Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1832
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10725
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 756
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2053 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Görüş bildirebileceğiniz Ana Kategoriler
Anayasal Düzen (154) | Dış Politika (2281) | Ekonomi (234) | Eğitim (91) | Devlet Kurumlarımız ve Memurlar (63) | Adalet (71) | Milli Kültür (523) | Gençlik (27) | Siyasi Partiler ve Siyasetciler (846) | Tarım (147) | Sanayi (13) | Serbest Meslek Mensupları (5) | Meslek Kuruluşları (2) | Basın ve Televizyon (19) | Din (980) | Yurt Dışındaki Vatandaşlarımız (54) | Bilim ve Teknoloji (13) | Milli Güvenlik (623) | Türk Dünyası (888) | Şiir (77) | Sağlık (185) | Diğer (3429) |

Görüş bildirebileceğiniz Dış Politika konuları
Irak`ın kuzeyinde yapılan sınır ötesi harekat ne olmalıdır? (5)
Barzani mi daha tehlikeli PKK mı? (15)
Avrupa Birliği ile olan ilişkilerimiz nasıl olmalıdır? (198)
ABD ve İsrail ile ilişkilerimiz nasıl olmalıdır? (275)
Türk Dünyasıyla ilişkilerimiz yeterli mi ?hedef ne olmalıdır? (5)
Beşli Shangay örgütü ile ilişki kurmalı mıyız? (110)
Dış politika ile ilgili diğer konular (1673)


Dış Politika - Dış politika ile ilgili diğer konular konusu hakkında görüşler
Prof. Dr. Ata ATUN, Kıbrıs İlim Ün - (Ziyaretci) 10.08.2023 14:01:09

Kıbrıs Rum ve Yunanistan’ın Pembe Hayalleri

Kıbrıs Rum ve Yunanistan’ın Pembe Hayalleri
Prof. Dr. Ata Atun

Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, seçim zaferinden sonra ilk yurt dışı ziyaretini geçen hafta Kıbrıs Rum Kesimi`ne yaptı.

Yaptığı konuşmalarda, açıklamalarda ve beyanatlarda Türkiye ile ilişkilerin iyi gittiğini ancak saf olmadıklarını iddia etti. Devamla da “Türkiye-AB ilişkileri arasındaki gelişmenin Kıbrıs konusunu ve Türk-Yunan ilişkilerini kapsaması gerekmektedir. Kıbrıs`ta iki devletli çözüm olmaz, olamaz. En büyük hedefimiz Türk askerinin bölgeden çıkması. Kıbrıs`ta tek çözüm federasyondur.” İçeriğinde boyundan büyük sözler, geçmiş yıllarda kendilerinin yaptıklarını inkar eden sözler söyledi.

“Türk askeri bölgeden çıksın” demesine demişte, 1 Ocak 1964 günü Yunanistan Başbakanı Andreas Papandreu’nun durup dururken niye o dönemde Yunanistan’dan ayrı ve bağımsız bir devlet olan “Kıbrıs Cumhuriyeti”ne tepeden tırnağa silahlı 20 bin kişilik Yunan Komando Tümenini gönderdiğine hiç değinmemiş Miço bey. Bu tepeden tırnağa silahlı 20 bin kişilik Yunan Komando Tümeninin görevinin, 21 Aralık 1963 sabahı Makarios hükümetinin, Kıbrıs adasını Türklerden temizlemek için başlattığı katliamlara ve soykırıma destek vermek olduğunu çok iyi biliyor oysa ki.

Sanki de unuttuk ya da unutturdular…
Utanmadan bir de mazlum rolü oynuyorlar.
Rumlar, 15 Kasım 1967 tarihinde, bahsettiğim Yunan Komando Tümeninden aldıkları silahlı destekle Kıbrıs’ta Türk yerleşim yerleri olan Geçitkale ve Boğaziçi köylerine saldırıp katliam yapınca, mücahitlerimizi yorgana sarıp, üzerlerine mazot döküp canlı canlı yakarak canice şehit edince, öfkeden deliye dönen Başbakan Süleyman Demirel Yunanistan’a neredeyse “Savaş İlanı” içeren çok ağır bir ültimatom göndermiş, Yunanistan da güya Komando Tümenini geri çekmişti. Bir kapıdan çıkan, diğer kapıdan içeri geri dönen Yunan Komando Tümeni hala Kıbrıs Rum kesiminde konuşlanmış durumda. Rum Milli Muhafız Ordusu’nun neredeyse yüzde 75 Astsubay ve subayları, Yunanistan’dan gönderilen askerlerden oluşmakta.

Ben bugüne değin, Yunanlı siyasilerden ve de Rum liderlerden adada son 59 yıldır Yunan askeri olduğunu ima veya ifade eden herhangi bir söz duymadım. Varsa yoksa, sadece Türkiye’yi eleştiren yalan yanlış sözler. Yaptıkları tam bir Bizans retoriği.

Lafı gelmişken söyleyeyim; Yunanlar kendilerini Bizanslıların torunları olarak satarlar ama Bizans İmparatorluğunun içinde azınlık statüsünde yaşadıklarını ve buna ilaveten 5. ve 10. Yüzyıl arasında Bizans yöneticilerinin kendilerine soykırım uyguladığını saklarlar.

Konumuza dönecek olursak; Çiçeği burnunda Rum Lider Nikos Hristodulidis de hiç geri kalmadı, Miçotakis’e verdiği destek yanıtları, yaptığı açıklamalarla işin içine AB’yi, BM’yi ve endirekt olarak da ABD’yi çekmeye çalıştıklarını gösterdi. Hristodulidis “…önümüzdeki dönem, özellikle de BM Genel Kurulu ve Ekim ayındaki Avrupa Konseyi, çabalarımızın geliştirilmesi açısından çok önemli dönüm noktalarıdır. Bugün Avrupa faktörünü, Avrupa Kurumlarını ve güçlü AB devletlerini çok daha fazla harekete geçiriyoruz…” sözleriyle, hedeflerini açıklıyor. Güya arkalarına AB, BM ve ABD’yi alıp Türkiye’yi ve Kıbrıslı Türkleri adadan atıp, 15 Temmuz 1974 tarihinde yapmaya çalıştıkları gibi Kıbrıs adasını Yunanistan’a bağlayacaklar ve Yunan toprağı yapacaklar!

Tabi bunun bir hayal olduğunu hatırlatmamıza gerek yok zira AB içinde önem ve saygınlık sırasında göre üye devletlerin bir sınıflandırılması yapılsa, Rumlar en sonuncu, Yunanlar da sondan bir evvel yer alır. (Zaten bunu tüm üye devletlerin siyasileri de zaman zaman üstü kapaklı dile getiriyorlar.) Kendilerinin tek tek veya da hep birlikte Türkiye’ye karşı gelmeleri veya da Türkiye’yi Kıbrıs’tan söküp atma ülküleri sadece kendi halklarına yutturmaya çalıştıkları pembe bir hayal. 1963-1974 arasında, Yunanistan’dan gönderilen tepeden tırnağa silahlı 20 bin kişilik Yunan Komando Tümeninin desteğine karşılık elimizdeki av tüfekleri ile bizleri bile pes ettiremeyenler, bugünkü koşullarda Mehmetçiğin kılına bile dokunmaya cesaret edemezler. Nokta!

Prof. Dr. (İnş. Müh.), Doç. Dr. (UA. İliş.) Ata ATUN
Dekan, Kıbrıs İlim Üniversitesi
KKTC Cumhurbaşkanı Politik Danışmanı


Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.