Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1832
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10194
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 756
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2053 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Görüş bildirebileceğiniz Ana Kategoriler
Anayasal Düzen (154) | Dış Politika (2285) | Ekonomi (234) | Eğitim (91) | Devlet Kurumlarımız ve Memurlar (63) | Adalet (71) | Milli Kültür (423) | Gençlik (27) | Siyasi Partiler ve Siyasetciler (848) | Tarım (147) | Sanayi (13) | Serbest Meslek Mensupları (5) | Meslek Kuruluşları (2) | Basın ve Televizyon (19) | Din (542) | Yurt Dışındaki Vatandaşlarımız (54) | Bilim ve Teknoloji (13) | Milli Güvenlik (623) | Türk Dünyası (889) | Şiir (77) | Sağlık (185) | Diğer (3429) |

Görüş bildirebileceğiniz Dış Politika konuları
Irak`ın kuzeyinde yapılan sınır ötesi harekat ne olmalıdır? (5)
Barzani mi daha tehlikeli PKK mı? (15)
Avrupa Birliği ile olan ilişkilerimiz nasıl olmalıdır? (198)
ABD ve İsrail ile ilişkilerimiz nasıl olmalıdır? (278)
Türk Dünyasıyla ilişkilerimiz yeterli mi ?hedef ne olmalıdır? (5)
Beşli Shangay örgütü ile ilişki kurmalı mıyız? (110)
Dış politika ile ilgili diğer konular (1674)


Dış Politika - Dış politika ile ilgili diğer konular konusu hakkında görüşler
Ahmet Kılıçaslan AYTAR - (Ziyaretci) 2.10.2015 23:02:09

NEREYE

NEREYE





Ukrayna müdahaleleri, Kırım, Abhazya ve Güney Osetya`nın ilhakı Rusya`nın havasını değiştirdi.

Bugün Rusya, NATO ve AB`nin eski Varşova Paktı ülkelerini ve Sovyet cumhuriyetlerini içine alarak genişlemesi karşısında kollektif güvenlik sözlerinin, Avro-Atlantik topluluğun Rus çıkarları pahasına yayılmasının bir kılıfı olduğunu düşünüyor.






Çünkü Rusya`da bir zaman önce oyunun kurallarını ABD`nin belirlediği ama bugün transatlantik ittifakın bir efsaneden ibaret olduğu,

NATO`nun sanıldığı kadar güçlü olmadığı ve Batı`nın inişe geçtiğine ilişkin inançlar pekişiyor.

Rusya`nın yeniden bir süper güç olduğu düşünülüyor.

O yüzden Rusya, politikalarından geri adım atmıyor ve Batı`yı ödün vermeye zorluyor...






Bir tarafta Baltık Denizi ile Karadeniz arasındaki potansiyel çatışma alanında Gürcistan, Azerbaycan, Litvanya, Letonya, Estonya, Moldova`da ilişkilerin gergin bir düzlemde ilerlemesinde Batı yıkıcılıkla suçlanıyor.

Batı ile ekonomik fayda getirebilecek ilişkiler isteği sürdürülüyor ama öncelikle Batı`dan Rusya`yı dikkate alması, nüfuz alanlarını tanıması ve eski Sovyet ülkelerine karışmaması isteniyor.






Öte tarafta Rusya İran, Suriye ve Irak ile diyaloğunu da ısrarla sürdürüyor.

Ortadoğu`daki çatışmaların birbiri ile iç içe geçmiş sorunlardan kaynaklandığını düşünüyor.

Çözüm için uluslararası destekli diplomatik seçeneğin gerekliliğine vurgu yapıyor.

Diplomasiye yapılan vurguyla hem bölgedeki sorunların karmaşık tarihsel ve hukuki kökeni, hem Rusya`nın bölge devletleri ve diğer aktörler ile eşit ilişkileri üzerinden bölgede etkin bir rol kazanmayı amaçlıyor, hem de bunların başarılması için sorumluluk alıyor.






