Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1832
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10786
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 756
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2053 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Görüş bildirebileceğiniz Ana Kategoriler
Anayasal Düzen (154) | Dış Politika (2274) | Ekonomi (234) | Eğitim (91) | Devlet Kurumlarımız ve Memurlar (63) | Adalet (71) | Milli Kültür (522) | Gençlik (27) | Siyasi Partiler ve Siyasetciler (844) | Tarım (147) | Sanayi (13) | Serbest Meslek Mensupları (5) | Meslek Kuruluşları (2) | Basın ve Televizyon (19) | Din (1052) | Yurt Dışındaki Vatandaşlarımız (54) | Bilim ve Teknoloji (13) | Milli Güvenlik (623) | Türk Dünyası (888) | Şiir (77) | Sağlık (185) | Diğer (3428) |

Görüş bildirebileceğiniz Türk Dünyası konuları
Türk Dünyası (888)


Türk Dünyası - Türk Dünyası konusu hakkında görüşler
İklil Kurban - (Ziyaretci) 5.07.2010 11:19:08

ULUSÇULUK VE IRKÇILIK (2)

Rusya denilen bu ülke ve Urus denilen bu ulus hakkında yıllar önce ulu Tatar devrimcisi Mirseyit Sultangaliyev (1892-1940) şunları yazıyordu:

``Panrusçular, Sovyetler Birliğini kurup, gerçekten birliğe getirilmiş parçalanmaz Rusya`yı, yani büyük Rusçuların başka halklar üzerindeki egemenliğini yaratmayı doğal olarak isterler&8230; Oysa Rusya`daki son devrim tecrübelerinden biz şu sonuca vardık ki, Rusya`da egemenlik ne gibi bir sınıfın elinde olursa olsun, onların hiçbiri bu ülkeyi geçmişteki ``büyüklüğü´´ne ve gücüne kavuşturamayacaktır. Rusya`nın ulusal devletlere ve Ruslar devletine dağılması ve bölünmesi kaçınılmazdır. Bu katmaktan ayrılmaya giden tarihi zorunluluk sürecidir. Şimdiki SSCB şekline bürünen önceki Rusya`nın ömrü uzun değil, geçicidir. Bu ölüm öncesindeki son nefes, son çırpınıştır.´´ (Gasırlar Avazı Dergisi, Mayıs 1995, KGB arşivinden). İşte Mirseyit Sultangaliyev`in dediği gibi, bu Putin-Medvedev Rusyasının da ömrü uzun değildir.

Gelelim Çin`e ve onun kimliğine:

Çin ulusu ve devleti tarihi uzun feodal bir ulus-feodal bir ülkedir. Çin devletinin oluşumu da, tıpkı Rus devletinin oluşumu gibi başkalarını yutma hesabına meydana gelmiş bir oluşumdur. Moskova yöresindeki bataklıkta doğan Ruslar nasıl doğuya genişleyerek-Tatarları yutarak Rus devletini yaratmışlarsa, Çinliler de buna benzer&8230;

Tarih, uluslar-devletler kimliğinin en güvenilir aynasıdır. Bu sebeple Çin`in kimliğini açıklamak için, onun tarihine ve tarihinin ana yurdu olan coğrafyasına öz olarak değinmek gerekmektedir. Bir de Çin`in kendine özgü kendisinin seçtiği öyle adlar var ki, Çin kimliğinin en yalın belirtileridir. Örneğin, Çin devletinin adı olarak bu güne kadar kullanılagelen ``Orta Devlet´´ anlamındaki Çince ``Cung Go´´ sözcüğü; Çinlilerin Doğu Türkistan`ın adı olarak kullanageldiği ``Yeni Toprak´´ anlamındaki Çince ``Shin Cang´´ sözcüğü; kendisi için seçtiği ``ejderha´´ simgesi; işte bu adlar, inkar etme olasılığı bulunmayan-kaçıp kurtulmaya hak tanımayan, yaşayan tarihin sunduğu canlı kanıtlardır. Cung Go demek, ortalıktaki küçücük bir devlet demektir. Shin Cang demek, işgal edilmiş toprak demektir. Ejderha demek, yutarak büyüyen canavar demektir.

