Azerbaycanlı Veli ile Türkiyeli Mehmet arasında sert diyalog

Elhan Şahinoğlu – BAKÜ

 

İki soydaş varmış. İkisi de Türk asıllı. Uzun süredir arkadaş ve soydaş olan Azerbaycanlı Veli ile Türkiyeli Mehmet arasındaki çatışmada son günler sertleşen ifadeler yer almağa başlamış:

Veli: Ermenistanla serheddi (sınırı) niye açırsınız?

Mehmet: Efendim bir yandan Avrupa Birliği sıkıştırıyor, o biri yandan Amerikan Cumhurbaşkanı soykırımı tanıyabileceğini söylüyor. Bunu önlememiz için de Ermenistanla sınırı açmak zorundayız.

Veli: Ahı bu halda bizi pis (kötü) veziyyete koyacaksınız? Gözleyin Dağlık Karabağ münakaşası hellolunsun, ondan sonra ne isteyersiniz onu da edersiniz?

Mehmet: Yahu, biz daha ne kadar beklemeliyiz? Ermenistan ile sınırı 1993 yılında Karabağ’ın işgaline göre kapattık. Şimdi üzerinden 16 yıl geçmiş. Siz halen Karabağ sorununu çözemediniz. Siz sakin oturuyorsunuz, biz ise daima baskı altındayız.

Veli: Bes “bir millet, iki dövlet” ne oldu?

Mehmet: Türk dilini Anayasanızdan çıkarttığınızda, Kıbrıs’a destek verme karşılığında milletvekilleriniz konuyla ilgili Strasburg’daki oturumu terk ettikte, Türkiye’ye karşı vize uygulaması yaptıkta neden “bir millet iki devlet” prensibini hatırlamadınız?

Veli: Mövzunu karışdırma! Sadaladıqların tehlükesizlik maraqlarımıza toxunduğundan bu addımları atmışıq.

Mehmet: Şimdi sen kendi çıkarlarına göre karar vereceksin ve “bana tokunuyor” diyeceksin, ben ise kendi çıkarlarıma uygun karar verdikte “bunu yapma” diyeceksin. Allah aşkına bu nasıl oluyor?

Veli: Bilmirem, ancak unutmayın ki, Ermenistan ile serheddi açsanız bundan Türkiye-Azerbaycan münasibetleri zerer görecek.

Mehmet: Bize şantaj mı ediyorsunuz?

Veli: Gerçek beledir!

Mehmet: Nasıl oluyor bu “reallıq”? Rusya Ermenistan’a 800 milyon dolar civarında silah veriyor, Moskova’ya stratejik ortak diyorsunuz, Azerbaycan’ın gerçek strateji ortağı olan Türkiye’yi ise müttefiklik listesinden çıkarabileceğinize işaret ediyorsunuz…

Veli: Rusiya ayrı Türkiye ayrı. Şimal (kuzey) gonşumuzun tehdid gücünü nezere almalıyık.

Mehmet: Yahu adalet bunun neresinde? Ermenistan’ın askeri ortağı olan Rusya’dan çekineceksen, korkacaksın, gerçek strateji ortağına ise arka çevirmekle ilgili tehditte bulunacaksın.

Veli: Başa düş (anla), Rusiya böyük dövletdir, Ona garşı sert siyaset yürütsek,  problemlerle üzleşerik. Ahı siz özümüzünkisiniz, ona göre bizim de marakları nezere alın!

Mehmet: İyi de anladım seni. Yani söylemek istediğin bu ki, Ermenistan’a silah veren Rusya Azerbaycan’ın stratejik ortağı olabilir, Ermenistan’la sınırı açmayı yalnızca düşünen Türkiye ise Azerbaycan’ın ortağı olamaz…

Veli: Başa düş, gardaşlık, bir yana sizin bölgedeki maraglarınızın temsilcisi Azerbaycan’dır. Bizim hesabımıza size Bakı-Tbilisi-Ceyhan ve Bakı-Tbilisi-Erzurum boru hetleriyle neft ve gaz gelir.

Mehmet: Yine mi şantaj? Türkiye olmasaydı Azerbaycan petrol ve doğalgazını nereden taşıya bilirdi ki? Enerji taşımacılığında Rusya’ya tam bağlanmak istemiyordunuz. İran’a da Amerika izin veremezdi. Size sadece Türkiye uygun idi. Şimdi Ermenistan’la sınırı açarsak, Azerbaycan Bakü-Tiflis-Ceyhan veya Bakü-Tiflis-Erzurum boru hatlarından taşımacılığı durduracak mı?

Veli: Yoh e! Onu demek istemirdim. Ay balam, niye başa düşmek istemirsen, serhed açıldıkdan sonra ermeniler rahat nefes alacak, iktisadi böhrandan gurtulacaglar, onda da Garabağı azad etmek maragları heç olmayacak!

Mehmet: Ermenistan kaç yıldır ekonomik sıkıntı içinde? Bu Karabağı işgalden kurtardı mı? O bir yandan İran Ermenistan’ı ekonomik sıkıntıdan kaç kez kurtardı? Bakü buna göre kaç kez Tahranı suçladı? Böyle bir şey oldu mu?

Vəli: Yene öz dediyini deyirsen

Mehmet: Ayrı ne söylemeliyem ki?

…