Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1832
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10283
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 756
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2053 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Görüş bildirebileceğiniz Ana Kategoriler
Anayasal Düzen (154) | Dış Politika (2281) | Ekonomi (234) | Eğitim (91) | Devlet Kurumlarımız ve Memurlar (63) | Adalet (71) | Milli Kültür (516) | Gençlik (27) | Siyasi Partiler ve Siyasetciler (846) | Tarım (147) | Sanayi (13) | Serbest Meslek Mensupları (5) | Meslek Kuruluşları (2) | Basın ve Televizyon (19) | Din (545) | Yurt Dışındaki Vatandaşlarımız (54) | Bilim ve Teknoloji (13) | Milli Güvenlik (623) | Türk Dünyası (888) | Şiir (77) | Sağlık (185) | Diğer (3429) |

Görüş bildirebileceğiniz Milli Güvenlik konuları
Milli Güvenlik (623)


Milli Güvenlik - Milli Güvenlik konusu hakkında görüşler
Mehmet KOÇAK - (Ziyaretci) 8.12.2021 13:31:12

Suriye tiyatrosunda ‘Kürtlere Özerklik’ oyunu

Suriye tiyatrosunda ‘Kürtlere Özerklik’ oyunu
08 Aralık 2021

Mehmet Koçak İletişim: kocak61mehmet@gmail.com


Emperyalist ülkeler, Suriye’nin geleceğini kendi çıkarlarına göre yeniden şekillendirmeye hazırlanıyorlar.

ABD ve AB ile işbirlikçileri olan Arap yetkililerle “Suriye’de barış ve Suriyelilerin huzur ve güveni ile Suriye’nin geleceği” konulu görüşmeler ve konferanslar düzenliyorlar.

ABD Dışişleri Bakanlığı Yakın Doğu İlişkilerinden Sorumlu Müsteşar Yardımcısı Ethan Goldrich ve işbirlikçileri Arap yetkililer ve Avrupalı &8203;&8203;diplomat ve üst düzey temsilciler ve uzmanların da hazır bulunduğu Suriye’nin geleceği ile ilgili Brüksel’de gerçekleştirilen konferans bunlardan birisiydi.

ABD ve Avrupa basınında yer alan haberlerde, konferansta sorunlar ve sorunlara yönelik çözüm önerileri dile getirildiği ancak asıl konuların basına kapalı gerçekleşen ve ilgili ülkelerin uzmanlar ve üst düzey temsilcileri arasında gerçekleşen görüşmelerde ele alındığı bilgisi yer alıyor.

Yani konferans işin bahanesi…

Eski stratejik müttefikimiz yeni hasmımız ABD’nin genelde Ortadoğu’da özelde ise Suriye’de ne yapmayı istediği ve Avrupa Birliği’nin de desteklediği, işbirlikçi Arap yetkililerin de uymaya mecbur edildiği bu ihanet planlarını anlamaya çalışmak hiç şüphesiz hayati önem taşımaktadır.


Çünkü Suriye’nin geleceği onlardan çok bizi ilgilendirmektedir. Bu gerçekten hareketle Suriye’de atılacak her adım ve planlanan her yol haritası önceden öğrenmek bizim bölgeye yönelik geleceğimiz açısından büyük ehemmiyete hayızdır.

Önemle belirtmek isterim ki; ABD’nin ve onun işbirlikçisi ülke ve güçlerin içinde olduğu, hangi isim altında olursa olsun, kim ve kimler tarafından düzenlenirse düzenlensin; Suriye ile ilgili tertiplenen her toplantı, her konferans veya her görüşmede bize karşı mutlaka bir tuzak kurulduğu veya bir ihanet planı olduğu unutulmamalıdır.

Nitekim 2 Aralık’taki Brüksel Konferansı öncesinde, Suriye’de ABD ve Rusya diplomat ve askeri heyetleri bölgede çeşitli isimler altında örgütlenen bölücü PKK’nın uzantılarından oluşan bir heyetle 27 Kasım tarihinde bir görüşme gerçekleştirildi. 28 Kasım tarihinde ise üçlüden oluşan temsilciler Rusya’nın kontrolündeki Şam yönetimiyle bir araya geldi.

