Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1832
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10196
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 756
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2053 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Görüş bildirebileceğiniz Ana Kategoriler
Anayasal Düzen (154) | Dış Politika (2286) | Ekonomi (234) | Eğitim (91) | Devlet Kurumlarımız ve Memurlar (63) | Adalet (71) | Milli Kültür (423) | Gençlik (27) | Siyasi Partiler ve Siyasetciler (848) | Tarım (147) | Sanayi (13) | Serbest Meslek Mensupları (5) | Meslek Kuruluşları (2) | Basın ve Televizyon (19) | Din (542) | Yurt Dışındaki Vatandaşlarımız (54) | Bilim ve Teknoloji (13) | Milli Güvenlik (624) | Türk Dünyası (889) | Şiir (77) | Sağlık (185) | Diğer (3429) |

Görüş bildirebileceğiniz Dış Politika konuları
Irak`ın kuzeyinde yapılan sınır ötesi harekat ne olmalıdır? (5)
Barzani mi daha tehlikeli PKK mı? (15)
Avrupa Birliği ile olan ilişkilerimiz nasıl olmalıdır? (198)
ABD ve İsrail ile ilişkilerimiz nasıl olmalıdır? (278)
Türk Dünyasıyla ilişkilerimiz yeterli mi ?hedef ne olmalıdır? (5)
Beşli Shangay örgütü ile ilişki kurmalı mıyız? (110)
Dış politika ile ilgili diğer konular (1675)


Dış Politika - Dış politika ile ilgili diğer konular konusu hakkında görüşler
Prof. Ata ATUN - (Ziyaretci) 1.01.2017 21:28:32

Kıbrıs`ta tavizler felaketimiz olacak

Kıbrıs`ta tavizler felaketimiz olacak

Anastasiadis, Cumhurbaşkanı Akıncı`nın ve müzakere ekibinin sözüm ona ``Ne pahasına olursa olsun çözüm yanlısı´´ olmasını tepe tepe kendi çıkarları için kullandığı kesin.

Dr. Derviş Eroğlu`nun Cumhurbaşkanlığı döneminde ağzına almaya cesaret bile edemediği konuları bir bir Akıncı`ya ve müzakere ekibinin önüne koyup, karşılığında hiçbir ödün vermeden hepsini kabul ettirmiş. Bunlardan en acısı, en can yakıcısı olanlar ``garantörlüğün tartışmaya açılması´´, ``Dört Rum`a bir Türk´´ oranının kabul edilmesi, ``Türk silahlı Kuvvetlerinin adadaki varlığı´´nın sona erdirilmesi, ``KKTC tapularının değil, Rum mülk sahibi´´nin ilk söz hakkına sahip olacağı, ``Dört Özgürlüğün´´ daha ilk günden uygulamaya konacağı ve bunlara benzer diğer -aleyhimize olacak- tavizlerin kabul edilmesi.

Geçmişi bildiğim ve unutmadığım ve de Rumların kafa yapısını, mantalitelerini ve uzun vadeli düşünce ve hedeflerinin ne olduğunu bildiğim için yukarıda belirttiğim tavizlerden bir tanesinin gerçekleşmesinin bile beni endişeye düşürecekken, tümünün kabul edilmesi Kıbrıslı bir Türk olarak geleceğimize karanlık bakmama neden olmaktadır.

Bırakın bunların tümünün kabul edilmesinin geleceğimizi karartacağını ve felaketleri başımızdan eksik etmeyeceğini, bir tanesinin kabulü bile yaşayacağımız felaketlerin başlangıcını oluşturacaktır.

