Yeni ve kısa süre önceki Anayasa değişikliklerinin akla getirdikleri |
Alpertunga Bozkurt, 17.03.2008 14:00:26 |
Sayın Türk Meclisi okurları,
şu an gündemde olan, iktidar partisi akp`ye yönelik cumhuriyet başsavcısının açtığı davanın etkileri, Türk toplumunun her kesiminde geniş yankı buldu, bulmaktadır. Neredeyse iki kişi bir araya geldiğinde konu bahis ilk bu hadisedir.
ancak ben bu konu ile de doğrudan alakalı olan başka bir konuya değinmek istiyorum. Burası Türk Meclisi ve ben bir Türk olarak tepkimi dile geitreceğim.
Bundan kısa bir süre önce hatırlayacağınız gibi, şu an Cumurbaşkanımız olan sn. gül, partisi tarafından aday gösterildiğinde, muhalefetin boykotu sonucu meclisde yeteri çoğunluk yani 2/3 lük 367 sayısı sağlanamayarak seçilememiştir.
O zaman iktidar partisi, bu 367 engelini aşmak adına bir takım anayasa değişikliklerini ele almıştır. Neydi sözkonusu değişiklik? Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi.
Bu aleni şekilde şu demekti: -Ben iktidarım. yeteri çoğunluğum var. yasalar bana uymuyorsa yasaları kendime uydururum.
peki bugün ne değişti? açıkcası hiç bir şey. Başsavcı kapatma davası açtı ve aynı iktidar bu sefer başsavcılığın yetkileri kısıtlamak için anayasayı değiştirmeye hazırlanıyor.
Bunun lugat`daki adı: "Ne oldum delisi olmakdır"
Aklıma şu lafta gelmiyor değil hani: Böbürlenme padişahım senden büyük ALLAH var..
Dillerde aynı söylemler dolaşıyor artık. Özellikle Milletin iradesi ve Demokrasi. At izi it izine karışmış, şu şartlarda hangi irade? hangi demokrasi? Yahu bu ne perhiz bu ne lahana turşusu.
saygılarımla Alpertunga Bozkurt |
|