SİYASET ÜZERİNE KISA KISA NOTLAR
SİYASET ÜZERİNE KISA KISA NOTLAR Prof. Dr. Salih Şimşek
Aşağıdaki tespitler geçtiğimiz seçimlerde kaleme alınmış yayınlanmamıştı. Nostalji olsun diye paylaşıyorum:
Muhalif Sayın Genel Başkan yine çamura yattı: Biz değil Erdoğan kaybetti!
Her seçime olduğu gibi, bu seçime de hile karıştı. Hemen erken seçime gidilsin!
Tarih, çatıyı böyle ters yüz edenlerden, gün gelecek hesap soracaktır! Hatırlatayım istedim.
Ahh ah… Bu tatillerine kıyıp da ikamet yerlerine dönmeyip oy kullanamayanlar var ya... Bunları denizden hiç çıkarmayacaksın!
Ben dememiş miydim? Ulusal cephedeki dostlarımızı dün uyardım. Seçimin sağlıklı ve sizin lehinize sonuçlanması için trafoları gözetim altına alın!
Muhalefet, şimdi de diyor köşkle ‘mesafeli’ duracakmış artık gözü nasıl korktuysa... Koyun dağa küsmüş misali… Mesafenin ölçüsünü de bir söyleseydi keşke...
Kalanlar kalmış, güreşe doymayanlar da dinlenmeye geçmiştir. Yarın kalkarlar ve başlarlar bağırmaya: adil seçim olmadı! Seçimler tekrarlansın! Erken seçim istiyoruz!
Kılıçdaroğlu bir zaman şöyle söylemişti: Erdoğan’ı o koltukta (başbakanlık koltuğu) oturtmayacağız! Adam sözünü tuttu, Erdoğan’ı koltuktan indirdi, Cumhurbaşkanı yaptı. Helal olsun, sözünü de tuttu...
Kedilere sahip olun. Merkezi bilgisayarları denetim altına alın. Yoksa hırsız (!) sizi de çalar. Sözümü dinlemediler. Hâlbuki dost gerçek uyarıda bulunur. Dinlemediler. Artık kaderlerine razı olsunlar. Bu arada AYM kapısı halen açık.
Kronik hasta muhalefet yine çamura yattı: biz değil Erdoğan kaybetti! Yan yatmaya, çamura batmaya devam... Biraz önce söylemiştim beni yanıltmadı: biz kazandık! Erdoğan kaybetti... (enayi) büyük ve asil tür milleti de yuttu!
10 saat önce şöyle yazmıştım:‘ak-koyunlar’ ile ‘kara-koyunlar’ bugün çobanlarını seçiyorlar. Yeni ‘çoban’ımızın milletimize ve insanlığa hayırlı olmasını diliyorum`... Artık ak koyunların seçtiği çoban, kara koyunların da çobanı oldu. Onlar beğenmese de...
Benden duymuş olmayın da… (C+P), bu seçimden ders almış (!). Gelecek seçimlere şimdiden odaklanacakmış ve propaganda sloganlarını belirlemeye başlamış. Bunlardan biri şöyle imiş: ülkemize çeşit çeşitleri ithal edilen aşıların günü geçmiş olanları ev ev dolaşılıp toplanacak ve halka bedava verilecek...
Her seçimde boylarının ölçüsünü almasına rağmen bazı siyasetçiler (yenilen pehlivan güreşe doymaz kuralına uygun olarak) hâlâ konuşuyorlar: `Bizi sorgulamayın, genel seçimlerde görüşürüz`. Seçimi fırsat bilerek partimizi hedef alanlar, AKP hizmetkârlığına soyunmuş art niyetlilerdir. Bizi sorgulama hezeyanına katılanlar, gelecek genel seçimlerde cevabını alacaktır.
Ben dememiş miydim? Ulusal Cephe’deki dostlarımızı dün uyarmıştım: Seçimin sağlıklı ve sizin lehinize sonuçlanması için trafoları gözetim altına alın! Kedilere sahip olun. Merkezi bilgisayarları denetim altına alın. Yoksa hırsız (!) sizi de çalar. Sözümü dinlemediler. Hâlbuki dost gerçek uyarıda bulunur. Dinlemediler beni. Artık kaderlerine razı olsunlar. Bu arada AYM kapısı halen açık.
Yıllar önce hemşerim rahmetli Mustafa Taşar konuşmalarını beğenmediği bir gruba şöyle demişti: hâlâ bıraktığımız yerde otluyorsunuz... Ben de şu ‘ulusal cephe’ mensuplarına diyorum ki: şu Türkiye’nin geçirdiği değişimi önce ciddi bir inceleyin. Kendinizi iyice bir sorgulayın. Önce `iktidar` olmaya bir karar verin. İktidara talip görünüp kolaya kaçıp muhalefete oynarsanız, burnunuz bir türlü sürçülmekten kurtulmaz... Demedi demeyin.
|