RADYOYU KİM BULDU?

                                    Popov mu, Markoni mi?

                                               Ses dalgalarının uzaklardan alınmasına yarayan aygıtın (radyonun) kim tarafından bulunduğu uzun süre tartışmalara yol açmıştı. Aslında radyoyu bulan belliydi; bu kişi İtalyan Marconi idi. Ancak Rus bilim insanı Aleksandr Stepanoviç Popov da, Marconi’den habersiz olarak ses dalgalarını kaydetmişti... Ve ikisinin de radyoyu buluş tarihi 1895-1896 yıllarına rastlıyordu...

                                               Marconi, niçin Rusya dışında, radyoyu ilk bulan kişi olarak tanındı.?

                                               Şimdi bu olaya kısaca bir göz atalım...

                                               Popov diye biri...

                                               19. yüzyıl teknik bilgilerin ürün vermeye, insanlığın hizmetine girmeye başladığı yüzyıl olarak bilinir. Dünyanın tüm araştırmacıları her gün yeni bir şey buluyor veya daha önce bulunanları yaşama uyguluyordu...Bu koşuda Ruslar da geride değildi. Özellikle elektromanyetik dalgaların (radyo dalgalarının) kaydedilmesi işinde tüm dünyanın kabul ettiği bir bilgini yetiştirdiler. Bu; Aleksandr Stepanoviç Popov idi...

                                               Popov, 1859 da Rusya’da Turinskiye’de bir köy papazının oğlu olarak dünyaya geldi. Petesburg Üniversitesi’ni başarıyla bitirdi. Aynı üniversitede matematik, fizik dersleri verirken Elektrik Mühendisliğine ilgi duydu. Rus Deniz kuvvetleri’nin Mayıncılık Okulu’na devam etti. Burada Alman fizikçi Heinrich Hertz’in bulduğu elektromanyetik dalgaların önemini fark etti. Bu dalgaları bir cihaza kaydetmeyi düşündü.

                                               Radyoyu buluyor...

                                               Popov, Kronştadt’daki Mayıncilık Okulu’nda 1889’da Hertz dalgalarının bir ‘kohelör’le algılandığını buldu. Kohelörü daha da geliştirdi ve iletken bir tele bağlayarak uçurtmayla yükseltince duyarlılığının arttığını gördü. Böylece ‘anten’i buldu. Arkasından bu düzenek ile atmosferdeki hava boşalmalarını bir mors telgraf alıcısına kaydetti. Mart 1896’da 250 metrelik bir uzaklıktan mors alfabesini kullanarak ilk telsiz telgraf mesajını iletmeyi ve kaydetmeyi başardı. Bui bir diğer adıyla Radyo’nun bulunuşu demekti. Göderdiği mesaj iki sözcükten oluşuyordu.” Heinrich Hertz”...Popov radyodan gönderdiği ilk mesajda elektromanyetik dalgaların varlığını bulan Hertz’e saygı ifadesi olarak onun adını kullanıyordu...

                                               Şanssızlık...

                                               Popov gerçek bir bilim insanı olarak canla başla çalışırken, İtalya’da da Marconi boş durmuyordu. Aynı zaman diliminde birbirlerinden habersiz olarak radyo üzerinde çalışan bu iki kişiden İtalyan olanı, akıllılık edip, buluşunun patentini Haziran 1896’da aldı. Böylece radyonun ‘mucit’i olarak İtalyan Markoni adı tarihe geçti. Ama Popv’un üstün nitelikli bir bilim insanı olduğu da hiçbir zaman unutulmadı. Radyo sizkonusu olduğu zaman Marconi adı yanında bir biçimde Popov’un da adı anıldı.

                                               İlgisizlik...

                                               Aslında Popov, ne radyoyu bulduğu sırada, ne başka çalışmalarında (Gemiler arası telsiz konuşmalarını da gerçekleştirmişti) devletinden geçek anlamda bir ilgi görmedi. Bir ara Petesburg Elektronik Enstitüsü’nün müdürü oldu. Aralık 1905 de öğrenci gösterileri sırasında valinin bu gösterileri sert bir biçimde engenlenmesi isteğini reddetti. Sağlığı bozuldu. Ve aynı yılda öldü.

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.