Meral’den Kılıçdaroğlu’na ters köşe golü
Meral’den Kılıçdaroğlu’na ters köşe golü
04 Mart 2023 Mehmet Koçak İletişim: kocak61mehmet@gmail.com
Türk siyasi hayatında görülmemiş bir siyasi tiyatroyu milletçe seyrediyoruz.
Aday olma yarışında ‘Bizans entrikaları’nı aratmayan kurnazlıklar, rol kapmalar ve olmayan hükümette kirli pazarlıklarla pay alma mücadelesi Meral hanımın son hamlesiyle son buldu.
Meral hanımın yaptığı kelimenin tam anlamıyla ters köşe golü oldu.
Hükümet tüm devlet imkânlarıyla, sivil toplum kuruluşları (STK) ve halkımız, siyaseti askıya alarak deprem bölgesinde yaşanan acıları dindirmek ve yaraları sarmak için seferber olmuş çalışıyor.
Ama birileri yani 6’lı masa olarak adlandırılan gerçekte ‘Erdoğan’ı devirme masası’ ise 6 Şubat’tan beri deprem üzerinden sadece hükümeti eleştirmekle meşgul oldu.
Meral hanımın topu taca atacağı depremdeki tavrında belliydi. Kılıçdaroğlu, enkaz üzerinden Başkan Erdoğan’ı muhatap kabul etmez bir tavır içinde hedef alan pervasız açıklamalarıyla meydan okurken, Meral hanım “Cumhurbaşkanını arayarak eksik ve acil ihtiyaçları bildirdim. Çünkü devletin birinci derecede temsilcisi odur” ifadesiyle Kılıçdaroğlu’nun yanlışını ima etmiş oldu.
Yaşanan büyük afet ve çekilen acılar ile yaraların sarılması için hiçbir gayretin içinde olmayan Kılıçdaroğlu ve ‘Altılı masa’daki yandaş destekçileri kendi içinde de siyasi çıkar hesapları ve ayak oyunlarının ötesine geçememişlerdi.
Ben 2 gün önce.....
“Boşuna beklemeyin. Yarın 6’lı masa adayını açıklamayacak. Daha doğrusu açıklayamayacak. Aday isimleri üzerinde tartışılacak ve yemek yenilecek” yazmış ve paylaşmıştım....
•
......Ve son açıklamada:
Altılı Masa toplantısı sonrası, Cumhurbaşkanı adayı ve geçiş süreci yol haritası konusunda ortak bir anlayışa ulaşıldığı ve adayın 6 Mart 2023 tarihinde kamuoyu ile paylaşılacağı söylendi.
Anlaşılan 5.5 saatlik tartışmada bir adayda uzlaşamadılar.
Bu tartışma “Tavuk mu yumurtadan çıkar, yumurta mı tavuktan çıkar?” bilmecesi misali…
Tek solcu parti CHP, beş sağ partiyi oyuna getirdi havası içinde toplantı sonrası bayram yapması ve zafer naralarına karşı aynı saatlerde İYİ Parti’den Kılıçdaroğlu’na karşı itirazların yükselmesi üzerine erken ilan edilen zaferin hüsranla sonuçlanacağının işaretiydi.
İYİ Parti Lideri Meral Akşener’in genel başkan yardımcıları ile olağanüstü toplantısı, ayrıca Akşener’in 81 ilin başkanlarının Ankara’ya çağırılması İYİ Parti tabanından Kılıçdaroğlu’nun adaylığına büyük tepki nihayet sonuç verdi ve Meral hanım gereğini yaptı.
Kılıçdaroğlu’nun ortak adaylığını kabul eden ve mutabakatı imzalayan Akşener’in geri adım atmaktan başka çaresi yoktu.
Zira, Meral hanım partisi ve seçmeninin kendisine rağmen Kılıçdaroğlu’na destek vermeyeceği ve partisinin bir dağılma sürecine gireceğini görmüştü.
Saadet Partisi, Demokrat Parti, DEVA Partisi ve Gelecek Partisi derin bir sessizlikte, zira onlar ‘Kukla seçen kuklalar’ oldukları için küçük paylara dünden razılar.
Şimdi asıl kavganın CHP içinde başlayacağı kesin.
Kılıçdaroğlu’nun “ne isterseniz alın, yeter ki beni aday yapın” anlayışına verilen tavizlere karşı derinden derine itirazlar var.
Meral hanımın masadan çekilmesi itirazları ve kavgayı alevlendireceğe benziyor.
Meral hanımın bu son hamlesi hem 6’lı masayı dağıttı hem de CHP’nin iyice karışmasına sebep oldu.
•
Bazı konuları önceden bilmek için kâhin olmaya gerek yok.
12. defa toplanan bu masanın, adayını beleyemeden dağılması Kılıçdaroğlu’nu gerçekten içinden çıkılmaz bir zor duruma sokmuştur.
Masanın mimarı olmakla övünen Kılıçdaroğlu’na seçmen “Sen kurduğun masayı idare edemedin, 85 milyonluk Türkiye’yi nasıl yöneteceksin?” diye sorarsa ne cevap verecek?
Çeşitli halk katmanlarında CHP’nin yönetme becerisi, yetenek ve liyakat sahibi olmayan, bir kişinin genel başkanlığında mı yoluna devam edecek?
Veya CHP, Cumhurbaşkanlığı seçimlerine onun adaylığında mı girecek? Soruları sorulmaya başlandı bile…
Olmayan bir hükümet paylaşımı kavgası üzerinden ülkeye zaman kaybettiren bu zevat, seçmene kimi takdim edecek?
Böyle bir demokratik anlayışa kargalar bile güler.
Sadece birkaç soru:
Allah aşkına bu komedinin dünyada eşi benzeri var mı?
Bu siyasi çapsızlık Türk siyasi tarihinde kara bir leke ve sizin adınıza bir ‘utanç tablosu’ olarak yer alacaktır.
Sanırım başka söze gerek yok…
|