İrade ve Heyecan
Ey Yüce Türk İslam alemi!
Değerli Mü`minler! Cenab-ı Allah yaratıcılık ve tahakküm kudretini yalnızca toprağa vermiştir.
Normal bir İrade bilinç üstüne gelen isteklerde bir seçim yaparak uygunsuz olanları bilinç altına iter. Hareket vaziyetine geçmek üzere bulunanları da durdurur ve önler: Bir kimse bir harekete kızmıştır. Bilinç üstüne gelen istekler bir kişiye karşı çok ağır bir hakareti gerekmektedir. Bilinç, bu isteğin toplum düzenine aykırı olduğunu, fiiliyata geçince psikolojik varlığın cezaya uğrayacağını bilir. İradeyse bilinci zorlayan ve dil ucuna gelen isteği önler. Onun fiiliyata geçmesine engel olur. Normal bir iradenin hareketi yerindedir.
Bilinç üstüne itilen istekler iradenin durdurucu ve geri itici kuvvetinden üstün çıkarsa, kuvvetli istekler iradeyi kendisine bir vasıta haline getirir. Haklı ve zorunlu savunmada (Meşru müdafaada) bir kimse bilincinde karşısındakini etkisiz hale getirme istekleri belirmiştir: Bu istekler çok şiddetlidir. Bütün bunlar açık bir irade ile yapılmış değildir. Hareket başlangıçta irade edilir. İyi bilinmelidir ki hareketlerin tamamı iradesiz değildir.
Bilinçte oluşan karışıklıklar. İnsanların psikolojisinde normal gidişinde akıp gitmenin, yani normal gidişinde akıp giden üzülme hayatının önemi büyüktür. Normal gidişiyle psikolojik hayat akışları ve akıntıları düzgün olan bir denizi andırır. Bu denizin dibindeki düzgün ve ters akıntılar hep aynıdır. Deniz yüzünün dalgaları düzgündür. İnsan psikolojisinin normal gidişinde bunlar yoktur. Yani derinliklerinde gürültülü akım ve bulanmalar, yüzünde muazzam ve eşitsiz dalgalar bulunmaz. Heyecan ve ihtiras, insan psikolojisinin düzgün akışında karışıklıklar yaratan ruhi özlerdir.
Ani heyecan: ``Normal seyrinde akıp giden teessür hayatı içinde ani ve bariz bir sarsıntı halinde ve bazı fizyolojik gösterilerle birlikte husule gelen geçici bir psikolojik halidir.`` Heyecan dış bir etkidir. Dıştan gelen bir etki, önceden edinilmiş bilgilere aykırıdır. Dış etki zihne yaptığı vurgu ile salgısal bir etki yapmakta ve bunun etkisi de organlarda görülmektedir.
Heyecanın gösterileri: İnsan yerine göre utanır. Sararır, kızarır. Kalp atışlarında, solunum sayısında değişiklik olur. Kan vücudun dış kısımlarına akın eder. Solunum hızlanır. Kaslar gerilir. Yumruklar sıkılır. Devamlı hareket putlaşmış gibi durgunluk vardır.
Korku, utanma, öfke, donup kalma (Hayretin bir şeklidir), vicdan muhasebesi ve sevgi hep birer heyecandır.
Heyecan gelip geçicidir. Çok sürmez. İnsan kısa bir zamanda normal bir duruma geri döner. ``Heyecanlanmak, ruhu aşındırıcı kimyasal maddeler ile aynıdır.`` Heyecan bir ihtiras (Aşır, güçlü istek) mahiyetini alabilir. İhtiras heyecan gibi geçici değil, kalıcıdır. İhtirasın en tehlikeli alanları, kökü düşünceye dayanan operasyonlardır. İyi ve kötü faaliyetlerin duyguları da bir ihtiras vaziyetine gelebilir. İhtiras sürekli olduğu için heyecan anındaki gösteriler onda yoktur. Ama tutkunun fiile çıkarıldığı an yeniden heyecan başlar.
Heyecan ile ihtiras arasındaki en önemli fark heyecanın geçici, ihtirasın da kalıcı olmasındandır. Heyecan duyguya, tutku düşünceye dayanır. ``Heyecan donanma mermilerine ve HARRAN ovasında yakılan anız alevine benzer. Tutku ise bacalarında duman eksik olmayan büyük ocaklar gibidir.`` Heyecan setleri yıkıp etrafı basan akar sulara, ihtiras (Aşırı istek) yatağını kazan ve derinleştiren bir akarsuya benzer. Heyecan sarhoşluk; ihtiras ise bir hastalığa benzer. Sorumluluk itimadı, itimat heyecanı doğurur, heyecan ise Büyük Türk Milletinin bütünlüğünü ve Harran ovasının Milli bütünlüğe sahip çıkmasını fetheder``
Türk her yerde Türktür. Ermeni her yerde Ermenidir.
Cümle Vatan şehitlerini ve Türkiye Cumhuriyeti`nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk`ü Rahmetle, Gazileri minnetle anar. hastalara şifa-i şerifler dileriz.
Kaynakça:
Numan Aladağ`ın, Hindistan notları.
|
