Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1832
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10786
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 756
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2053 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Okuyucularımıza Sunduğumuz Temel Bilgiler
ANITLAR NASIL BULUNDU? ANITLAR NE DİYOR?
Türklüğün tarih mührü olarak Orta Asya`da bulunan Orhun anıtları olarak bilinen Kül Tigin, Bilge Kağan ve Tonyukluk Bengütaşları Orhun nehri vadisindedir.
Tigin ve Bilge Kağan anıtları Baykal gölünün güneyinde Orhun vadisinin Koşo Tsaydam gölü civarında bulunuyor. Tonyukuk anıtı ise, biraz daha doğuda Tola nehrinin yukarı mecrasında Bayn Çokto denilen yerin yakınındadır. Ve bu yerler Kardeş Devlet Moğolistan sınırları içindedir.
BULUNUŞ...
Bu anıtlar 19.yüzyılda bulunmuş ve üzerindeki yazılar okunmuştu;ama, 12. yüzyılda tarihçi Cüveyni `Talih-i Cihanküşa` adlı eserinde bu anıtlardan söz etmektedir. Yine Çin kaynakları (Çin yıllıkları-Askeri raporları) da, anıtların Göktürkler tarafından dikildiğini haber vermekteydi. Ancak, 18.ve 19. yüzyıla kadar bu anıtlar bilim dünyası için bir giz olmayı sürdürdü.
Önce Kırgızlar`a ait çok kısa metinler içeren bazı anıtlar Yenisey vadisinde bulundu. Botanikçi Messerscmidt 1721 yılında Yenisey vadisinde sözünü ettiğimiz anıtları buldu ve Yenisy anıtlarının varlığını duyurdu. Bu anıtlar, Orhun anıtlarından en az yüz yıl önce dikilmişti.
1709`da Poltova Savaşı`nda Ruslara tutsak olan ve Sibirya`ya sürülen Messescmidt, burada 13 yıl kaldı. Messerscht`e yardım eden ve yörede serbestçe gezen Strahlenberg 1722`de vatanına döndükten sonra araştırmalarını yayımladı.
Sonunda, Rus bilgini Yatrintsev, sonradan Kültügün ve Bilge Kağan anıtları olduğu anlaşılan abideleri buldu. 1890 tarihinde Heikel`in başkanlığında bir heyet yöreye gitti. 1891`de de Radloff`un başkanlığında Ruslar da bir bilim heyeti gönderdiler.
Tüm bu çalışmaların sonuçları ve çekilen fotoğraflar büyük atlaslar halinde yayımlandı. Yayımlanmasıyla birlikte, anıtların üzerindeki yazıları okuma yarışı da başladı. Danimarkalı bilgin Thomsen, 1893`de anıtlar üzerindeki yazıları çözdü. Bu çözümden sonra Thomsen ve Radloff birbirleriyle yarışırcasına metinleri tercüme etmeye başladılar.
Bulunması ve yazıların okunmasından sonra, Amerika`dan Japonya`ya kadar tüm dünyada, bu anıtların ilginçliği konuşulur oldu.
İlginçti, çünkü, anıttaki metinlerde Türk Milleti`nin duygu ve düşünceleri, Türk Devlet  yönetim anlayışı, Türk devlet başkanlarının duyguları, buyrukları, önerileri vardı. Türk milletinin zaafları, üstünlükleri yer alıyordu... Ve kuşkusuz en baş özelliği ise, duru, su gibi akan ifadelerle görkemli bir Türkçe, tüm dünyayı anıtlara, dolayısıyla Türklüğün bu belgeli tarihine hayran bırakmıştı.
 
