Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1832
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10791
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 756
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2053 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Tartışma Konusu
ekonomik bağımsızlık için neler yapılmalı ve ekononomik hedefler nasıl belirlenmeli? MEHMET ÇELEBİ, 5.11.2008 21:43:08
SEVGİLİ OKUYUCULAR..HEPİMİZİN BİLDİĞİ GİBİ BİR ÜLKENİN MEDENİ HALDE YAŞAMASI İÇİN O ÜLKENİN VATANDAŞLARININ EKONOMİK OLARAK REFAHA KAVUŞMASI LAZIMDIR.BUDA AKONOMİK BAĞIMSIZLIĞIN OLMASI İLE MÜMKÜNDÜR.BU BAĞIMSIZLIĞI ELE ALMAMIZ İÇİN NELER YAPILMALI VE HANGİ EKONOMİK MODELLER ÖRNEK ALINMALIDIR?
Tartışmaya ilişkin Cevaplar
BİR BİLEN - (Ziyaretci) 15.11.2008 20:32:25

ALTERNATİF,ALTERNATİF,ALTERNATİF.BAŞKA SEÇENEK YOK.

Bugün ülke olarak karşı karşıya kaldığımız sıkıntıların asıl ve en önemli sebebi alternatifsizlik.Ülkemiz halkın özgür iradesi ile seçtiği kişiler tarafından yönetilen,demokrasiyi kabul etmiş ve benimsemiş bir ülkedir.Ülkenin tüm yönetim politikaları seçilmişler tarafından belirlenir ve atanmışlar(bürokrasi)tarafından uygulanır.
Seçilmişlerin kabul etmediği,onay vermediği hiçbir plan,proje uygulamaya kOnulamaz.Zaten bu demokrasinin gereği dir ve böyle olması gerekir.Biz özgür irademizle,bizi ve ülkemizi iyi yönetecek kişileri seçip iktidara getirebildiğimiz ölçüde bu ülke için faydalı olacak her türlü plan ve projeler akternatifleri ile beraber yönetimde olan iktidarın elinde mevcut olur.
Kusura bakmayın biraz edebiyat parçaladık.Ama ne yapayım böyle bir girişgah yapmak zorunda kaldım.Şimdi gelelim esas konuya.Biz bugün ekonomi,sosyal,siyasi sıkıntıların niye içindeyiz diye kendimize ve çevremize sorduğumuzda alınacak net ve kesin cevap,ülkemizi bu zor durumlara getiren esas sorumlu olan ve şu anda iktidar olan akp ve bundan önceki siyasetçi ve siyasi partilere karşı ülke olarak, gerek siyasetin insan kaynakları gerekse siyasal parti bazında geçerli ve yeterli ALTERNATİF ler oluşturamamızdır.
Oluşturlacak alternatifler tek başına yapılacak bir çalışma ,hareket değil.Bu ülkesini,devletini seven,elini taşın altına koyabilecek cesareti gösterebilen kişilerle yapılır.Ülkemizin bugünkü sosyo-ekonomik konjoktürü bu tür siyasi alternatiflerin oluşması için gereken her türlü şarta sahip.çünkü;
-Ülkemizin karşı karşıya kaldığı ekonomik durum,bugüne kadar karşılaştığımız ekonomik zorlukların kat be kat fazlası.Bu ekonomik zorluktan çıkışımız her türlü şart iyi olsa dahi en az 4 yada 5 yılımızı alır.
-Bu ekonomik zorluk,toplumun her kesimini oldukça kötü etkileyecek.Kim ne derse desin bu kaçınılmaz bir realite.Bundan kaçış pek yok gibi.
-Bu ülkede yaşayanların hemen hemen hepside bu gerçeği görüyor.Yapılan araştırmalarda,yüzde 95 oranında halkın karşılaştığı zorlık ekonomik yaşam şartları.
-Aynı şekilde,düzelmesini istedikleri,talep ettikleri de ekonomi.
Hayat için gerekli olan diğer istekler,ekonominin iyileştirilmesi için istenennin yanında neredeyse yüzde 10 dahi tutmuyor.İşte bu oran oldukça dikkat edilmesi gereken bir durum.
Anap,Dyp,Chp,Dsp,Mhp ve hele hele Akp nin seçmenlerin oyunu niye alıp iktidara geldiklerini bir gözden geçirin.seçmenlerin talepleri, iktidara gelen siyasi partiler tarafından iyi okunmayıp,değerlendirilmeyince ve ülke iyi yönetilmeyince iktidarlar seçmenler tarafından hızla değiştiriliyor.İktidarların seçmen tarfından değiştirilmesi ülkenin ve seçmenin ekonomik durumu kötüleştikçe çok daha hızlı ve sert oluyor.94 krizi sonrası 95 seçimlerini ve 2001 krizi sonrası 2002 seçimlerini hatırlayın.
95 ve 2002 seçimlerinde seçmeni analiz edip,okuyabilen buna göre politikalar geliştiren ve ALTERNATİF olmasını bilen siyasi partiler seçimlerde büyük başarı kazanıp,iktidar oldular.Bu partiler seçmenlerin karşısına bir ALTERNATİF olarak çıktılar.2007 seçimleri akp nin karşısında ekonomiye ağırlık veren,iktidarda denenmemiş bir ALTERNATİF parti olmadığı için akp tarafından büyük oranda başarı elde edilerek kazanıldı.Akp nin 2007 seçimlerinde aldığı oyların yüzde 80 i karşısında alternatif bir parti olmayışındandır.Bu gerçeği ASLA VE ASLA unutmayalım.
Ülkemizde seçmenin siyasi tercihleri 1 haftada değişir.Siyasi parti oy oranları bir anda 180 derece değişir.Ülkemizin seçmen yapısı oturmuş ve statik değildir.Hele bugünkü ekonomik koşullarda seçmenin yüzde 75 i her an bir partiden diğerrine kayabilir.Hiç ummadığınız anda yüzde 50 lik oy oranı dahi yüzde 5 lere düşebilir.Ama yeterki seçmen karşısında kendisini tanıyan,siyaseti ve özellikle EKONOMİ yi iyi bilen,geçmişte iktidarda denenmemiş YENİ SİYASİLER,OLUŞUMLAR DAHA AÇIKCASI ALTERNATİF GÖREBİLSİN.Merak etmeyin seçmenin karşısında iyi bir alternatif oluşssun ve siyaset sajnesine çıksın,bugünkü seçmen tercihi ve oy oranları sammiyetle söylüyorum, en geç 1 haftada ters yüz olur.
LAFIN ÖZÜ;BUGÜNKÜ SIKINTILARIMIZDAN ÇIKIŞIN EN ETKİLİ YOLU BİR SİYASİ PARTİ ALTERNATİFİ.
VATANDAŞ ÇETİN - (Ziyaretci) 8.11.2008 15:41:46

