Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1831
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10765
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 755
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2053 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Görüş bildirebileceğiniz Ana Kategoriler
Anayasal Düzen (154) | Dış Politika (2268) | Ekonomi (234) | Eğitim (91) | Devlet Kurumlarımız ve Memurlar (63) | Adalet (71) | Milli Kültür (519) | Gençlik (27) | Siyasi Partiler ve Siyasetciler (835) | Tarım (147) | Sanayi (13) | Serbest Meslek Mensupları (5) | Meslek Kuruluşları (2) | Basın ve Televizyon (19) | Din (1052) | Yurt Dışındaki Vatandaşlarımız (54) | Bilim ve Teknoloji (13) | Milli Güvenlik (622) | Türk Dünyası (888) | Şiir (77) | Sağlık (185) | Diğer (3426) |

Görüş bildirebileceğiniz Siyasi Partiler ve Siyasetciler konuları
Siyasetçiler nasıl olmalıdır? (41)
Siyasi Partilerimiz nasıl olmalıdır? (27)
Siyasi partiler ve siyasetçiler ile ilgil diğer konular (767)


Siyasi Partiler ve Siyasetciler - Siyasi partiler ve siyasetçiler ile ilgil diğer konular konusu hakkında görüşler
Mehmet KOÇAK - (Ziyaretci) 2.05.2018 10:17:20

O `Gül`den eser kalmadı

O `Gül`den eser kalmadı

Dostlar, farklı farklıdır.
Bir gerçek dost olanlar var, bir de dost görünenler.
Dost ve arkadaş kime denir?
Dostluk ve arkadaşlık kimlerle kurulmalı?
Dostu ve arkadaşı seçerken bu iki soru mutlaka irdelenmeli ve sonuçları üzerinden, inanmak ve kalben mutmain olduktan sonra dost ve arkadaş edinmeli.
Dostluğun ve arkadaşlığın önemi bilmeyenlerden yani dost görünenlerden uzak durulmalı.
Çünkü onlar, çıkarları senin üzerinden devam ettikçe yanında olurlar.
Ve yine onlar, kendi çıkarları devam ettikçe sizi tartışmaz ve eleştirmezler. Yüzünüze karşı yanlışlarınızı bile onaylayan ve alkışlayan olurlar.
Gerçek dost ona ihtiyaç duyduğunda seni çıkar uğruna terk etmeyendir.
&8216;Yol Arkadaşlığı` ise çok daha başkadır.!
Dava ve yol arkadaşlığı çıkar üzerine değil gönül, vefa ve kardeşlik üzerine kurulur.
&8216;Yol arkadaşlığı`; ortak sevdalarda bir yolda olma veya yola birlikte çıkma anlamı taşır. ``Yol arkadaşlığına ölümüne varım´´ diyebilen ve onun gereklerini samimiyetle yerine getirenlerle yapılmalı.
Yolculuklar büyük fedâkarlık ve tahammül gerektirir ki, genelde fikir ve dava arkadaşlığı da yolculuk esnasında belli olur.
Bazıları baştan dost görünenlerdir. Bazıları ise yolda değişenlerdir.
Günümüzde samimi gerçek dost sandıklarımız meğer dost görünenlerdenmiş.
GÜL`ÜN DİKENİ
``Gül dikensiz olmaz, Gül`ü seven dikenine katlanır´´ derler, doğrudur.
&8216;Gül`ün etkileyen bir kokusu ve tatlı rengi ile yeşil yaprağının yanında bir de sivri, acıtan dikeni var.
Biz &8216;Gül`ü sevdiğimiz için &8216;Gül`ün dikenine hep katlandık.
Biz &8216;Gül` almak için dikene de su verdik.
Ancak gönül bahçemizde açan o &8216;Gül`den şimdi eser kalmadı.
Bizim bahçenin Gül`ü zamanla değişmiş ve toprak altından faklı bahçelere doğru köklerini salmış.
Gül`ün kendisi ile yaprakları kurumuş, gül kokusunu kaybetmiş, ama dikeni kurudukça daha çok acıtmaya başlamış.
Sadece ben değil milyonlar, ``her şey olur ama &8216;Gül` değişmez´´ sanmıştık ama yanılmışız.
Onun değiştiğini, etkileyici gül kokusu ve rengini kaybettiğini görünce elime kalemi alarak önümdeki not defterime.
``Ne &8216;Gül`den eser kaldı ne de bülbül sesinden bir hazan geldi geçti gönlümün bahçesinden´´ diyerek duygularımı içeren bir mısralık şiir yazdım.
VEFA VE DEĞER BİLEN OLMADI
O, ona verilen değer ve gösterilen saygı ile onun bu günlere hep yükselerek gelmesine destek verenlerin emeğini inkâr etmiş oldu.
En yüksek makam kendi hakkı olduğu halde milyonların önünde o lider, bir &8216;Gül`ü gösterdi.
Ona inandı ve güvendiği için elindekini ona sunarak en güzel vefa örneğini göstermişti.
O, ona verilen bu değeri yok saydı ve verilen bunca emeği eliyle değil ayağıyla tepti.
Vefa, saygı ve sevgi üçgeninden oluşan gerçek dostluğun ve kardeşliğin hukukunu göstermeliydi.
O, ona yakışanı değil, yakışmayanı yaptı.
Gelecek nesillere gerçek dost, samimi ve kardeşlik hukukunun en güzel örneğini miras olarak bırakma erdemliğini gösteremedi.
Eleştirilerini bugün değil, görevde olduğu Dışişleri Bakanlığı, Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı döneminde yapmalıydı.
O zaman siyasi beklentileri uğruna susmayı tercih eden Sayın Gül, şimdi bülbül kesilmesi onun samimiyetsizliğini göstermektedir.
Sayın Gül, gizli pazarlıkçı ve kendi çıkarlarını gözeten bir kişiliğe sahip olduğunu bu tavrıyla daha fazla gizleyemedi.
Şartlar, çıkarlarına göre şekillenmediği için aday olmadığını açıklaması ise ilkesiz, ben merkezli ve çıkar odaklı kişiliğinin bir göstergesiydi.
Emperyalist güç odaklarının FETÖ üzerinden Türk siyasetini kendi sömürgeci politikalarına göre şekillendirme projesinin bir figüranı olarak kullanıldığı bir gerçektir.
Bundan sonra hem eski yol arkadaşları hem de AK Parti camiasında bir karşılığı kalmamıştır.
O, değerler üzerinden değil, çıkarlar üzerinden koşan bir siyasetçi olarak tarih ve vicdanlarda yerini almıştır.
O, onu sevenlerin gönlünde bir değerdi, bir &8216;Gül` idi. Ama yanlış tercihleriyle zaman içinde o özelliklerini kaybettiği için değersizleşen oldu.
Unutulmasın ki; taş yerinde ağır olur.
Vefa ve samimiyet insanı değerli kılar.
Bu süreçte Sayın Bülent Arınç ve Sayın Ahmet Davutoğlu gerçekten takdireşayan tavırlarıyla örnek olmuşlardır.
Sayın Arınç ve Sayın Davutoğlu`ndan önce ben Sayın Gül`ün benzer bir açıklama yapmasını beklerdim.
Gerçek dost ve kardeşlik hukuku ilkelerinden yürüyen olmak çok önemli, ancak samimiyeti yitirmeden dost kalabilmek hepsinden daha önemlidir.
Allah bizi gerçek dost ve vefalı olmayı ve kalabilmeyi nasip etsin.


Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.