Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1832
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10388
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 756
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2053 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Görüş bildirebileceğiniz Ana Kategoriler
Anayasal Düzen (154) | Dış Politika (2281) | Ekonomi (234) | Eğitim (91) | Devlet Kurumlarımız ve Memurlar (63) | Adalet (71) | Milli Kültür (523) | Gençlik (27) | Siyasi Partiler ve Siyasetciler (846) | Tarım (147) | Sanayi (13) | Serbest Meslek Mensupları (5) | Meslek Kuruluşları (2) | Basın ve Televizyon (19) | Din (643) | Yurt Dışındaki Vatandaşlarımız (54) | Bilim ve Teknoloji (13) | Milli Güvenlik (623) | Türk Dünyası (888) | Şiir (77) | Sağlık (185) | Diğer (3429) |

Görüş bildirebileceğiniz Dış Politika konuları
Irak`ın kuzeyinde yapılan sınır ötesi harekat ne olmalıdır? (5)
Barzani mi daha tehlikeli PKK mı? (15)
Avrupa Birliği ile olan ilişkilerimiz nasıl olmalıdır? (198)
ABD ve İsrail ile ilişkilerimiz nasıl olmalıdır? (275)
Türk Dünyasıyla ilişkilerimiz yeterli mi ?hedef ne olmalıdır? (5)
Beşli Shangay örgütü ile ilişki kurmalı mıyız? (110)
Dış politika ile ilgili diğer konular (1673)


Dış Politika - Dış politika ile ilgili diğer konular konusu hakkında görüşler
Mehmet KOÇAK - (Ziyaretci) 10.10.2020 10:31:50

Ermenistan Devleti’ni ilk tanıyan Osmanlı olmuştu

Ermenistan Devleti’ni ilk tanıyan Osmanlı olmuştu


Azerbaycan, Gürcistan gibi ilk bağımsız Ermeni Devleti 28 Mayıs 1918’de Batum Konferansı sırasında yapılan anlaşma sonucu kuruldu.

Azerbaycan ve Gürcistan’ın yanında bunca ihanete rağmen, Ermenistan’ı bağımsız devlet olarak ilk tanıyan Osmanlı Devleti olmuştu.

Ancak Osmanlı Devleti, Ermenistan’ın bağımsızlığını şartlı olarak tanımıştı.

4 Haziran 1918’de Osmanlı Devleti ve Ermenistan Cumhuriyeti arasında bir protokol imzalanmıştı.

Protokole göre;

1. Osmanlı Devleti’nin Ermenistan’ın bağımsızlığını tanıması karşılığında, 28 Mayıs 1918’de Batum Konferansında imzalanan anlaşmasıyla ilan edilen bağımsız Ermenistan için belirlenen ve kabul edilen sınırlar dışında başka toprak taleplerinde bulunmayacak.

2. Osmanlı’nın elinde bulunan Yeni Beyazıt, Gümrü, Erivan ve Şarur Ermenistan’a bırakılacaktı.

3.Ermenistan ise kendi topraklarında yaşayan Müslümanların dini ve kültürel haklarını tanıyacaktı.

4. Ermenistan, Taşnak çetelerinin Osmanlı topraklarına yönelik olacak saldırılarını engelleyecek ve Ermenistan’ı üs olarak kullanmalarına müsaade edilmeyeceti.

OSMANLI ERMENİLERE SAHİP ÇIKMIŞTI

Osmanlı Devletli ve Ermenistan Cumhuriyeti arasında karşılıklı olarak başkentlere siyasi ve askeri temsilciler atadılar.

1 Ağustos 1918’de Ermenistan Cumhuriyeti Meclisinin açılışında sadece Osmanlı Devleti temsilci gönderdi.

6 Eylül 1918 tarihinde Ermenistan heyeti Aharonyan başkanlığında, Osmanlı Padişahı Vahdettin tarafından Cuma Selamlığında kabul edilmişlerdi. Ermenistan heyeti Padişaha, bağımsızlıklarını tanıyan ilk ülke olarak Osmanlı Devletine ve Sultanı Vahdettin’e şükranlarını iletip bunu hiçbir zaman unutmayacaklarını ve imzalanan protokole bağlı kalarak karşılıklı dostluğa dayanan ilişkiler yaşayacaklarının sözünü vermişlerdi.

