Sudan`da Erdoğan sevgisi
Mehmet Koçak
Sudan`da Erdoğan sevgisi 27 Aralık 2017 Çarşamba
İhanetin adı olan &8216;28 Şubat` Post-modern darbesi, dünyanın hiçbir yerinde görülmeyecek kadar küstah aşağılık ve çirkin davranış içine girmişti. O zor günlere ihanet ve zulme karşı direnenlerden biri olan İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan, 17 Aralık 1997 tarihinde Siirt şehir meydanda okuduğu bir şiirle mahkûm edilmişti. Ben o sıralarda Avrupa İslam Toplumu Milli Görüş Teşkilatları Genel Başkan Basın Danışmanı olarak görevdeydim. Akrabam olan teşkilatın Kadın Kolları eski Genel Başkanı Güleser Topuz ile 1999 yılında 4 ay 10 gün hapis yattığı Kırklareli`nin Pınarhisar Cezaevinde bulunan Sayın Erdoğan`ı ziyarete gitmiştik. Ben o ziyarette henüz baskısı yeni tamamlanmış ``Mehdi Hareketinden İslam Devrimine Sudan´´ adlı kitabımı takdim ettim ve Sudan`a gerçekleştirdiğim ziyaretler ile araştırmalarımın hulasası olan kitap hakkında kısa bir malumat takdim etmiştim. Sudan Cumhurbaşkanı Hasan Ömer El Beşir ile kısa bir zaman önce ziyaret ettiğimde bana ``İstanbul Belediye reisi Erdoğan kardeşimin başına gelenleri duydum. Şuan cezaevinde, ziyaret eder iseniz selamlarımı lütfen bildirin ve bu günlerin hayırlara vesile olması için dua niyaz ettiğini kendilerine söyleyin. Cezaevi sonrası mutlaka davetlim olarak Sudan`a bekliyorum´´ diyerek dualarını ve davetlerini benimle göndermişti. Ben de aynen Sayın Erdoğan`a iletmiş oldum. Sayın Erdoğan ``Hele bu sıkıntılı süreci atlatalım. Nasip olursa inşallah bu davete icabet ederiz´´ cevabını vermişti. Evet, gün doğmadan neler doğar, 17 yıl sonra Sayın Erdoğan o davete icabet etmiş oldu. Hem de Erdoğan, Türkiye`den Sudan`ı ziyaret eden ilk Cumhurbaşkanı oldu. Sayın Erdoğan`a düzenlenen muhteşem karşılama ve heyetler arası görüşmeler ile iki ülke arasında başta siyasi, ekonomik, kültürel ve toplumsal alanlar olmak üzere birçok alanı etkileyecek 12 ayrı stratejik alanda anlaşmanın imzalanması ile tarihi bir ziyaret oldu. SEVGİNİN TARİHİ KÖKLERİ Sudan Devlet Başkanı Ömer El-Beşir, gerçekten bir Türk dostu ve Cumhurbaşkanımız Erdoğan`a karşı çok özel bir muhabbeti var. Bu yeni değil, Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan`ı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu zamandan bu güne takdirlerini her fırsatta dile getirmişti. Sayın El Beşir, ``Sayın Erdoğan, Türkiye`den Sudan`ı ziyaret eden ilk Cumhurbaşkanı olması hasebiyle tarihi bir gün yaşıyoruz. Müslümanların zulüm, baskı ve sıkıntılara maruz kaldığı, birlik ve beraberliğe çok fazla ihtiyaç duyduğu bu dönemde Sayın Cumhurbaşkanı`nın yaptığı bu ziyaret ciddi önem arz ediyor. Bu ziyaret sonrası ilişkilerimizin çok daha güçlü olmasını temenni ediyorum´´ ifadelerini kullandı. Sudan`da Cumhurbaşkanı Erdoğan sevgisi sadece El Beşir`de değil, Sudan genelinde bu sevginin heyecanını herkeste görmek mümkün. Başkent Hartum sokaklarında dolaşırken evlerin pencerelerinde Türk bayrakları ve Erdoğan posterleri ile Sudan medyasındaki yorumlar bu sevginin boyutlarını gösteriyor. Nitekim bu sevginin bir diğer örneğini Hartum Üniversitesi`nde gördük. Hartum Üniversitesi Rektörü Ahmed Muhammed Süleyman, gençleri işaret ederek Erdoğan`a ``işte bu gençler seni bekliyor´´ şeklindeki takdimi büyük alkış aldı. El-Beşir, ``Sudan`daki Türk sevgisi tarihin derinliklerinden gelmektedir. Türklerin İslam ve Müslümanlara hizmetleri bu sevginin kaynağıdır. Sudan halkı, son hilafet ülkesi olmasından dolayı Türkiye`yi çok seviyor. Sudan halkı ayrıca Müslümanların birleşmesini tekrardan çok arzulamaktadır. Tarihi kent Port Sudan, birçok Osmanlı eserini de barındırıyor. Bu tarihi Osmanlı eserleri iki ülke halkı arasındaki köklü ilişkilerin tarihini ve boyutunu ortaya koyuyor. Şeklindeki değerlendirmesiylesevgi ve büyük ilginin tarihine işaret etti. Her iki ülke de emperyalist güç odaklarının hedefinde olmakla birlikte her iki liderin cesaretli politikaları ile oyunları bozacağına inanıyorum. Hem Türkiye hem de Sudan, çok güçlü bir tarihi birikime sahiptir. Karşılıklı dayanışma ile başlatılacak yeni hamlelerle var olan ilişkileri her alanda geliştirmek mümkündür. Bu potansiyel iki ülkede mevcuttur.
|