Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1831
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10765
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 755
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2053 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Görüş bildirebileceğiniz Ana Kategoriler
Anayasal Düzen (154) | Dış Politika (2268) | Ekonomi (234) | Eğitim (91) | Devlet Kurumlarımız ve Memurlar (63) | Adalet (71) | Milli Kültür (519) | Gençlik (27) | Siyasi Partiler ve Siyasetciler (835) | Tarım (147) | Sanayi (13) | Serbest Meslek Mensupları (5) | Meslek Kuruluşları (2) | Basın ve Televizyon (19) | Din (1052) | Yurt Dışındaki Vatandaşlarımız (54) | Bilim ve Teknoloji (13) | Milli Güvenlik (622) | Türk Dünyası (888) | Şiir (77) | Sağlık (185) | Diğer (3426) |

Görüş bildirebileceğiniz Türk Dünyası konuları
Türk Dünyası (888)


Türk Dünyası - Türk Dünyası konusu hakkında görüşler
Dr. REŞAT DOĞRU - (Ziyaretci) 7.06.2010 16:11:29

TÜRK DÜNYASINDA DA İNSANLARIN YÜREKLERİ YANMASIN

TÜRK DÜNYASINDA DA İNSANLARIN YÜREKLERİ YANMASIN


Tokat Milletvekili Dr. Reşat DOĞRU, 31.05.2010 &8211; 04.06.2010 tarihleri arasında, Belgrad` ta yapılan KEİPA toplantısında kadınlara yönelik şiddet ile ilgili yapmış olduğu konuşmada, terör ve savaşlar da dâhil olmak üzere, kadına yapılan şiddetin bir insanlık ayıbı olduğunu bildirdi. Şiddetin hiçbir türünün kabul edilemez olduğunu bildiren DOĞRU, konuşmasında şunları söyledi.

``İsrail`in Gazze`de insanlığa yaptığı saldırıyı şiddetle kınıyorum. Ayrıca Türkiye Cumhuriyeti Devletine bir terör örgütü tarafından saldırılar yapılmaktadır. Saldırılarda güvenlik güçleri ve masum halk öldürülmektedir. Bu ve bunun gibi bütün terör örgütleri de şiddetle kınıyor, insanlık dışı hadiselerde bütün ülkelerin işbirliği yapması gerektiğini dikkatlerinize sunuyorum. Örgütler dış destek almasalar katliamlar yapmazlar.
Bugün bütün dünyada bazı bölgelerde analar, kardeşler ağlamakta ve acı çekmektedir. Bunların başında Karabağ`da, Kerkük`te, Telafer`de, Sincan Uygur belgesindeki analar gelmektedir. Yerlerinden yurtlarından edilmiş Azerbaycan`lı analar Bakü`de perişan halde yaşamakta, analar yurt özlemi içinde yaşamaktadırlar.

Irak` ta, Kerkük, Musul, Bağdat başta olmak üzere 1,5 milyon Türk ve Müslüman öldürülmüş, kadınlara, analara, çocuklara çok büyük saldırılar yapılmıştır. Bütün insanlık, Sivil Toplum Kuruluşları, bu konuda gereken tepkiyi maalesef gösterememişlerdir. Bu durum insanlık adına son derece yanlıştır.

Kadınlara yönelik şiddet dünyada bütün ülkelerinin hepsinde önemli bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Kadına yönelik şiddet de, ülkelerin gelişmişliği, az gelişmişliği de önemli olmamaktadır. İnsani değerlere çok önem verdiğini iddia eden ülkelerde bile kadınlara karşı şiddeti görüyoruz. Ancak ekonomik olarak daha zayıf ülkelerde daha fazla belirgin olarak karşımıza çıkmaktadır.

Şiddet karşımıza fiziksel, cinsel veya psikolojik olarak çıkmaktadır. Sonuçta özel hayata müdahale vardır. Özgürlükler engellenmektedir. Sonuçta şiddet ne biçimde olursa olsun kadınları hayattan korkmaya ve güvensizliğe sevk etmekte, temel hak ve özgürlükler engellenmektedir. Özellikle kapalı toplumlarda aile içi şiddet, mücadele edilmesi gereken en önemli konu olarak karşımıza çıkmaktadır.

Dünyada eşi tarafından fiziksel şiddete maruz bırakılan çok kadın vardır. Duygusal şiddet oranları küçümsenmeyecek orandadır. Fiziksel ve cinsel şiddette batı toplumlarda çok görülmektedir.
Ayrıca yaşadıkları şiddeti kimseye anlatamayan kadınların oranı dünyada 48`leri bulmaktadır.

Şiddet yaşayan kadınlar hayattan zevk almama, hayata küsme, hatta intihar etmeyi düşünme bile karşımıza sıklıkla çıkmaktadır.

Kadına karşı şiddetle mücadelede bütün dünya ülkeleri el ele vermelidir. Toplumun mutlaka bilinçlendirilmeli ve insani değerler ortaya çıkarılmalıdır. Kadın olsun erkek olsun eşittir. Kimsenin kimseye şiddet uygulamaya hakkı olmadığı, bilinçli olarak topluma anlatılmalı ve kabul ettirilmelidir. Dünyadaki bütün devletler bu yönlü çalışmalar parlamentolarda kanunlaştırılmalı, sivil toplum kuruluşları olarak takip ettirmelidirler.

Sivil toplum kuruluşları bu konuyu çok önemsemeli, dünyanın her tarafına ulaşmalıdır. Bu konuda medyaya da çok önemli görevler düşmektedir. Medya kadın-erkek eşitliği konusunda dikkatli olmak, o yönlü çalışmaları desteklemelidir. Toplumsal cinsiyet eşitliği, kadına yönelik aile içi şiddet ve önleme mekanizmaları medya uygulamaları ile topluma anlatılabilir.

Şiddete uğrayan kadınlara yönelik kadın sığınma evleri, dünyanın her tarafında yaygınlaştırılarak kurulabilir. Şiddete uğrayan kadınlara yönelik hizmetler sivil toplum kuruluşlarınca yürütülmelidir. Bu kuruluşlar tarafından açılan danışma merkezleri desteklenmeli, insanlara hukuki ve psikolojik destek verilmelidir. İş alanlarında destekler devam etmeli, ekonomik yardımlar da yapılmalıdır.
Türkiye`de Kadın Statüsü Genel Müdürlüğü, çeşitli kamu kurum ve kuruluşları ile imzalanan protokoller gereğince hizmet içi eğitimler düzenliyor. Bu çerçevede 40.400 polis memurunun, cinsiyet eşitliği ve kadın şiddet mağdurları ile alakadar olmak için gerekli prosedürler konusundaki eğitimi 2008 senesinde tamamlandı; 2009 yılı sonuna kadar 50.000 sağlık çalışanına eğitim verildi; aile mahkemelerinin 125 hâkimi ve 125 savcısı özel seminerlere katıldı; yerel düzeyde halk eğitim çalışanları için cinsiyet eşitliği eğitimleri başlatıldı ve 2009 yılı sonuna kadar 770 devlet memuru bu eğitimlere katıldı; askeri birimlere de cinsiyet eşitliği ve töre cinayetleri konusunda eğitim materyalleri verildi ve 450.000 asker senelik bazda ilgili eğitimi almaktadır.

Sonuçta bütün devletler kadına saygı konusunda gayretler göstermeli ve kadına şiddete karşı da ortak tavır almalıdır. Bu durum bütün dünyadaki insanların en önemli görevlerinden olmalıdır. Türkiye olarak bu konuyu çok önemsiyor, bütün ülkelerle işbirliğinin önemini tekrarlıyorum.´´


Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.