Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1832
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10791
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 756
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2053 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Haberler ve Yorumlar
VATANI KİMSE BÖLEMEZ

VATANI KİMSE BÖLEMEZ

 

             Tokat Milletvekili gelecekte ülkemizi çok büyük tehlikelerin beklediğini, birlik ve bütünlüğümüzü bozmaya çalışan dış ve iç güçler bulunduğunu, ancak Türk milletinin geçmişten gelen köklü yapısının buna engel olacağını bildirdi. Doğru, Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun Tasarısı üzerinde,  Meclis Genel Kurulunda yaptığı konuşmasında şunları söyledi.

 

“Türkiye Cumhuriyeti Devleti son hızla yeni bir genel seçime gidiyor. Bu seçimler diğer seçimlere benzemeyen ülkemizin kader seçimlerinden biri olarak tarihe geçecektir.

 

            Ülkemiz 9 yıldır tek başına bir parti tarafından yönetilmektedir. Millet sorunlar çözülür diye bu siyasi partiye çok büyük destek vermiş ve iktidar yapmıştır. Ancak durum ortadadır. İşsizlik, yoksulluk, fakirlik almış başını gidiyor. Tokat ili gibi Orta Anadolu, Karadeniz bölgesi gibi küçük ölçekli iller boşalarak insanlar Büyükşehirlere iş bulabilir miyiz diye göç ediyorlar. Ancak bunun yanında en önemli konu ise ülkemizin birlik ve beraberliğine yapılan saldırılardır. Devlet neredeyse aciz bir duruma getirilerek, ülkemiz içinde çıkılamaz bir duruma doğru bu iktidar zamanında gidiyor.

 

            AKP iktidarının samimiyetsizliği ve siyaset kurumunun yozlaştırılması sonucu, Türkiye’nin temel sorunlarının çözümlere kavuşturulması, Türk milletinin beklentilerine cevap verilmesi, yolsuzlukların üzerine etkili ve kararlı bir biçimde gidilmesi mümkün olmamıştır.

 

            Bugün seçimlere gidilen ülkemizin en önemli sorunlarının başında Güneydoğu meselesi, ülkemizin milli birlik ve beraberliği olarak karşımıza çıkıyor.

 

            1. Dünya Savaşı sonunda dünya dengeleri içerisinde Türk Devleti bugünkü yapısıyla kurulurken o dönemin koşullarında iki kutuplu bir dünya ve soğuk savaş döneminin koşulları vardı. Son Osmanlı Meclisinin dağılmasından sonra Misak-ı Milli kararları doğrultusunda Milli sınırları belirlenen yeni Türk Devleti bir bütünlük içinde üniter bir modele dayanarak dünya sahnesinde yerini almıştır.

 

            Milli sınırlar içerisinde vatanın her karış toprağının kutsal bir varlık olarak gören Türk Milletinin fertleri, ülkenin her köşesindeki işgalci saldırgan güçlere karşı direnerek Edirne’den Ardahan’a, Sinop’tan Hatay’a kadar bir büyük coğrafya üzerine Türk Milletinin egemenliğini bütün dünyaya ilan etmişlerdir.

 

            Vatan topraklarının savaşılarak kazanılması beraberinde bölünmez bütünlüğün kutsallığına gerekçe getirmiştir.

 

            Ancak, AKP iktidarında gelinen durum çok vahimdir. Anayasalar ülke bütünlüğü, milli birlik için yapılır ve değiştirilir. Ancak ülkemizde batının oyunları, büyük Ortadoğu projesi Büyük İsrail projesi doğrultusunda parçalanmaya, bölünmeye doğru sürüklenmektedir.

 

            Bölgemizin en zayıf devleti olan Irak ABD ve koalisyon ortakları tarafından işgal edilmiş ve parçalanmaya gitmiştir. Sıra İran, Suriye ve Türkiye’ye gelmiştir. Ülkemizi 30 yıldır tehdit eden bölücülük ve terörün ne hale getirdiğini son günlerdeki televizyon ve gazete haberlerini okuyan, takip eden herkes görecektir.

 

            Ülkemiz son yıllarda sürekli dıştan dayatılan reformlarla uğraşmak zorunda kalmaktadır. Birilerinin çok acelesi olduğundan, bir an önce istedikleri aşamaya gelebilmek için dışardan içeriye doğru sürekli olarak bir inisiyatif yönlenmesi yapmaktadırlar. Ulusal kurtuluş savaşı vererek kurmuş olduğumuz Türkiye Cumhuriyeti tasfiye edilmek istenmektedir.  Buda demokrasi, küreselleşme, değişim ve açılım kelimeleri arkasına sığınılarak yapılmaktadır.

 

            Fakat şu unutulmamalıdır ki, Türk devletinin geleceğine, büyük bir kurtuluş savaşı vermiş olan Türk milleti karar verecektir. İşte bu karar da 12 Haziran seçimleridir.

 

            Artık şu görülmelidir; eğer ülkemize sahip çıkmaz isek Türk devleti Yugoslavya federasyonunun akıbetine uğrayacak, dağılma ve bölünme sürecine girecektir.

 

            Emperyalizm ve Siyonizm eskiden olduğu gibi ülkemizin Doğu Anadolu bölgesine müdahale etmeye hazırlanmaktadır. Bu aşamaya gelinmemeli ve ülkemize sahip çıkılmalıdır.  

 

            Bu seçimler işte bu tablo içerisinde geçecektir. Türkiye Devleti yaşamalı binlerce yıllık kardeşliğimiz bozulmamalıdır. Milletimiz bu seçimlerde ulusal egemenliğine sahip çıkacak Devletimizin ve Cumhuriyetimizin yıkılmasıa dur diyecektir.”


Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.