Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1832
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10202
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 756
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2053 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Görüş bildirebileceğiniz Ana Kategoriler
Anayasal Düzen (154) | Dış Politika (2287) | Ekonomi (234) | Eğitim (91) | Devlet Kurumlarımız ve Memurlar (63) | Adalet (71) | Milli Kültür (424) | Gençlik (27) | Siyasi Partiler ve Siyasetciler (849) | Tarım (147) | Sanayi (13) | Serbest Meslek Mensupları (5) | Meslek Kuruluşları (2) | Basın ve Televizyon (19) | Din (542) | Yurt Dışındaki Vatandaşlarımız (54) | Bilim ve Teknoloji (13) | Milli Güvenlik (624) | Türk Dünyası (890) | Şiir (77) | Sağlık (186) | Diğer (3430) |

Görüş bildirebileceğiniz Dış Politika konuları
Irak`ın kuzeyinde yapılan sınır ötesi harekat ne olmalıdır? (5)
Barzani mi daha tehlikeli PKK mı? (15)
Avrupa Birliği ile olan ilişkilerimiz nasıl olmalıdır? (198)
ABD ve İsrail ile ilişkilerimiz nasıl olmalıdır? (279)
Türk Dünyasıyla ilişkilerimiz yeterli mi ?hedef ne olmalıdır? (5)
Beşli Shangay örgütü ile ilişki kurmalı mıyız? (110)
Dış politika ile ilgili diğer konular (1675)


Dış Politika - Dış politika ile ilgili diğer konular konusu hakkında görüşler
Ahmet Kılıçaslan AYTAR - (Ziyaretci) 31.05.2012 10:59:12

ERDOĞAN`IN FEDÂİ TÜRKİYE`Sİ

ERDOĞAN`IN FEDÂİ TÜRKİYE`Sİ


Bugünün savaşları çok yüksek ekonomiler ve teknolojiler ardında bir kahramanlık konusu olmaktan çıkıp farklı boyutlara taşınmıştır.
Başkan Obama, Muharipleri Anma Gününde ABD askerlerinin kesin ihtiyaç olmadıkça yeni savaşlara gönderilmeyeceğine söz veriyor.
Başkan`ın sözü küresel güvenliğin,istikrarın ve gelişmenin sağlanabilmesinde ABD`nin farklı coğrafyalardaki sorunların sadece askeri değil yeniden yapılandırma,yetki devri gibi yöntemlerle çözüleceğini belirleyen askeri konseptine;
Küresel olaylarda nerede,ne zaman ve nasıl olursa olsun düşmana karşılık verme yeteneğine ya da düşmanlarla savaşıp savaşmamaya değil bunun nasıl yapılacağına dair strateji üretme gücüne ya da Asimetrik Savaş üstünlüğüne dayanıyor.



Bu gücü Rusya egemenliğinin caydırma gücüne tehdit olarak algılamaktadır.
Çünkü ABD`nin SSCB ve Varşova Paktı`nın dağılması ardından aldığı NATO ile genişleme kararıyla sınırları çevresinde Doğu Avrupa ülkelerini ittifaka alması, Balkanlarda Kosova`yı bağımsızlığına götüren süreçte adım-adım kuşatıldığına itiraz ediyor.
Üstelik İran`ın ve Kuzey Kore`nin nükleer programı bahanesiyle küresel Füze Kalkanı Savunma Sistemi oluşturulmasıyla da topraklarında dahi hegemonyasını tümden kaybedeceğini savlıyor.



Stratejik Saldırı Silahlarında İndirim,Nükleer Enerjiden Barışçıl Amaçlarla Yararlanma İşbirliği Andlaşmalarından edinilen yeterli deneyimle ABD-Rusya ihtilafının Suriye ve İran sorunlarında kozların paylaşımıyla çözümleneceği görülmüştür.
Asimetrik Savaşta Suriye bir üs görevi yapıyor.



Chicago NATO Zirvesi ardından iki ülkenin ihtilafı,ABD`nin Moskova Büyükelçisinin Rusya`nın bölgesel ve uluslararası sorunlardaki siyasetini eleştirmesiyle meydan okumaya dönüşmüştür.
Konu Kırgızistan/Manas bölgesinde Türkiye`nin de ABD`ye kiralanması için çaba gösterdiği askeri üs ve Füze Savunma Sistemidir.
Büyükelçi Rusya`nın Manas üssünü kapatması için Kırgızistan eski cumhurbaşkanına rüşvet verdiğini,Avrupa`ya Füze Savunma Sistemlerinin yerleştirilmesi sırasında ABD`den Orta Asya`da ödünler istediğini iddia ediyor.
Söz konusu iddiaları diplomatik kurallar dışında küstahlık olarak algılayan Rusya Dışişleri Bakanlığı sert bir açıklamayla yalanlıyor ve ABD`nin uluslararası siyasetini gözden geçirmesine dikkat çekiyor...



Bir başka yerde 25 Mayıs Cuma günü BM Özel Temsilcisi Kofi Annan`ın barış planının yürütüldüğü Suriye Humus/Hula kasabasında askeri birlikler yoktu ve muhalifler hükümet karşıtı küçük bir gösteri yapmaktaydılar.
Cumartesiye dönüşün gecesinde Hula top ateşi altına alındı, çoğu kadın ve çocuk onlarca insanın kaybıyla kanlı bir katliam yaşandı.
BM gözlemcileri Hula kasabasına top ateşinin hükümete bağlı birlikler tarafından yapıldığını fakat çocukların ve birçoğunun bıçakla kesilerek ya da kurşunlanarak öldürüldüklerini rapor etti!