Kıbrıs adasının 1878 yılının 1 Temmuz günü İngilizlere fiilen kiralanmasından sonra kendilerinin Hristiyan olmaları nedeni İngilizlerden Kıbrıs adasının Yunanistan`a devredilmesini isteyen ve bekleyen Yunanlılar ve Rumlar, İngilizlerin bu düşüncelerine sıcak bakmamaları nedeni ile 1905 yılında strateji değiştirmişlerdi. Rum Ortodoks Kilisesinin kalbi olan Çikkos Manastırının maddi desteği ile Girit`te uyguladıklarını Kıbrıs`ta da uygulamanın planlamasını yapan Rumlar, Ekonomik, Mülkiyet ve silahlı olmak üzere üç koldan Türklere saldırı başlatmışlardı.

İngilizlerin sıkı denetimi, 1920`lerdeki ekonomik buhran, I. ve II. Dünya savaşları nedeni ile Yunanistan`dan gerekli silah ve askeri yardımını alamayan Rumlar, o dönemim koşulları altında diğer iki seçeneğin üstüne gitmeyi tercih etmişlerdi. Ekonomiye tümüyle sahip olmanın yollarını ararken, Çikkos manastırının parasal desteği ile de Türklere ait topraklara tefecilik yoluyla el koymaya başlamışlardı.

Kıbrıslı Türklere ait topraklar nerede olursa olsun, verimine, toprak verimliliğine ve kıymetine bakmaksızın rayiç fiyatının iki veya üç katını vererek Türk topraklarını satın almayı teklif ederken, malını satmayı reddedenlerin topraklarını da daha çok tefecilik yolu ile zorla ele geçirmeye çalışıyorlardı.

Toprağını tefeciye kaptıran veya da benzer bir yöntemle kaybeden Türkler de, artık Kıbrıs adasında bir gelecek görmedikleri için bir bir adayı terk etmek zorunda kalmışlardı. 1957 yılının Kasım ayında kuruluş temelleri atılan ve 1958 yılının Ağustos ayında kuruluş çalışmalarını tamamlayan Türk Mukavemet Teşkilatı`nın (TMT) hayata geçmesi ile -TMT`nin Kıbrıs Türk halkına verdiği güven ve destekle- Rumların ekonomik saldırıları durdurulabildi.

Olası bir referandumda her iki taraftan ``Evet´´ çıkması ve yeni bir devletin kurulması akabinde, dört özgürlüğün başladığı gün, Türk tapuları geçerli olsa ve de Kıbrıs Türk Devletinde mülkiyetin yüzde yetmiş beşten fazlası Türklere ait olsa bile, Rumlar gene Çikkos Manastırının parasal desteği ile özellikle Girne başta olmak üzere her yerde, müthiş bir mülk satın almak girişimi başlatacaklardır. aynen Filistin`de Yahudilerin Arap topraklarını satın alarak, mülkiyette çoğunluğu sağladıkları gibi, Rumlar da Türklerin elinden mülklerini bir şekilde satın almaya veya da tefecilik oyunları ile ele akıl uçuklatan fiyatlar teklif ederek Kıbrıs Türk Devletindeki toprakları ele geçirmek için her yolu deneyeceklerdir&8230;.

Bizler Kıbrıslı Türklere kurulan tuzakların kokusu ile tehlike çanlarının sesi, şimdiden çıkmaya başladı. ``Garantörlüğün tartışmaya açılmasını´´, ``Dört Rum`a bir Türk´´ oranını, ``Türk silahlı Kuvvetlerinin adadaki varlığı´´nın sona erdirilmek istenmesini, ``KKTC tapularının değil, Rum mülk sahibi´´nin ilk söz hakkına sahip olacağını ve ``Dört Özgürlüğü´´ hep birlikte reddetmeliyiz&8230;.

Tüm okuyucularıma, 2017 yılının sağlık, mutluluk ve başarılar getirmesini, Türkiye`miz ve KKTC`mizde de hayırlara vesile olmasını diliyorum.

Ata ATUN
e-mail: ata.atun@atun.com veya ata.atun@gmail.com
http://www.ataatun.org
Facebook: AtaAtun1
http://www.twitter.com/ataatun
2 Ocak 2017




Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.