Macaristan’dan Turan Kurultayına bakış (13 Ağustos 2022)
Macaristan’dan Turan Kurultayına bakış (13 Ağustos 2022)
13 Ağustos 2022
Halit Kanak İletişim:
Türk Dünyası Dayanışma ve Yardımlaşma Derneğimizin Yönetim Kurulu Üyeleri İbrahim Karademir ve Dr. Abdurrahim Can’la birlikte bir sabah namazından sonra İstanbul’dan başlayan kara yolculuğumuz 10 Ağustos 2022 tarihinde, “TURAN KURULTAYI” için geldiğimiz Budapeşte’de nihayete erdi.
Kara yolunu tercih etmemizin sebebi Balkan Bölge Başkanımız Özcan Yeniay kardeşimizin organizasyonuyla; Bulgaristan, Makedonya, Kosova, Karadağ, Bosna-Hersek, Hırvatistan’a uğramak, Gönül dostlarıyla kucaklaşmaktı. Öyle de oldu. Hem hasret giderdik hem de istisnasız bütün dünyayı ilgilendiren 2023 Haziran’ında Türkiye’de yapılacak seçimlerle ilgili Balkanlar’ın nabzını tuttuk. “Tayyip Erdoğan kaybederse halimiz nice olur” diyen gönül coğrafyamızın insanıyla Cumhur İttifakının bu seçimin mutlak gâlibi olması konusunda mutabık kaldık..
Bütün Balkan Coğrafyasında gördüklerimiz ve duyduklarımızla bunun şart olduğuna bir kez daha kanaat getirdik. Çok eksikler var. Yapılması gereken epeyce iş var. Dostlarımla da paylaştığım bir konu var ki eksiklerin başında ve olmazsa olmaz denecek cinsten.
Biliyorsunuz TBMM 1 Ekim’e kadar tatilde. Milletvekillerimiz nerede diye halka soracak olursanız, bütün herkes koro halinde; “dağda, bayırda, bağ ve bahçede, illâki denizde” cevabını alırsınız. Halbuki bana göre en az Cumhur İttifakı milletvekillerinin 100 tanesi bu yaz tatilini Balkanlar’da geçirmeliydi.
Çünkü değerli Gönül Dostları cennet vatanım Türkiye’mizde yaşayan seçmenin yaklaşık 5’i Balkan kökenlidir. Orada sıkı ve köklü ilişkilere ihtiyaç var. Bu ilişkiler tabanda zaten mevcut, ancak en üst düzeyde yeniden tesis edilmeli ve süreklilik gerektirmektedir.
Ben bunu daha dün 24 Temmuz’da gittiğim Gümülcine’de Batı Trakya’nın yiğit evladı Şehit Dr. Sadık Ahmet’i anma programında da gördüm. Bu programda Cumhur İttifakından en az 20 milletvekilimiz mutlaka olmalıydı. Ama maalesef BBP Genel Başkanı Sayın Mustafa Destici ve Dışişleri Bakan Yardımcımız Sayın Yavuz Selim Kıran’dan başkası yoktu.
Bütün Batı Trakya Türk’ünün sahiplenerek yoğun ilgi gösterdiği anma programında muhalefet ise başkanlık divânı üyeleri, milletvekilleri, belediye başkanlarıyla eksiksiz oradaydı.
Aynı şekilde, bütün Türk Dünyasından yaklaşık 200 bin kişinin iştirak ettiği Turan Kurultay’ı için geldiğimiz Budapeşte’ye hiç değilse TBMM Başkan Vekillerimizden birisi kalabalık bir parlamento heyetiyle burada olsaydı. (Ekibiyle kurultaya renk katan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’la, Kütahya Belediye Başkanı Alim Işık Başkanları ve KKTC’yi temsilen katılan Serdar Denktaş’ı tebrik ediyorum.)
