Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1832
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10791
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 756
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2053 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Görüş bildirebileceğiniz Ana Kategoriler
Anayasal Düzen (154) | Dış Politika (2278) | Ekonomi (234) | Eğitim (91) | Devlet Kurumlarımız ve Memurlar (63) | Adalet (71) | Milli Kültür (522) | Gençlik (27) | Siyasi Partiler ve Siyasetciler (844) | Tarım (147) | Sanayi (13) | Serbest Meslek Mensupları (5) | Meslek Kuruluşları (2) | Basın ve Televizyon (19) | Din (1052) | Yurt Dışındaki Vatandaşlarımız (54) | Bilim ve Teknoloji (13) | Milli Güvenlik (623) | Türk Dünyası (888) | Şiir (77) | Sağlık (185) | Diğer (3429) |

Görüş bildirebileceğiniz Ekonomi konuları
Türkiye’nin ekonomisi iyiye mi gidiyor? (66)
Bankacılık sistemimiz nereye gidiyor? (3)
Vergiler adil mi? Hangi vergiler değişmelidir? (6)
Küçük işletmelerin ve esnafların temel sorunları nelerdir? (3)
Ekonomi ile ilgili diğer konular (156)


Ekonomi - Ekonomi ile ilgili diğer konular konusu hakkında görüşler
Mehmet KOÇAK - (Ziyaretci) 13.08.2018 18:38:22

`Dolar kuşatması` bir ekonomik savaştır

`Dolar kuşatması` bir ekonomik savaştır
11 Ağustos 2018 Cumartesi



Türk Lirası`nın Dolar karşısında tarihi değer kayıpları yaşaması ``Türk Lirası neden değer kaybediyor?´´ sorusunu akla getiriyor.
Türk Lirasını değer kaybeden para birimi haline getiren sürece etki eden bir değil, pek çok faktör var.
Arap Baharı`ndan Türkiye`nin AB ile ilişkileri ile dünya genelinde birçok alanda yaşanan değişim ve dönüşümlerle paralel olarak ekonomik dalgalanmanın da olumsuz etkilerini de saymak mümkün.
Ancak, bütün bunların ötesinde, ABD`nin FETÖ üzerinden ülkemize yönelik 15 Temmuz işgal ve darbe girişimi hiç şüphesiz en önemli etkendir.
Bu ihanetin devamı olarak ABD`nin Türkiye ekonomisine yönelik yavaşlatma ve zayıflatma operasyonları var olan krizlerin tırmanmasına sebep olduğu bir gerçektir.
Bilhassa; ABD ile uzun zamandır yaşanan ve ABD tarafından icat edilen krizlerin son günlerde Papaz Brunson olayı ile diplomatik gerilimin ``yaptırım krizi´´ne dönüşmesi ile dolar fişeklemiş oldu.
DİZ ÇÖKMEMİZ İSTENİYOR
ABD, ``Terör örgütlerini silahlandırma ve Ortadoğu`yu şekillendirme projesi kapsamında kurulacak Kürdistan adlı terör devletine sessiz kal.
Rusya ile ilişkilerini azalt ve S-400 alımını durdur. Asya pazarına yönelme ve yeni arayışlardan vazgeç.
İsrail, Mısır ve Kıbrıs ortaklığıyla başlatılan Doğu Akdeniz`de petrol ve doğalgaz arama çalışmalarına engel olmaya kalkma, İran`a yönelik yaptırımlarımıza harfiyen uy´´ dayatmalarını kabul etmeyen Türkiye`ye karşı Uluslararası Kredi Derecelendirme Kuruluşları, yaptırımlar ve döviz kurları üzerinden operasyonlar sürdürmeye devam ediyor.
Uzun zamandır Türkiye`yi test eden ABD, bu dayatmalarla Türkiye`yi teslim olmaya zorluyor.
Ancak Türkiye, bu oyunu sezdi ve ``Karşılıklı çıkarlar çerçevesinde uzlaşmaya evet, teslimiyete hayır´´ diyerek ABD`ye rest çekti.
ABD`nin İran`a ambargoyu yeniden başlatmasına Türkiye, ``İran`a yönelik yaptırım kararlarına uymak zorunda değiliz´´ cevabı ile iki bakanımıza ABD tarafından uygulanan yaptırım kararına mütekabiliyet esasına göre misillemede bulundu.
Türk hükümeti, bu dik duruşu ve ısrarlı direniş tavrıyla teslim olmamaktaki kararlılığını gösterdi.
Ancak, Türkiye ciddi bir kıskaçla karşı karşıya olduğu gerçeği de ortadadır.
ŞİMDİ DURUM ÇOK FAKLI
Başkan Sayın Erdoğan yönetimindeki Türk hükümeti tüm bu oyunlar ve gelişmelerin idrakindedir.
Kısacası, sessiz kalmadığı gibi ulusal ve uluslararası olmak üzere karşı tedbirler ve çözüm önerilerini içeren girişimler başlatıldı.
Bizi teslim almayı hedefleyenlere karşı dik duruş sergilenmesi ve karşı tedbirler alarak direnişin sürdürülmesi elbette bizi mutlu etmektedir.
Ancak, bütün bunların ekonomiye nasıl yansıyacağı ve vatandaşın beklentilerini tatmin edip etmeyeceğini de hesaba katılmalıdır.
2009`da ``Kriz bizi teğet geçti´´ denmişti, öyle de oldu.
O zamanın şartlarında alınan tedbirlerle bu başarıldı.
Ancak, şimdi durum çok daha farklı.
ABD`nin kontrol ettiği uluslararası mafyalaşmış finans kuruluşları devrede.
Türkiye her alanda sıkıştırılıyor.
Bütün bunların sonucu döviz kurları zıpladıkça zıplıyor.
Sizin anlayacağınız, ABD ve onun emrindeki emperyalist güç odakları bizi cezalandırmak istiyorlar.
Etkili tedbirler alınamaz ise kriz bu sefer (Allah korusun) delip geçebilir.
YENİ HAMLELERE
İHTİYAÇ VAR
Dayatmaların hiçbirini kabul etmeye yanaşmayan Türkiye, diplomatik kanallar üzerinden görüşme ve pazarlıkları sürdürüyor.
ABD`ye özel bir heyet gönderildi. Heyet döndü ama açıklama yapılmadı. Anlaşılan eski tas eski hamam.
Çetin pazarlıklar olduğu kesin.
Artık bıçak kemiğe dayanmadan yeni hamleler geliştirilmeli.
Arzumuz; derin diploması çalıştırılmalı ve ülkemizin âli menfaatleri korunmalı.
Bu konuda yetenekli diplomatlar ve güçlü siyasi bilince sahip heyetler devreye sokulmalı.
Çünkü çok ciddi hamlelere ihtiyaç var.
Sözün özü şu: &8216;Dolar kuşatması` bir savaştır. Bu savaşa karşı çareler aranmalı, tedbirler alınmalı.
Beklentimiz, teslim olmadan bir uzlaşma becerisi gösterilebilmesidir.


Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.