Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1831
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10765
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 755
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2053 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Okuyucularımıza Sunduğumuz Temel Bilgiler
KAZIM KARABEKİR PAŞA

KAZIM KARABEKİR PAŞA

 

Gerçek şu ki; “Mekteb-i Erkan-ı Harbiyyei Şahane’den (Harb Akademisi’nden) özellikle 1904 ile 1906 yılları arasında mezun olan kurmaylar;Türklüğün geleceğinde önemli rol oynadılar... Ve bunlar Milli Mücadele’nin kahramanları olarak tarihe geçtiler. Kimi lider oldu, kimi de, liderin yanında vatanın kurtarılması için çabaladı durdu...

         İşte bu seçkin insanlardan birisi de, 1905 yılında Atatürk ile beraber zamanın Harb Akademisi’nden mezun olan, Kazım Karabekir Paşa idi.

 

         BAŞARILI BİR ASKER...

         Mehmet Emin Paşa’nın oğlu olarak İstanbul’da 1882’de doğan Kazım Karabekir, Akademi’yi bitirdikten sonra Manastır’a tayin oldu. Burada Rum, Bulgar ve Sırp çeteleriyle çarpıştı. Gösterdiği başarılar üzerine Yüzbaşılığa terfi etti. Harb Okulu öğretmeni oldu. Daha sonra Edirne’de II.Ordu bünyesinde çalıştı. “31 Mart Vak’ası” olarak bilinen ayaklanmayı  bastırmak üzere İstanbul’a yürüyen Hareket Ordusu’nun 2. Kafkas Tümeni Kurmay Başkanı olarak görev yaptı. Bu tümen ayaklanan Avcı taburlarıyla Taşkışla ve Taksim kışlalarında çarpıştı. 1910’daki Arnavutluk ayaklanmasında çarpışmalara katıldı. Kaçanik Boğazı’ndaki hareketi bizzat idare etti. 1911 yılında Harbiye Nezareti’ne başvurarak “KARABEKİR” soyadını aldı. Aynı yıl binbaşı oldu. 1914’de yarbaylığa terfi etti. I.Dünya Savaşı’nda İran ve Doğu Anadolu’da görev yaptı. Daha sonra Çanakkale’de üç buçuk ay Kerevizdere’yi kahramanca savunması sonucu albaylığa terfi etti. 1915’de Irak Cephesi’nde göreve başladı. Bu cephede İngilizlerle çarpıştı. 1917 yılında Diyarbakır bölgesinde konuşlanan 2. Ordu bünyesinde Ruslarla savaştı. 1918 yılı başlarında Erzincan bölgesindeki I.Kafkas Ordusu Komutanlığına getirildi. Erzincan ve Erzurum’u Ruslardan geri aldı. Sarıkamış, Kars, Gümrü’yü ele geçirdi. Tuğgeneral oldu. Madalya ve nişanlarla ödüllendirildi. Daha sonra Ermenistan’a girdi. Oradan Azerbaycan’a geçti. Karargahını Tebriz’e kurdu ve İngilizleri yöreden çıkardı.

 

         MİLLİ MÜCADELE...

         I.Dünya Savaşı sonunda yenik sayılan Osmanlı Devleti, ağır şartları taşıyan Mondros Mütarekesi’ni (Ateşkes anlaşmasını) imzalamış;Anadolu yer yer işgale uğramıştı. Türk Tarihi’nin yüz akı;cephelerin yenilmez kahramanı Mustafa Kemal Paşa önderliğinde Samsun’da başlayan örgütlü direniş hareketi, en büyük desteği Erzurum’da gördü. Çünkü orada bir başka kahraman vardı;Kazım Karabekir Paşa!

         Mustafa Kemal Paşamız, 1919 yılı Temmuz’unda İstanbul Hükümeti’nin milli mücadeleye aldığı olumsuz tavır sonucu;çok sevdiği askerlikten istifa edince, Kazım Karabekir Paşa’yı yanında buldu. “Kolordum ve ben emrinizdeyim Paşam!” diyerek, lider Mustafa Kemal Paşa’ya en büyük desteği önce kendisi verdi.