Bugac’ta düzenlenen TURAN KURULTAYI’nda Türk soyundan gelen Macar, Azeri, Avar, Başkurt, Bulgar, Balkar, Buryat, Çuvaş, Gagavuz, Kabardino, Karaçay, Karakalpak, Kazak, Kırgız, Kumuk, Moğol, Nogay, Oğuz, Özbek, Tatar, Tuva, Türkmen, Uygur ve Yakut boyları bir araya geldi. Türk Devletler Teşkilatı’nın kurulmasından sonra ilki olan ve 12/13/14 Ağustos’ta Macaristan’da icrâ edilmeye başlanan Turan Kurultayı, dost ve kardeş Macaristan’ın TDT’ye doğrudan üye olmasıyla ayrı bir önem kazandığı muhakkaktı.
Doğu-batı dengelerinin altüst olduğu günümüz dünyasında, Türkiye’mizin öncülüğünde ortaya çıkan Türk Birliğinin simgesi Türk Devletler Teşkilatı, önemli güç merkezlerinden birisi olmuştur.
Bütün dünyaya adından bahsettiren Türk Devletler Teşkilatı daha aktif hâle getirilmeli, kurulacak ikinci ve üçüncü halkalarında, “Türk Devletler Teşkilatında biz neden yokuz” diyen pek çok devlet gibi, Balkanlar’dan Moğolistan’a hatta Kore’ye kadar bütün akraba toplulukları yer almalıdır.
Bunun dışında; Kamboçya’dan, Sri Lanka Türklerine, Pakistan ve Himalaya’daki Türklerden, Girit’te uğradığı soykırımdan kurtulmak İçin Libya’ya göçmüş beş bin Türk Ailesinden, Türkmenelinden Romanya’ya, Nijer’de yaşayan Tuareglere, Doğu Afrika’da ve Ortadoğu’da yaşayan Osmanlı Türkü’nün torunlarına, Sibirya’dan Kafkaslara kadar hiçbir oba ve aşiretleri dışarıda bırakmadan temsilci alınması zarûrî olmuştur.
İşte öyle bir yapıya büründürülecek Türk Devletler Teşkilatı’nın önemli çalışması hâline gelen Turan Kurultay’ı için teklifimiz; bundan böyle dönüşümlü olarak her iki yılda bir diğer Türk Cumhuriyetlerinin birinde, olimpiyat oyunlarıyla, ekonomik ve kültürel oturumlarıyla kısaca her yönüyle icrâ edilmesi yönündedir.
Elbette ki; bugün Türk Devletler Teşkilâtının kurulması gibi, Turan Birliğini kurma mücâdelesi veren Enver Paşa unutulmamalıdır. Türk Devletler Teşkilâtının kurulmasının temelinde Enver Paşa vardır ve bu çalışmalar üç-beş yılla sınırlı değildir.
Bu çalışma tam yüz yıl önce Enver Paşa tarafından başlatılmış ve bu uğurda şehid edildiği 4 Ağustos 1922 yılına kadar devam etmiştir. Hedefinde Turan sınırları dahilinde bulunan ve işgâle uğramış Türkistan topraklarını hür ve bağımsız hâle getirdikten sonra bu topraklarda yaşayan Türk Devletlerini bugün olduğu gibi bir çatı altında bir araya getirmekti.
Birilerini ön plana çıkarma adına, yaptığı çalışmaları itibarsızlaştırmak için ona hayalci dediler. Enver Paşa’nın Kızılelma Ülküsünü karalamaya, gölgelemeye çalışanların hayalleri onun icraatlarına yetişmeyecekti bile.
Onun hayalini gerçekleştiren başta Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere; hem Türk Devletler Teşkilatını kuranları, vesile olanları, hem de iki yılda bir yapılan Turan Kurultayında, kendisine dernek rozetimizi taktığımız başta Macar Turan Vakfı Başkanı Biro Andras ve Ümit Hamit Agayi olmak üzere emeği geçenleri kutluyorum…
|
