Türkiye’de seçimleri etkileyecek iki büyük sorun; ekonomi ve mülteciler
Türkiye’de seçimleri etkileyecek iki büyük sorun; ekonomi ve mülteciler 11 Mayıs 2022 A
Mehmet Koçak İletişim: kocak61mehmet@gmail.com
Türkiye, ekonomik, siyasi alanlarda olduğu kadar mülteciler konusunda da çok ciddi sıkıntılarla karşı karşıyadır.
Hükümet, mevcut iç ve dış sorunların üstesinden gelmek için sonuç odaklı projeler yönünde çok yönlü adımlar atmış bulunmaktadır. Ancak sorunların giderilmesi yönünde ise maalesef beklentilerin henüz karşılık bulmadığı bir gerçektir.
Zira yaklaşan seçimlerde Başkan Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığı ve onun liderliğindeki hükümetin devam edebilmesi için çok sayıda zorlukla karşı karşıya bulunduğu zorluklarda başarılı olması gerekiyor.
Bu gerçekten hareketle Başkan Erdoğan, yapılacak olan seçimlerle alakalı olarak olumsuz kamuoyu anketleri üzerine AK Parti hükümetini ve teşkilat kadrolarını alarma geçirdi.
Başkan Erdoğan’a güveni ve hükümete desteğinin devamı hiç şüphesiz bu başarılara bağlıdır.
•
Hükümetin önünde en önemli sorunlardan biri ekonomidir. Diğeri ise mülteciler sorunudur. Her ikisi de acil çözüm beklemektedir.
Kurdaki hızlı dalgalanma ve enflasyondan kaynaklanan hayat pahalılığı, vatandaşın geçimini çok ciddi anlamda olumsuz yönde etkilemeye devam ediyor.
Şimdiye kadarki ekonomik reformlar ile farklı ekonomik modellerin derde deva olmadığı görülmüştür. Çok acil olarak köklü değişimlerle ekonomik sorunlara vatandaşı rahatlatacak şekilde bir çare, bir çıkış yolu mutlaka bulunmalıdır.
Hükümetin bir diğer önemli ve öncelikli sorunu ise her gecen gün sayıları hızla artan mülteciler sorunudur.
Türkiye, ‘Suriye krizi’nden kaynaklanan birçok ciddi sorun yaşadı, yaşıyor. Ancak bu sorunlarda en önemlisi güvenlik, diğeri ise Suriyeli mültecilerin sorunlarıdır.
Bilhassa son zamanlarda gündeme gelen mültecilerin Suriye’ye dönüşleriyle ilgili konudur.
Bu sorunun aşılabilmesi için Şam yönetimiyle ilgili izlenecek politikaların bir değişimi gerektirdiği açıktır. Aksi halde sorunun çözümü çok zorlaşacaktır.
Ankara ile Şam arasındaki siyasi ilişkiler istenilen seviyede değil, hükümetler ve liderler düzeyinde bir ilişki henüz kurulamadı.
İki ülke arasındaki sorunlar ve bilhassa mültecilerin geri dönüşü konusu iki ülkenin istihbarat servisleri aracılığı ile görüşülüyor.
Gizli yürütülen istihbarat görüşmelerinde nelerin konuşulduğu ve hangi kararların alındığı yakın zamanda ortaya çıkacaktır.
Ancak ne olursa olsun kısa zamanda mutlaka bu konuda çok ciddi bir mesafe alınması şart.
Çünkü Suriyeli mültecilerin geri dönüşü, seçimlerinde oy kaybetme veya kazanma ile sonuçlanabilecek bir iç siyasi meseleye dönüştü.
Bir oyun fark yaratabileceği bir seçim sisteminde bu konu siyasetçiler için son derece önemli hale geldi.
Mülteciler üzerinden kısa bir zaman önce siyasiler arasında sert tartışmaların yaşanmış olması ve İçişleri Bakanı Sayın Soylu’nun hedef alınması bunun en bariz örneğidir.
Meselenin sadece Suriyeli mültecilerle de ilgili olmadığı diğer bir gerçektir. Afganlar ve İran, Irak ve Afrikalılar gibi diğer gruplar da artık sorunun bir parçası. Ancak Suriyeliler en kalabalık grubu oluşturuyorlar.
Türkiye, savaştan kaçan Suriyelilere geçici koruma statüsü verdi ancak artık sorunlar katlanarak büyümekte ve mülteci akını maalesef devam etmekte olması ekonomik sıkıntı yaşayan halkın sabır sınırlarını zorlamaya başladı.
•
Aslında mesele Suriye’nin geleceği ile alakalıdır.
Mesele sadece Türkiye’nin meselesi değil. Türkiye sorunu Uluslararası Platforma taşımalı.
Suriye’deki tüm dış aktörler ve Uluslararası Toplumu temsilen BM-GK (Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi) acil olarak devreye girmelidir.
Türkiye’deki siyasi muhalefetin de sorunlara sözüm üretme yerine istismarcı bir yaklaşımla gerilime sebep olacak beyanlar ve eylemlerde bulunması ahlaki bir duruş değildir.
Önemli olan sorunların aşılması konusunda hükümete yapıcı bir muhalefet anlayışıyla öneriler sunmaktır.
|