ANITLAR NE DİYOR?
B İ L G E  K A Ğ A N`I N  
S Ö Z L E R İ:
"Tanrı gibi gökte olmuş Türk Bilge Kağanı, bu zamanda oturdum. Sözümü tamamiyle işit. Özellikle küçük kardeş, yeğenim, oğlum, bütün soyum, milletim, güneydeki şadpıt beyleri, kuzeydeki tarkat, buyruk beyleri, Otuz Tatar, Dokuz Oğuz beyleri, milleti! Bu sözümü iyice işit, cankulağıyla dinle!"
"Varlıklı, zengin millet üzerine oturmadım.
İçte aşsız, dışta donsuz;düşkün, perişan milletin üzerine oturdum. Küçük kardeşim Kül Tigin ile konuştuk. Babamızın, amcamızın kazanmış olduğu milletin adı sanı yok olmasın diye, Türk Milleti için gece uyumadım, gündüz oturmadım. Küçük kardeşim Kül Tigin ile, iki şad ile öle yite kazandım. Öyle kazanıp, bütün milleti ateş, su kılmadım"
Ölecek milleti diriltip, besledim. Çıplak milleti giysili, yoksul milleti varlıklı kıldım. Az milleti çok kıldım."
 
TÜRK MİLLETİ DİKKATLİ OL!
"Türk, Oğuz beyleri, milleti, işitin:
Üstte gök basmasa, altta yer delinmese, Türk Milleti, ilini, töreni kim bozabilecekti?"
"Çin milletinin sözü tatlı, ipek kumaşı yumuşak imiş. Tatlı sözle, yumuşak ipek kumaşla aldatıp uzak milleti öylece yaklaştırımış. Yaklaştırp konduktan sonra, kötü şeyleri o zaman düşünürmüş... İyi bilgili, iyi cesur insanı yürütmezmiş. Bir insan yanılsa, kabilesi, milleti, akrabasına kadar barındırmazmış...
Tatlı sözüne, yumuşak ipek kumaşına aldanıp çok çok, Türk Milleti öldün;Türk Milleti öleceksin!"
"Türk Milleti!
Tokluğun kıymetini bilmezsin. Açlık tokluk düşünmezsin. Bir doysan açlığı  düşünmezsin. Öyle olduğun için beslemiş olan kağanının sözünü almadan her yere gittin. Orda hep mahvoldun, yok edildin. Orada geri kalanınla her yere hep zayıflayarak, ölerek yürüyordun. Tanrı buyurduğu için, kendim devletli olduğum için, kağan oturdum. Kağan oturup aç, yoksul milleti hep toplattım. Fakir milleti zengin kıldım. Az milleti çok kıldım. Yoksa bu sözümde yalan var mı?"
"Türk beyleri, milleti işitin!
Türk milletini toplayıp il tutacağını burda vurdum. Her ne sözüm varsa ebedi taşa vurdum. Ona bakarak bilin. Şimdiki Türk Milleti, beyleri, bu zamanda itaat eden beyler olarak mı yanılacaksınız?"
"Yukarıda Türk Tanrısı, kutlu yeri, suyu öyle düzenlemiştir. Türk Milleti yok olmasın diye, babam İlteriş Kağanı, anam İlbilge Hatunu göğün tepesinden tutup yukarı kaldırmıştır."
 
TONYUKUK DİYOR Kİ:
"Bilge Tonyukuk ben kendim Çin ilinde kılındım. Türk Milleti Çin`e tutsak idi. Türk Milleti hanını bulamayıp Çin`den ayrıldı, hanlandı."
"İlteriş Kağan kazanmasa, yok olsa idi, ben kendim, Bilge Tonyukuk kazanmasam, ben yok olsa idim, Kapgan Kağanın, Türk sır milletinin yerinde boy da millet de, insan da hep yok olacaktı."
"İlteriş Kağan bilici olduğu için, cesur olduğu için Çin`e karşı yedi kez savaştı. Oğuz`a karşı beş kez savaştı. Bu savaşlarda danışman ben idim. Komutan da ben idim."
"İki bin idik. İki ordumuz oldu. Türk Milleti kılanalı, Türkkağanı oturalı, Şantunrg kentine, denize ulaşmış yok imiş. Kağanıma arz edip ordu gönderdim. Şantung kentine, denizine ulaştırdım. Yirmiüç kent aldık."
 
(Yeni Düşünce Dergisi, 1-17 Eylül 2000, Sayı:699,  Sayfa:44-45)
(www.turkmeclisi.org sitemiz kaynak gösterilmeden kullanılamaz)


Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.