         Kurtuluş Savaşı başladığında ordunun ihtiyacı olan;top, tüfek, süngü ve mühimmatı Batı Cephesi’ne gönderdi. Bu sırada (1920) Tümgeneral oldu.

         Milli Mücadele’nin kazanılmasında Atatürk’ün silah arkadaşı olarak, diğer komutanlar gibi yararlı hizmetlerde bulundu. Doğu Cephesi’nden ayrılmadan, savaşın gidişi hakkındaki fikirlerini telgraflarla Mustafa Kemal Paşa’ya aralıksız olarak bildirdi. Özellikle Kütahya-Eskişehir Savaşları sonunda, gerileyen ordumuzun Sakarya doğusunda cephe tutması ve daha sonra Sakarya Savaşı olarak bilinen önemli savaşta uygulanacak strateji hakkında, önemli görüşler öne sürdü. Bu görüşler Başkomutan Mustafa Kemal Paşa tarafından çoğunlukla dikkate alındı.

 

         YETİM BABASI...

         Karabekir Paşa, Doğu’da adeta bir kale gibiydi. Ermeni saldırılarını püskürtmesi, sınırımızı çizmesi onu, “Kars Fatihi” olarak tarihe geçirdi. Askeri ortam içinde bu yararlı hizmetlerini, başka yönlerde de gösterdi. Ermeni ve Rus saldırılarında babaları, anaları ölen çocuklar için okullar açtı. Hükümet Merkezi Ankara’nın bilgisi dahilinde;Yetimhane, Ana Mektebi, Sağlık okulu, Askeri idadi kurdu. Kurduğu okulların eğitim proğramlarını bizzat hazırladı; okunacak marşları yazdı ve besteledi. Onun bu çalışmaları Doğu Anadolu için o yıllarda çok önemliydi. Savaşlarda ölmüş aile reislerinin yokluğunu hissettirmemek için olanca gücüyle çalıştı. Yörenin sağlık ve eğitim ihtiyacını karşıladı.

         Sarıkamış Hastanesi’nde eğitim yapan “Sıhhıye Mektebi” 1 Mayıs 1921’de ilk mezunlarını verdi ve “Küçük Sıhhiye Memuru” ünvanı ile ilçelere dağılarak, halka sağlık dağıtmaya başladılar.

         “Sarıkamış Askeri  İdadisi” onun yine ilginç eğitim hizmetlerinden biriydi. Okulun eğitim proğramı zamanına göre ileriydi. Bu okul öğrencilerinin 9 Haziran 1922’de Erzurum’da açık havada halka verdiği konser, toplumda olumlu etki uyandırmıştı.

         “Sarıkamış Ana Mektebi” Kazım Karabekir Paşa’nın savaş yıllarında, savaş yetimi çocuklara uzanan bir şefkat eliydi.

 

         SİYASİ ÇALIŞMALAR...

         İyi bir asker olmak;siyasi hayatta çoğu zaman başarı getiremeyebiliyor... Siyaset, çok farklı kulvarı olan bir koşu... Kendine özgü kuralları, zamanlamaları ve hesapları var... Atatürk’ümüzün, İstiklal Savaşı’nda yanında olan, ona destek veren pek çok silah arkadaşının özverisi, kahramanlığı bilinmektedir. Ve Türk’ün  ölüm-kalım savaşı Atatürk liderliğinde, Mehmetçiğin olağanüstü gayreti ve Karabekir Paşa gibi kahramanların sayesinde kazanıldı. Orbay, Cebesoy, Bele ve Cafer Paşa elbette büyük hizmetlerde bulundular. Türk tarihi onları her zaman şerefle anacak; ve anmaktadır.

         Ne var kiiyasi hayatın getirdiği şartlar geçmişteki büyük hizmetler orantısında çoğu zaman yararlı tablolar ortaya çıkartmayabiliyor. Kazım Karabekir Paşa için de öyle oldu.

