülkenin birbirine karşı Navtex ( ülkelerin Deniz Kuvvetleri, yapacağı eğitim ve tatbikatların bilgisini önceden duyurarak bu sahalara girilmemesi konusunda uyarılarda bulunması) ilanı aslında karşılıklı bir restleşmedir. Bu restleşmenin savaşa dönüşmesi ise an meselesidir. Nitekim dün, Yunan Deniz Kuvvetleri tarafından Muğla`da bulunan özel bir tekneye ateş açıldı. Açılan ateş sonrası 3 kişi, Türkiye tarafından kurtarıldı. Bu olay Atina yönetiminin provokasyonlarını sürdürmeye devam edeceğini gösteriyor. Cumhurbaşkanı Sn. Erdoğan`ın ``Anlaşmazlıkların diyalog yoluyla ve hakkaniyet temelinde çözümü için biz her zaman varız ve hazırız´´ uzlaşı çağrısı içeren açıklama ve davetine rağmen bir yandan Türkiye`ye karşı Mısır ile farklı stratejiler içeren anlaşmalar yapan Yunanistan, diğer yandan Batılı devletleri arkasına alarak Türkiye`yi tehdit etmesi aslında bir savaş sebebidir. Yunanistan bazı ülkelerin kışkırtmalarına aldanmamalı ve Türkiye karşıtı olan ülkelerin destek sözlerine güvenmemeli. Kısacası; Yunanistan bölgede barış ve güvenliği zorlayan yasadışı faaliyetlerine bir an önce son vermeli ve Cumhurbaşkanı Erdoğan`ın ``Anlaşmazlıklara diyalog yoluyla ve hakkaniyet temelinde çözüm arayalım´´ çağrısına kulak vermeli. Aksi halde Yunanistan, başlattığı provokatif girişimlerine devam ederse yaşanacak tüm olumsuz gelişmelerin sorumlusu olacağı gibi ağır bedeller ödemeye mecbur kalacaktır. NATO, devreye girmeli
|