MESELELERİ VE ÇÖZÜMLERİ GERÇEKÇİ DEĞERLENDİRELİM

Ülkemizdeki ekonomik durumun kritik bir noktaya geldiğini belirten,3 değişik ülke ve kurumun raporlarını buraya alarak konuya girmek istiyorum.
2 hafta önce Fransa,Amerika ve Almanya dan ülkemizle ilgili ayrı ayrı 3 ekonomik rapor gazetelerde yayınlandı.3 değişik ülke ve kurum tarafından hazırlanan raporlarda ki ortak nokta, türkiye ekonomisinin çok kritik ve tehlikeli bir noktaya geldiği ve Türkiye nin ekonomisi için acilen radikal tedbirler alması gerektiği belirtiliyordu.Bu raporlardan Almanyada,Alman merkez bankasının yayaınladığı rapor oldukça dikkat çekici.Sözkonusu raporda Türkiye nin şu andaki mevcut ekonomik durumunu koruyabilmek(size soruyorum şu anda ülkemizdeki ekonomik durum iyimi?)ve bu durumun kötüye gitmesini önleyebilmek için çok acil 90 milyar dolara ihtiyacı olduğu raporda birkıaç kez tekrarlenmış.Diğer raporlarda da ekonomimiz için benzer uyarılar var.
Şimdi gelelim esasa.ÜLKEMİZİN EKONOMİK DURUMU KRİTİK NOKTADA.BUNU BİR GERÇEK OLDUĞUNU BİLEREK konuya girelim.Ülkemizin hem bu ekonomik kriz kabusundan kurtulabilmesi,hemde hakettiği huzur ve refaha kavuşabilmesi için önce siyasal parti ve siyasi kişiliklerden başlayarak gerçek bir radikal değişim ve dönüşüme,reforma ihtiyacı var.Bolluk,refah ve huzur içinde yaşanabilecek bir Türkiye için anayasayı ve temel anayasal yapıyı bozmadan bürokratik yapıda,adalet ve eğitim sistemlerinde,tarımda,sanayide gerçek bir reform ve yeniden yapılanmaya ihtiyaç var.Bu yapılanma çalışması bir kadro, bir takım,işbirlilik gerektirir.Bir kadro ve takım çalışması olmadan ekonomik krizden çıkış ve kalkınma neredeyse imkamsız olur.Bu gerçeği kabul edelim
Bu kadro işi ve takım çalışmasına siyasal partilerden başlamak daha mantıklı ve gerçekçi olur.Ülkemizi yöneten hükümetler siyasi partilerden oluşmakta.Siyasi parti ve kadrolarından başlamayan değişim ve dönüşüm çok zor olur.Bugünkü ekonomik,siyasi ve sosyal konjoktür siyasi parti ve yöneticileri bağlamında değişim ve;veya yeniden yapılanma için oldukça elverişli.Çünkü;özel yapılan ve kamuoyuna duyurulmayan kamuoyu araştırmalarında vatandaşın yüzde 95 ni ilgilendiren en önemli konu ekonomi ve hayat şartları.Şu anda iktidar olan akp nin ve muhalefette olan diğer partilerin,halkın ekonomi başta olmak üzere diğer önemli taleplerini yerine getiremiyecekleri konusunda,vatandaşlar üzerinde büyük bir eğilim oluşmaya başladı.Ekonomik kriz derinleştikçe ve hayat şartları zorlaştıkça iktidar partisi olan akp den büyük oranda oy kaçıyor.İktidar partisinden kaçan oyların normalde diğer muhalefet partilerine gitmesi fgerekir.İlginç bir sosyo-siyasi dönem geçiriyoruz.Bırakın İktidar partisinden kaçan oyların diğer partilere gitmesini,muhalafetteki diğer partilerde büyük oranda oy kaybına uğruyor.Çünkü vatandaşın iktidarda iken denediği chp,anap,mhp,dp gibi muhalafet partilerine de güveni ve inancı kalmadı.Her araştırma sonucunda başta akp olmak üzere hemem hemen her parti oy kaybediyor,kararsızların sayısı ve oranı her geçen gün sürekli artıyor.Yakın zamanda yapılan son kamuoyu araştırmasında kararsızların oranı yaklaşık yüzde 45 civarında idi,ve kararsız kesimin oranı sürekli artış eğiliminde.Ortada bir genel seçim olayı yokken kararsız seçmanlerin oranının bu kadar yüksek olması çok çok manidar.
Aslında böyle bir siyasi konjoktür yeni siyasi yapılanmalar ve kadro seğişiklikleri için oldukça elverişli.