         İstiklal Savaşı’mız kazanılmış, yeni kurulan milli devletimizin çağdaş bir anlayışla yönetimi gündeme gelmişti. Cumhuriyet Halk Fıkrası Gazi Mustafa Kemal Paşa liderliğinde, devleti yönetiyordu. Tek bir parti idi; ama, mecliste veya parti grubunda ciddi muhalefet yapan gruplar vardı. Bir diğer deyişle, tümüyle yönetim muhalefetsiz değildi.

         1924 yılında Kazım Karabekir liderliğinde kurulan; Rauf Orbay, Ali Fuat Cebesoy, Refet Bele, Cafer Tayyar Eğilmez’in katıldığı “Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası”  o günlerin nazık ortamında, bu değerli paşalarla yönetimin arasını açtı... O günler, gerçekten çok nazik günlerdi. “Musul Meselesi” Lozan’ın dışına sarkmış;İngilizler tüm dikkatlerini buraya yöneltmişlerdi. Üstelik Şeyh Sait İsyanı’nda kullanılan eski rejim sloganları toplumda etkisini hala sürdürüyordu. Yeni kurulan partinin, çok iyi niyetlerle de olsa, bu psikolojik ortama yarayacak biçimde hareket etme endişesi, partinin kapatılmasına neden oldu. Karabekir Paşa buna üzüldü. İzmir Suikasti denilen olaya adının karıştırılması ayrı bir üzüntü kaynağı oldu. 1927’de askerlikten emekli oldu. 1938 yılına kadar İstanbul’daki evinde sessiz bir hayat sürdü. Bu süre içerisinde marşlar, kitaplar yazdı. 1938’de yine milletvekili olarak meclise girdi. 1946 yılında Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na seçildi. 1948 yılında sonsuzluğa göçtü.

 

         KİŞİLİĞİ...

         Karabekir Paşa, hassas bir kişiliğe sahipti. Açık sözlü, met, dürüst, kahraman bir askerdi. Siyasi konularda aralarında anlaşmazlık doğmuş olsa da, Atatürk’e hep saygılı oldu. Türk Milletinin yüksek ahlak değerlerini kişiliğinde toplamıştı. Yaptığı her işte-ki siyasi bakımdan uygun olmasa da-samimi ve kendisince ülke yararını düşündüğü için yapardı. I.Dünya Savaşı’na girildiği günlerde, Harbiye Nazırı Enver Paşa’ya kimse kolay kolay söz söyleme cesaretinde bulanamıyordu. Karabekir Paşa, o günlerde Enver Paşa’ya şöyle dedi:”Madem ki savaş ilanı düşünülüyor, o halde Genelkurmay’daki Alman subaylarını derhal uzaklaştırın!” Yürekli ve korkusuzdu. Türklüğe sevdalıydı. Türklüğün bağımsızlığı için canını verirdi. Ordudan ayrıldığı halde, askerlik ruhunu yitirmedi. En büyük talihsizliği Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası ile, adının arzu etmediği bir konumda bulunması oldu. Siyasete karışmasa da, Atatürk ile dostluğunu sonuna kadar sürdürdü.

         Yayımlanmış eserleri olan Karabekir Paşa’nın, özellikle “İstiklal Harbimiz” kitabı yakın tarihimizin önemli belgeleri arasındadır. Bu kitapta kişilik değerlendirmelerinde biraz duygu yönü ağır bassa da, eser gerçekten Milli Mücadele’nin önemli safhalarını gözler önüne sermektedir.

         Kahraman bir Türk askeriydi.

         Durağı uçmak olsun.

 

(Yeni Düşünce Dergisi, Mehmet Efe Sorgunlu, 7-13 Temmuz 2000, Sayı.691, Sayfa:60-61)
(www.turkmeclisi.org sitemiz kaynak gösterilerek kullanılabilir)


Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.