Mafsal Ağrılarınız mı var?
Sohbetimize Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.)`in hadis-i şerifleri ile başlayalım:
1- İnsanların en kötüleri, insanların arasına katılan kötü bilginlerdir.
2- Kim ben bilginim derse odur cahilin ta kendisi.
3- Yazıklar olsun ümmetime kötü alimlerden.
4- Ne mutlu bilginlere, ne mutlu ibadet edenlere; yazıklar olsun sokaklarda başı boş gezenlere.
5- Bilgisiyle halkın faydalandığı bir tek bilgin, bin tane ibadet edip duran kişiden daha hayırlıdır.
6- Bilgin kişinin sermayesi kibri terk etmesidir.
7- Bilgi definelerdir, o definelerin anahtarı da sorulur. Sorun, Allah Rahmet etsin size; çünkü soruda dört kişiye de ecir var: Soran, öğreten, dinliyen, bunları seven.
Değerli okuyucular!
Yıl 1989 Hindistan-Rajasthan eyaleti Bundi şehri: Bundi de ikamet eden İdemen Savun isimli Uygur Türkü asıllı soydaşımıza Bundi de ki, çiftlik evinde 6 gün misafir oldum. Savun soydaşımız, 64 yaşındaydı, mesleği ziraat mühendisi idi. 600 dönümlük çiftliğinde meyve ve sebze yetiştiriyordu. Rajasthan eyaleti sebze üretiminde, özellikle bal kabağı üretiminde liderdir. Savun soydaşımız, balkabağını süttozu üretim makinasında granül haline getirerek, daha çok kullanılmasına vesile olmuştur. Misafirlik esnasında Savun soydaşımız, balkabağı`nın ve Zencefilin şifalı armağanlarını sırlarını benimle paylaştı. Cenab-ı Allah, bu şifa hazinesini siz değerli okuyucularımızla da paylaşmayı nasip etti.
REÇETE:
Malzeme: 350 gram balkabağı, 100 gram taze Zencefil, 230 gram arpa unu, bir su bardağı su.
Hazırlanışı: 350 gram balkabağı ve 100 gram taze Zencefil rendelenip bir toprak güvece bir su bardağı su ile beraber koyup kaynamaya başlayınca 15 dakika daha pişirilip, soğumaya bırakılır. Soğuduktan sonra, 220 gram taze öğütülmüş arpa unu ile iyice yoğurup yakı haline getirdiğiniz karışımı yatmadan önce, dizlerin ağrıyan bölgelere ayrı ayrı yakı olarak, yakıyı bağlayıp yatın. Sabah kalktıktan sonra yakıyı söküp yakılı bölgeyi Arap sabunu ile iyice yıkayın; akşam aynı işleme devam edin.
NOT: Bu uygulamaya 5 gün devam edip üç gün ara vererek dört seans yaptıktan sonra, ağrıların nasıl yok olduğuna şaşıracaksınız!
Bundi de, Balkabağı çorbası tarifi:
Malzeme: 6 Kişilik: 400 gram balkabağı, 70 gram taze Zencefil, Yarım su bardağı pirinç veya bulgur, iki yumurta büyüklüğünde kuru soğan, 500 Gram domates, 100 Gram taze biber, İki litre su, yarım çay bardağı sıvı yağ, Nane ve isteğe bağlı diğer baharatlar. Hazırlanışı: Malzemeler iyice yıkanarak kurutulur. Balkabağı, taze Zencefil ve soğanları soyup ceviz büyüklüğünde doğrayarak mutfak robotunda veya blender de, malzemelerin hepsini çırparak çorba kıvamına getirip tencereye koyup, kaynamaya başlayınca 1 dakika daha kısık ateşte kaynatıp sıvı yağı ilave edip iki dakika daha kaynatarak servis yapın. AFİYET OLSUN
NOT: Bal kabağı bulunmadığı mevsimde, 600 gram sakız kabağı ve soğan yerine 150 gram pırasa da kullanabilirsiniz. Hafta da bir ve ya iki kere bu şifalı çorbayı yapabilirsiniz.
Vatan şehitlerini ve Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu Gazi M. Kemal ATATÜRK`ü Rahmetle, Gazileri minnetle anar. Yaralılara acil şifalar diliyorum.
ÖZDEYİŞLER:
1- Ruhunda Vatan sevgisi olup, Kur`an-ı Kerime inanan bir öğretmenin anlayışı saygılı, vicdanlı ve sabırlı olmasıdır; çünkü onun daima varlığı olan önemli bir sorumluluğu vardır. (Fehim Aydın Hukukçu-Eğitimci)
2- Eğitimci ne kadar gelecek vadeden bilginin önemini anlatırsa, faydalanılabildiği sürece kıymeti artacaktır. (Fehim Aydın Hukukçu-Eğitimci)
3- Vatan sevgisinden, haktan ve faziletten mahrum olan bilgi, Türk İslam kültüründe yeri yoktur, onun dini inanç, zeka ve eğitimle alakası yoktur. (Fehim Aydın Hukukçu-Eğitimci)
4- Yüce Türk İslam aleminin kabiliyeti, yabani olarak çıkan bitkiye benzer, okuyarak budanmaları yapılmalıdır. (Fehim Aydın Hukukçu-Eğitimci)
5- Gakkkoşlarda, şeref ve Zafer kazanmak, onlara sahip olmaktan daha kıymetlidir. (Fehim Aydın Hukukçu-Eğitimci)
6- Hasta olduğun zaman hissedersin, sağlıklı olduğun zaman hiç hissetmezsin. (Fehim Aydın Hukukçu-Eğitimci)
Hadis-i şerifler kaynakçası: Hz. Muhammed ve hadisleri Yazar: Abdulbaki Gölpınarlı Okat yayınevi kasım 1964
|