Çünkü onlar için Osmanlı Devleti’nin Ermenistan’ın bağımsızlığını tanıması ciddi bir önem taşıyordu.

Bugün sözde Ermeni Soykırım tasarılarını meclislerinden geçirip Türkiye karşıtı politikalarıyla Ermenistan’ı kışkırtarak kullanan ABD, Fransa ve İtalya iki yıl sonra yani 1920’de ilk bağımsız Ermenistan’ı tanımıştı.

Rusya ise ilk bağımsız Ermenistan’ı hiç tanımadığı gibi iki yıl bağımsız kalan Ermenistan’ı işgal ederek bağımsızlıklarına son vermişti.

Sovyetler Birliği’nin dağılması üzerine Ermenistan 23 Ağustos 1991’de bağımsızlığını kazandı. Bu Ermeni tarihinde 2. Bağımsızlık ilanı oldu.

O GÜNDEN BUGÜNE BİTMEYEN İHANET

Ermenistan’ın bağımsızlığını şartlı olarak tanıyan Osmanlı Devleti ile Ermenistan Cumhuriyeti arasında 4 Haziran 1918’de imzalanan anlaşmanın içinde yer alan o 4 şartın hiçbirine Ermenilerin uymadığı görülmektedir.

O anlaşmanın ilk maddesi olan “bağımsız devlet sınırları dışında Ermeniler toprak talebinde bulunmayacak ve soykırım iddialarından vazgeçecekti”. Ancak onlar, hiçbir zaman ilave toprak taleplerinden ve ‘Soykırım’ iddialarından vazgeçmediler.

Rus Ermenistan’ı döneminde Azerbaycan toprağı olan ‘Gökçe Gölü bölgesi’ 1923’de, Nahçıvan ile Azerbaycan arasında yer alan ve Türkiye ile Türk dünyasının bağını kesen Zengezur bölgesi ise 1924’de Sovyetler Birliği tarafından Ermenistan’a verildi.

Rusların amacı bir yandan Azerbaycan Türkleri ile Ermeniler arasındaki husumeti arttırmak, diğer yandan Türkiye ile Türk dünyasının bağını koparmak. Ayrıca Ermenileri koruyor görüntüsüyle kendilerine bağımlı kılmaktı.

Karabağ’ın da içinde olduğu Azerbaycan’ın 20 toprağını Rusların desteğiyle işgal etmeleri ve MİNSK Grubu’nun eş başkanları olan ülkelerinde desteğiyle 30 yıl süren işgal sırasında Ermenilerin saldırılarının devam etmesi; Ermenilerin 1918’de Osmanlı ile imzaladıkları anlaşmanın ilk maddesine uymadıkları ve uymayacağının en bariz örneğidir.

“Ermenistan ise kendi topraklarında yaşayan Müslümanların dini ve kültürel haklarını tanıyacak” anlaşmanın ikinci maddesi idi.

Ermenistan 1988 yılında tüm Ermenistan’da yaşayan farklı etnik kökenli Müslüman ve Müslüman Azerbaycan Türklerini Ermenistan’dan kovarak bu anlaşma maddesini de ihlal etmiş oldu.

Anlaşmanın 4. Maddesine göre Ermenistan, Ermeni Taşnak Çetelerinin Osmanlı topraklarına yönelik saldırıları engelleyecek ve Ermenistan’ı üs olarak kullanmalarına müsaade edilmeyecekti.

Ancak Ermenistan, o günden bu güne Taşnak Komitacılarını ve onların Asala örgütü ile PKK’nın Ermenistan yapılanmalarını hem destekliyor hem de eylem yapmaları için ülkelerinde barınmalarına müsaade ediyor.

Ayrıca Karabağ, Ermeni Çetelerini de silahlandırıp eğiten Ermenistan’dır.

Bütün bu gerçekler Osmanlının emperyalist güç odakları tarafından kullanılmalarını engelleyebilmek için Ermenistan’ın ilk bağımsız devletini tanıyan olduğu gibi sürekli korumuştur.

Ancak Ermeniler, emperyalist güç odaklarının kışkırtmalarıyla sürekli Türkiye Türkleri ile Azerbaycan Türklerine hem saldırmış hem de düşmanlıktan geri durmamışlardır.

Dün olduğu gibi bugün de yaşananlar bunun ispatıdır.


Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.