ÖZEL NOT ;BU SİTE ÜLKEMİZE VE MİLLETİMİZE GERÇEKTEN FAYDALI,NİTELİKLİ BİR SİTE.ÜLKEMİZE YARARLI OLABİLMEK İÇİN NİCELİK OLARAKTA GÜÇLÜLÜK GEREKİR.BUNUN İÇİN SİTEYE KATILAN YADA TAKİP EDENLERİN SAYISINI DA ÇOĞALTMAK GEREKİR DİYE DÜŞÜNÜYORUM.ARKADAŞLARIN SİTEYİ İMKANLAR ÖLÇÜSÜNDE ÇEVRELERİNE TANIDIKLARINA TANITMALARI,YAYMALARI FAYDALI OLUR DİYE BİR FİKRİM VAR.SİZ NE DERSİNİZ.SAYGILARLA
Bilgehan Göktuğ - (Ziyaretci) 6.11.2008 14:34:34

Ekonomik bağımsızlığa kavuşma aslında bir bağımsızlık hareketidir. Bayrak tanımayan, sınır tanımayan ekonomik sömürü ülkeleri ve vatandaşlarını çökertmektedir. Bugün ordular emperyalist güçler için en son başvurulan güçlerdir. Emperyalistler önce ekonmik açıdan ülkeleri sömürmektedirler. Bu sömürüyü iyi yapabilmek için de kültürel ve siyasal baskılar ve baskınlar gerçekleştirmektedirler. Kültürel açıdan dejenerasyona uğramış milletler daha kolay sömürüldüğü için kültürel saldırı dilahları daima geliştirilmektedir.
Bu açıdan Alparslan beyin görüşlerine katılmamak mümkün değildir. Kalkınmak ve refaha kavuşmak için önce milli şuur geliştirilmeli, sonra ekonomik modeller üzerinde durulmalıdır.
Bilgehan Göktuğ
Alparslan Güven - (Ziyaretci) 6.11.2008 01:06:42

Ekonomik kalkınma için öncelikle gereken topyekün bir kalkınma stratejisini belirleyebilmektir. Topyekün kalkınmak için de herkesin gücü oranında fedekarlık yapmaya hazır olması gerekmektedir. Yani önce kalkınma şuuru geliştirilmeli ve konuda kararlı bir hükümet ve millet olmalıdır. Ekonomik modeller bellidir. Her ülke kendi şartlarına göre bu modelleri uygular. Ancak asrımızın en güçlü emperyalizm silahı ekonomi olduğu için devlet, millet ve hükümetin akılcı, adil, fedakarlığı ve fırsatı eşitleyen toplyekün bir ekonomik kalkınma stratejisini uygulaması lazımdır. Çok sermaye çeken ve biriktiren, bunu yatırımlara ama dünyaya yönelecek,yani ihracat yapacak yatırımlara yönelten ve herkesi çalıştıran bir ekonomik düzen kurulmalıdır. Bu noktada devlet yönlebdiren ve kontrol eden durumda olmalıdır. Ekonominiz bir avuç sermayedarın ekseninde dönmemelidir.
Özetlersek, önce şuur, sonra plan ve sonra da uygulama.Ama bütün milleti içine alan bir uygulama ve gayret.
Alparslan Güven
Cevap yazmak istiyorum.


Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.