Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1832
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10791
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 756
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2053 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Görüş bildirebileceğiniz Ana Kategoriler
Anayasal Düzen (154) | Dış Politika (2278) | Ekonomi (234) | Eğitim (91) | Devlet Kurumlarımız ve Memurlar (63) | Adalet (71) | Milli Kültür (522) | Gençlik (27) | Siyasi Partiler ve Siyasetciler (844) | Tarım (147) | Sanayi (13) | Serbest Meslek Mensupları (5) | Meslek Kuruluşları (2) | Basın ve Televizyon (19) | Din (1052) | Yurt Dışındaki Vatandaşlarımız (54) | Bilim ve Teknoloji (13) | Milli Güvenlik (623) | Türk Dünyası (888) | Şiir (77) | Sağlık (185) | Diğer (3429) |

Görüş bildirebileceğiniz Siyasi Partiler ve Siyasetciler konuları
Siyasetçiler nasıl olmalıdır? (41)
Siyasi Partilerimiz nasıl olmalıdır? (27)
Siyasi partiler ve siyasetçiler ile ilgil diğer konular (776)


Siyasi Partiler ve Siyasetciler - Siyasetçiler nasıl olmalıdır? konusu hakkında görüşler
Mustafa Nevruz SINACI - (Ziyaretci) 8.05.2010 12:06:55

TÜRK İNKILABININ YÖNETİM İLKELERİ

TÜRK İNKİLABININ YÖNETİM İLKELERİ

Mustafa Nevruz SINACI

05- İrade ve egemenlik milletin tümüne aittir.

Demokrasi, milli egemenlik prensibinin esasıdır.

Gerçekte, idare edenler egemenlik kullanırlar. O halde, devlette idare edenler demokrat olmalıdır. Hükümet prensibi de, adalet sevgisini ve ahlâk fikrini gerektirir.

Zira Demokrasi memleket aşkıdır. Aynı zamanda babalık ve Analıktır. Hükümetlerin öncelikli görevi: Kişisel hürriyetlerin sağlanması ve sürekli kılınmasıdır. (M. Kemal Atatürk)

06- Devlet adamı gelecek kuşakları düşünen kişidir. Politikacı ise; Gelecek seçimleri düşünen kişi olarak tarif edilir. (Uğur, İsmet İnönü, s. 9-10)

07- ``&8230;bu yazılmamış olan ve milletin şuurunda yaşayan kanunlara riayet etmeyen her meclis, her müessese, her örgüt nihayet dayandığı kanunların kendilerini müdafaa etmediğini görmeye mahkum oluyorlar. (Uğur, İsmet İnönü, s. 31-32)

08- Bir kanun kabul edilirken her birimiz şu veya bu fikirde bulunabilir, mücadele ederiz. O idareden sonra iktidarlar da değişir. Onu yapmış olanlar gider, biz geliriz, başkası gelir. Her mesuliyet alan adam, ondan evvelki hükümetin çıkardığı kanuna güvenerek işini, sermayesini getirmiş olanların, kendilerine kanunla temin ettirilmiş olan bütün haklardan endişe etmeksizin istifade etmeleri şarttır. Petrol kanunu mevcuttur. Mevcut olduğu gibi tatbik edilecektir. Yabancı sermaye ile kim memleketimize gelmişse emniyettedir. (Mehmet Turgut, Siyasetten Sahneler, B.Yay-1991 s.61)

09- Büyük Millet Meclisi kürsüsü mübalâatsızlığa (saygısızlığa) asla gelmez.
Ben bu kürsüye her çıkışımda onun mehabetini (yüceliğini), Meclisin büyüklüğünü ve ehemniyetini duyarım. (Bilsel, İsmet İnönü: Büyük Devlet Reisi, s.ıv) ``Vekillerin de, reis-i devletin de, herkesin de harekâtı, hattâ vaatları, hattâ retleri kanun, vazife, ahlâk kuyuduyla (kaydıyla, sınırları ile) çerçevelidir.´´ (İsmet İnönü`nün TBMM` de Konuşmaları, 1920-1938, s.279) ``Hürriyet, fakat anarşi değil, disiplin, fakat cebir değildi ve Meclis görüşmelerinde söz alanlar bu ilkeye özen göstermeliydiler. (Asım Us`un Hatıra Notları: 1930`dan 1950 Yılına Kadar Atatürk ve İsmet İnönü Devirlerine Ait Seçme Fıkralar, s.331)

10- Meclisin, müzakerelerinde özgürlükle sorumluluk arasında bir denge kurulmalıdır.
Müzakerelerde, anarşiye gitmeyecek surette serbesti, cebre gitmeyecek surette disiplin olması gerekir. (Asım Us, Hatıra Notları, 1930`dan 1950 Yılına Kadar Atatürk ve İnönü Dönemine Ait Seçme Fıkralar, s.331) Büyük Millet Meclisi`nin irşadından (öğreteceklerinden) istifade etmeli, hele onun salahiyetine çok dikkat ve riayet etmelidir. (İsmet İnönü`nün TBMM Konuşmaları, 1939 -1960, s. 124) Ordu ile millet arasında yakın duyguların beslenmesinde en tesirli örnek, TBMM ve üyelerinin davranışlarıdır. Meclisimizin orduya karşı tutumlarında büyük bir ilerleme olduğunu sevinçle kaydedebiliriz. (1960 sonrası) Geçmiş fırtınaların yanlış tefsirleri önemli ölçüde unutulmaktadır. Ordunun şerefini korumakta dikkatli olmak, ordu için en besleyici gıdadır. Buna karşı ordudan, millet savunmasında ödevinin ehliyetlisi olmak, milletin istediği tek karşılıktır. (İsmet İnönü., TBMM Konuşmaları, 1961-1973, s. 806-807) ``... Ordu temizdir, ordu hiçbir vesile ile memleketine zarar getirecek bir harekete vasıta kılınamaz. Türk ordusunun geleneği budur. Bunu daima ispatlamıştır. Türk ordusunun, milletin istemediği bir harekette bir sergüzeştçinin peşinde gittiğini kimse görmemiştir. (Age., s. 428)

KISSA`DAN HİSSE:

Bu kurallar, Cumhuriyet`i taşıyan; demokrasi, adalet, insan hakları ve hukuku ebet-müddet kılan ilk`ler, temeller ve binlerce yıllık devlet geleneğimizin miyarı (ölçüsü, kriteri) bu ilkelerdir. İlke sahipleri, idareye lâyık, halkın itimadına mazhar kıdem, ehliyet ve liyakat sahipleri olmak gerekir. Yukarıdaki ilkeler devlette cari, hâkim ve hükümran değilse!.. "Şark kurnazlığı ve bizans oyunları icraya çöreklenmiş ve siyaset fazilet olmaktan çıkmışsa eğer" Meclis tefessüh etmiş (çürümüş/bozulmuş/yozlaşmış); hükümet acze düşmüş; demokrasi dumura uğramış; yargı, adalet ve hukuk &8216;tarafsızlık ve bağımsızlığını´´ yitirmiş demektir!..



DİKKAT!.. Yazışmalar için e.POSTA: gercek.demokrat@hotmail.com



Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.