Gerçekleşen görüşmelerde 10 Ekim 2015 tarihinde ABD ve Batılı ülkelerin desteğiyle kurulan sözde ‘Suriye Demokratik Güçleri’ gerçekte ise PKK’nın uzantısı olan SDG’nin Özerk Yönetim’i ve ülkenin stratejik zenginliğinin geleceği ele alındı.


Yani, Türkiye’nin güvenliğini tehdit eden bölücü terör örgütü PKK’ya Suriye’nin kuzeyinde geniş yetkili bir Özerk Bölge oluşturulması tartışıldı.

Türkiye’den habersiz gerçekleşen görüşmelerde, ABD temsilcileri PKK’nın talebi olan ve sözde ‘Suriye Demokratik Güçleri’ yani PKK’nın uzantısı olan SDG’nin önerdiği “Polis ve askeri gücü bulunan, Şam ile barışık ve dış işlerinde Şam yönetimine bağlı bir ‘Suriye Kürdistan Özerk Yönetimi’”ne var olan desteklerini sürdürmekte kararlı olduklarını açıkladılar.

Rusya temsilcileri ise “silahsız ve ordusuz, güvenliğin de Şam yönetiminin sorumlu olduğu sadece kültürel ve bazı siyasi haklara sahip bir ‘özerk yönetim’i tanıyabileceklerini ifade ettiler.



ABD ve Rusya, Suriye’nin kuzeyinde özerk bir yönetim yapısında hem fikirler, ancak yetkileri konusunda farklı görüşe sahip oldukları anlaşılmaktadır.

Bizim için ise her ikisi de yanlış. Terör örgütünü ödüllendirme ve Kürtlere değil, İsrail ve ABD’ye hizmet edecek ve Büyük İsrail’e zemin hazırlama amaçlı olması hasebiyle böyle bir oluşumu kabul etmemiz asla mümkün olmayacaktır.


Suriye’nin toprak bütünlüğü ve Suriyelilerin huzur ve güvenini düşünen ve isteyen ise sadece Türkiye olduğu gerçeği bir kere daha görülmüştür.

Diğer bir gerçek ise şudur: bu yapı Türkiye ve Suriye için olduğu kadar, bölgenin barış, huzur ve güveni için son derece tehlikelidir.

Diğer bir önemli konu Cenevre’de devam eden Suriye’nin Anayasası görüşmeleridir.

Aralık 2015’te oy birliğiyle kabul edilen 2254 sayılı BMGK kararı, Suriye’de silahların bırakılması ve demokratik seçimlerin düzenlenmesi için bir yol haritasının oluşturulması çağrısı ancak 2018’de karşılık buldu ve Cenevre’de görüşmelere başlanması kararı alındı.

PKK’nın Suriye uzantıları YPG/PYD ve SDG’nin Cenevre’deki anayasayı belirleme komitesinde yer almaları Türkiye’nin baskısıyla engellenmiş oldu.

ABD ve Rusya, Suriye’nin kuzey bölgesinde sözde Kürtlerin gerçekte ise PKK’nın Özerk Yönetim Bölgesi’ne sahip olmasına taraf oldukları 27-28 Kasım’da Suriye’nin Kuzeyinde ve devamında ise 2 Aralık’ta Brüksel’de gerçekleşen toplantılarda görülmüştür.

Hedefleri, PKK’nın uzantısı terör örgütlerini Anayasayı Belirleme Komisyonuna katılmalarını sağlamak suretiyle oluşturulacak anayasaya ‘özerk yönetim’ maddesini ilave etmektir.

Diğer bir ifadeyle Suriye’yi resmen bölmektir.

Yarın ‘KEŞKE’ dememek için Türkiye bu gerçekleri dikkate alarak harekete geçmelidir.


Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.