Katliamın ardından ABD ve müttefikleri sorumluluğu Suriye rejimine yüklüyor, Kofi Annan planının ateşkes ve diplomatik çözümde başarısızlığını ilanla, Suriye`ye müdahale edebilmenin önünü açacak barış için tehlike ve saldırı olayları oluştuğu taktirde kuvvet kullanılmasını öngören BM yasasının 7. maddesinin işletilmesini istiyor.
İngiltere,Almanya,Fransa,Avustralya,İtalya,İspanya,Kanada ve Türkiye baskıyı arttırmak amacıyla Suriyeli diplomatlarını sınır dışı ederken,Fransa Suriye Dostlarını Paris`te toplantıya çağırıyor.
Suriyeli muhalifler de Beşir El Esad`a,Arap Birliğine ve Kofi Annan`a veryansın etmektedir.
Bir ağızdan sivil ölümlerin devam ettiği,Annan`la kaybedilen zamanda daha çok insanın öleceği,diplomatik çözümün boş olduğundan bahisle BM Güvenlik Konseyinden bir müdahale kararı çıkartılması yönünde Rusya baskı altına alınıyor.
Alttan alta da Türkiye`nin geliştirdiği ve Başkan Obama`nın Rusya`ya ilettiği, Beşar El Esad`ın devlet başkanlığını bırakması ve yönetimde rejimden ancak bazı kişilerin kalmasını öngören "Yemen Çözümü" planının işletilmesi isteniyor.



Suriye rejimi katliamla ilgisi olmadığını,askeri birliklerin mevzilerinden ayrılmadıklarını ve Hula`yı muhaliflerin top ateşine tuttuğunu ardından askeri birliklerin duruma el koyduğunu iddia etmektedir.
Annan misyonuna bağlılıklarının sürdüğünü,tarafların muhalif güçlere silah ve para temin eden ülkelerle temaslarını yoğunlaştırarak Annan planının işlerliğine neden olunmasını istiyor.



Öte yanda Rusya, BM gözlemcilerinin raporları ve Suriye rejiminin iddiası doğrultusunda BM Güvenlik Konseyinin toplanmasına vesile oluyor.
Rusya şiddete son verilmesini esas almakta ve katliamdan hem rejimi hem de silahlı muhalefeti sorumlu tutmaktadır.
Fakat katliamın Beşir El Esad`a yıkılmasının muhalefetin işine yarayacağını, kuvvetle muhtemel bir provokasyon sonucu yapıldığı, tek taraflı iç savaşı kışkırtma yerine
- doğrusu, katliamın her boyutuyla incelenmesi ve suçluların cezalandırılmasını istemektedir.
Annan planının yürütülebilmesi için ABD ve müttefiklerinin kontrol edilebilir mekanizmaların kurulmasında yardımcı olmaları gerektiğine dikkat çekiyor.
Beşir el Esad`ın devlet başkanlığından alınması,yönetimde rejimden ancak bazı kişilerin bırakılması halinin mezhep çatışmalarını arttıracağı düşünüyor...
Rusya Suriye`ye bir dış müdahalenin önünü tıkarken Çin`den de destek alıyor.



Bunların tamamı ve daha fazlası ABD-Rusya ihtilafında Suriye sorunundan yükselen anlaşılır pozisyonları göstermektedir.
Suriye`de sürgit kargaşanın sürmesi bölgede İslam ülkelerini istikrarsızlıkta tutarken, İsrail`i rahatlatıyor.
O sürede ABD küresel güvenlik,istikrar ve gelişmenin sağlanmasını teminen Suriye ve İslam ülkelerinin istikrarsızlığını ve küresel tehditlerini kullanıyor,gerekli yerlerde aşama-aşama küresel füze savunma sistemlerini konuşlandırıyor ve bir oldu-bittiyle,"Tamam,artık küresel efendi benim" demeye gün sayıyor.
Fakat Rusya egemenliği için mücadelededir- o nedenle,ihtilafın odaklandığı Suriye sorununda çözümün rejim ve muhalifler arasında çözülmesi gerekirken-şimdi,soruna onlarca ülkenin dahil olduğu tezini ileri sürüyor.
Suriye`den hareketle ekonomik,siyasal,sosyal ve askeri anlamda kozların paylaşılacağı alanın büyüklüğüne dair korkutan bir fikir veriyor!



Türkiye ABD`nin Başbakan Erdoğan`a sağladığı yetki devri ve sağlanan yeniden yapılanma ile Suriye sorununda vekaleten baş roldedir.
O nedenle karmaşık ve uzun dönemli,terörizmi kullanan,ulusal sınırları aşan özellikleri,medyayı manipüle eden, kültürlere tecavüz eden,psikolojik savaşı da kapsayan,politik-ekonomik-sosyal ve askeri tüm olanakların kullanıldığı,düşük yoğunluklu asimetrik savaşın da birincil hedefidir.



Mesela Kayseri/Pınarbaşı`nda Emniyet Müdürlüğünü bombalayan teröristler Suriye`den gelmiştir.
Kandil`de PKK örgütünün Suriye`nin El Muhaberat ve İran`ın SAVAK istihbarat teşkilatlarıyla müşterek çalıştığı rapor edilliyor.
Medyadan dalga halinde Erdoğan-Putin benzetmesiyle Türkiye`de Putin`den hareketle Rus algısı yükseltilirken,
Rusya`da Türkiye ile turizm ilişkisine girilmemesi propagandası yapıldığı bilgileri geliyor.



Türkiye Başbakan Erdoğan`la sığ suda çırpınıyor...


31.5.2012



Ahmet Kılıçaslan AYTAR
ahmetkilicaslanaytar@gmail.com



Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.