Nitekim Rusya, doğrudan Suriye ve Irak hükümetleri, İran ve Hizbullah örgütü ile koordineli olarak radikal terör örgütleriyle mücadele kampanyasına katılmıştır.

Aslında bolca belgelendiği ancak nadiren haber raporlarında belirtildiği üzere bizzat ABD`nin kendi istihbaratının, İsrail, İngiltere, Suudi Arabistan, Katar, Ürdün ve Türkiye`nin eseri olan,

Doğu Akdeniz`e meşru olmayan yollardan giren El Kaideci İŞİD, El Nusra gibi çok sayıda radikal terör örgütünün üzerinden yürüttüğü faaliyetlere, Suriye`ye ve Irak`a karşı düzenlediği gizli askeri operasyonlarına son vermeyi öngörüyor...






Çünkü Rusya`nın savaş uçaklarının Suriye`de IŞİD`e ait kimi tesisi vurması, komuta merkezlerinin tamamen imha edildiğini açıklaması;

ABD öncülüğündeki koalisyonun bir yıldan beri Suriye`deki saldırılarında İŞİD`e ait mevzilerin yerini bilmesine rağmen bu bölgeleri vurmadığı, açıklanan hedeflerin dışında bu koalisyonun başka hedefleri olduğu iddiasını doğruluyor.

Bu suretle ABD`nin BM`nin uluslararası barış ve güvenliğin gelişimine katkıda bulunan uluslararası kanunları, teamülleri dilediği şekilde uyguladığını dünyanın gözü önüne seriyor.

Rusya, küresel lider olma kapasitesine sahip olduğunu açık şekilde gösteriyor...






Suriye`de çözüme yönelik müzakerelerin devamı kararlılığından da vazgeçmiyor.

Esad`ı güvenilir muhalif gruplarla müzakere masasına çekmeye çalışıyor.

Terör örgütlerinin tasfiyesi ardından düzenlenecek Barış Konferansı`nda,

Suriye`nin "birleşik, laik ve demokratik" kalması esasında, Suriye trajedisinde işlenen hukuk ihlallerinden Esad rejimi kadar muhalif tarafların, teröristlerin, varsa bunları destekleyen ülkelerin paylarını üstlenmeleri ve yeni Suriye`nin kurulmasına ilişkin bağlayıcı kararın alınması ısrarını sürdürüyor.






Eğer Barış Konferansı toplanırsa elde edilecek sonucun doğal olarak BM merkezinde uluslararası hukukun üstünlüğüne işlenmesi ve yeni bir küresel statünün oluşturulması gerekecektir ki; bu sonuç ABD`yi deli ediyor...






O yüzden ABD koalisyonu müzakere yolunun tıkanması için Esad`ın geleceğini öne çıkarıyor.

O yüzden Rusya, Esad`ı güvenilir muhalif gruplarla müzakere masasına çekmeye çalışırken,

ABD, Suriye muhalefetinin tek çatı altında olmayışından hareketle silahlı muhalif grupları müzakereleri engellemek yönünde hazırlıyor.

O yüzden ABD, Türkiye, Almanya, İngiltere, Fransa, Katar ve Suudi Arabistan ortak bir bildiri yayınlıyor ve Rusya`nın Suriye`deki operasyonlarından derin kaygı duydukları açıklanıyor.

O yüzden ABD askeri gücü İncirlik`ten sonra Diyarbakır üssüne geliyor...






Bu noktada Recep Tayyip Erdoğan,"Sayın Putin ile uçaklarla yapılan saldırılara ilişkin görüşmemiz olacak. Bu konuda üzüntülerimi kendilerine özellikle hatırlatmak istiyorum. İki dost ülke olarak, attıkları adımı gözden geçirmelerini kendilerinden isteyeceğim" diyor...







3.10.2015

































Ahmet Kılıçaslan AYTAR
ahmetkilicaslanaytar@gmail.com


Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.