TARIMDA İŞ ARACILIĞI (1)
TARIMDA İŞ ARACILIĞI
Ahmet ÖZDEMİR Maliyeci-İktisatçı aozdemir2007@hotmail.com
Geçmişten ve tarihin derinliklerinden bugüne; her sahada olduğu gibi çalışma sahalarında da önemli gelişmeler olmuştur. Teknoloji ve motorize faaliyetler, emek yoğun- bedensel çalışmaları aşağıya çekmiştir. İnsan oğlunun çalışmaları; Dünyanın muhtelif yerleri-memleketleri-devletleri itibariyle, şekilde ve/veya esasta değişiklik göstermektedir. Bunda; iklim şartlar, enlem-boylam durumları ve buralara hakim olan teknoloji, iç-dış sermaye etkili olduğu gibi, devletlerin ve milletlerin; siyasi-idari-iktisadi sistemleri de, etkili olmaktadır. İnsanlar; hayatlarını devam ettirebilmek bakımından da; iç-dış göçlere kalkabilmektedirler. Hatta, yasaklanmış yollarla ve hayatları bahasına deniz aşırı ve/veya kilometrelerce uzaktaki diyarlara kaçmayı-göçmeyi-mülteci olmayı göze alabilmekte, hatta; insan kaçakçılarının ağlarına düşerek, ellerindeki-avuçlarındaki maddi imkânları-değerleri sonuna kadar kullanmaktadırlar. Bunlardan bazıları ve birçoğu dolandırılmakta, deniz-nehir &8230; seyahatlerinde hayatlarını kaybetmekte, bazıları da emellerine nail olamadan ara devletlerde engellenerek, toplama merkezlerinde sorgulanarak; bulunduğu mahalden sınır dışı edilmekte ve kendi memleketlerine iade edilmektedirler. Rejimleri itibariyle, memleketlerine avdet etmek zorunda kalanların ise ayrıca ne gibi çıkmazlara-ezaya-cezaya çarptırıldığı, şüpheyi ve dikkati çeken ihtimali hususlar olmaktadır. Milletler arası göçü, hukuku kötüye kullanarak ve muvazaalı (danışıklı-dövüşlüklü) bir şekilde evlilik bağı kurarak da yapanlar olabilmektedir. Devletlerin ve milletlerin bekasında; temel-esas unsur insanlardır. Elbette, her devlet, belirtilen temel unsurunu muhafaza ve devam ettirmek isteyebilir. Buna rağmen, tebaasını-halkını-vatandaşlarını maddi-manevi ve sair yönler itibariyle çağın gerektirdiği şekilde tatmin edemeyen ve onlara çağın şartlarına uygun ve asgari yaşama şartlarını sağlayamayan devletlerin ve milletlerin; değinilen isteklere-meyillere makûl ve mantıklı olacak biçimde imkân sağlamasında, isabet olsa gerektir. Tabii, böyle olsa bile, meselenin bir de muhatap devletleri ve milletleri (mültecileri ve/veya göçmenleri-kaçakları kabul edecekler) vardır ki, bu yönlerde özellikli olmaktadır, şüphesiz. Gerçek kişiler-fertler; cenin hallerinden ölünceye kadar medeni haklardan istifade etmek veya bu hakları kullanmak durumundadırlar. Bunlardan birisi de çalışma haklarına inhisar etmektedir. Mutlaka istisnaları olmakla beraber, genel olarak aktif çalışma devresi 22-67 yaş sınırlarına dayanmaktadır. Kişiler, hürriyetçi idare sistemlerinde; çalışma sahalarını-yerlerini-mekânlarını kendi iradeleriyle ortaya koyabilirler ve/veya koymak isteyebilirler. Kişiler; kamu-özel kesimlerinde çalışabilirler, işveren-işçi olabilirler, bağımsız veya serbest meslek erbabı olarak faaliyet icra edebilirler. Bazıları da; sermayelerinin-varlıklarının getirisiyle, aktif çalışma hayatına direkt olarak girmeden hayatlarını devam ettirebilirler. Bunlar için; karada-havada-denizde, yer altında-üstünde, çeşitli şekillerde iktisadi hayata dahil olunabilir. 31.12.1960/193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu` nun ücret istisnalarına ilişkin 23. maddesinde Ücretlerde: Aşağıda yazılı ücretler Gelir Vergisinden istisna edilmiştir. 2. Gelir Vergisinden muaf olanların veya gerçek usulde vergilendirmeyen çiftçilerin yanında çalışan işçilerin ücretleri; &8230;
|