Bugünkü Çin coğrafyasının yaklaşık güney doğusunda, Çince Hu Nen-Hu bey (Gölün güneyi-Gölün kuzeyi) olarak adlandırılan sazlık bir göller bölgesi bulunmaktadır. Buralarda türeyip geçinmiş, buralarda devlet kurmuş Çinliler (Hen ulusu), devletlerine Cung Go (Orta Devlet) adını vermişlerdir. Çünkü o zamanlar bu Çin devletinin etrafında başka büyük küçük birçok ulus devletleri bulunmaktaydı. O günden bu güne kadar bu Çin devleti bu ad ile, yani Orta Devlet adıyla varlığını sürdüregelmiştir. Fakat gitgide çevresi hesabına toprağını genişletmiş bu devlet, Orta Devlet olmaktan çıkmış, deniz sahillerine kadar tüm Doğu Asya`yı kapsayan bu günkü Çin Cumhuriyeti haline gelmiştir. Bu Orta Devlet toprağını nasıl genişletmiştir? Bu genişlemenin ana sebebi nedir?

1.Çinli dediğimiz Orta Devlet`in kurucusu olan bugünkü Hen ulusu, barındığı sazlık coğrafyasının gereği, yaradılışı kalitesiz olan bir ırkın soyudur. Yaradılışı kalitesiz olan ulusların üremesi kolay ve çoğalması çabuk olur, bu bir doğa kanunudur. Böylece hızlı çoğalan bu ulus geçim derdiyle çevresine saldırmaya başlar. Sadece barınma kaygısıyla yaşayan bu ulusun, hak-adalet duygusundan yoksun olması gayet doğaldır. İşte insanlığın düşmanları böyle doğar ve böyle büyür. Aynı Rus Emperyalizmi de böyle doğup böyle büyümüştür.

2. Bu Orta Devlet`in, var oluşundan günümüze kadar sürdüregelen devlet-ulus siyaseti

ve yöntemi, ``Başkalarını birbirine karşı kışkırt ve parçala yut´´ ; ``Gücün yeteni öldür, yetmeyeni kandır.´´ olagelmiştir.

3. Kendinden olmayanlara karşı görünürde tatlı dillilik, gerçekteyse acımasız-gaddarlık uygulamalarının sürekliliği.

4. Uzak geçmişinden günümüze kadar süregelen hem ulusuna, hem devletine özgü feodal yapının kalıcılığıdır: Mantığa karşı çıkarın üstünlüğü; bilime karşı hilenin üstünlüğü; şefkate karşı zalimliğin üstünlüğü; hak ve hukuka karşı bencilliğin üstünlüğü. Kısacası, çıkar ve zevkleri söz konusu olduğunda anasıyla zina etmekten çekinmeyen hayvani şehvet üstünlüğü.

5. Güçlü karşısında boyun eğip teslim olmayı ar görmeyen, zayıfı ise öldürmekten zevk alan ulusal ruh yapısı.

6. Çin tarihçilerinin söylediklerine göre, 5000 yıllık geçmişe sahip bu ulus-bu devlet, başka ulus ve devletlerde değişik seviyelerde meydana gelmiş bilime-özgürlüğe özgü, Avrupalıların diliyle ``Rönesans´´, bizim dilimiz ile ``Uyanış´´ olarak adlandırılan bir devrin Çin`de hiçbir zaman yaşanmamış olmasıdır. Yani Çin tarihi, Rönesans`tan yoksun feodal bir tarihtir-zulme karşı isyanlar tarihidir.

İşte bugünkü Çin, yukarıda öz olarak sıraladığım etkenlerin ürünüdür.

Geçen yıl 05 Temmuz 2009 günü Doğu Türkistan`ın Ürümçi şehrinde Çin`in ``Azatlık Ordusu´´(!) ile ``Ulu Çin Ulusu´´(!) birlikte Uygurlara yönelik büyük çapta bir soykırım eylemi gerçekleştirmişti. Fakat bu eyleminden ötürü Çin`i bir korku basıvermişti. Kendini savunmak ve yaptıklarını gizlemek için söylemediği söz, almadığı emniyet tedbirleri kalmamıştı. Neden? Anlaşılıyor ki, ırkçılığın ve emperyalizmin yaşamı son ölüm devrine girmiştir. Artık Rusların Tatarlardan, Çinlilerin Uygurlardan bu kadar korkmasına gereksinim kalmamıştır. Çünkü Rusya ile Çin`in karşısında artık tarih vardır. Rus ırkçılığını da, Çin ırkçılığını da tarih yargılayacak, ölüm hükmünü de bu yargı verecektir:

Rus ve Çin ırkçılığına-emperyalizmine ölüm!!!



İklil KURBAN





Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.