Jeopolitik Gelişmeler ve Öcalan’ın PKK’ya Silah Bırakma Çağrısının Değerlendirilmesi!
Ömür Çelikdönmez Ömür Çelikdönmez, Türkiye`de tanınan bir köşe yazarı, araştırmacı ve analisttir. Özellikle Ortadoğu, Türk dış politikası, tarih, istihbarat ve güvenlik konularında yazılar kaleme almaktadır. Çelikdönmez, bölgesel ve küresel siyasi gelişmeleri analiz eden yazılarında tarihsel perspektifler sunarak güncel olayları yorumlar. Yazılarında, Türkiye’nin dış politikası, küresel güç dengeleri, jeopolitik gelişmeler ve stratejik ittifaklar gibi konulara ağırlık vermektedir. Aynı zamanda Ortadoğu’daki sosyo-politik dinamikler, etnik ve mezhepsel çatışmalar üzerine de sıkça analizlerde bulunmaktadır. Türkiye’nin siyasi ve ekonomik ekolojisini değiştirebilecek jeopolitik gelişmeler karşısında, Cihanşümul Kadim Türk Devletinin ön hazırlıkları, kamuoyunun gündem yoğunluğu karmaşasında dikkatlerden uzak şekilde gizliliğini muhafaza etmeyi başardı. O çok bilindik replikte olduğu gibi, bir plan var ve plana sadık olun. Unutmayın; hükümet Devletin bir aygıtıdır.
Çankaya yokuşunda Asya’nın bozkurtları nöbet tutup kös vurdukca tıpkı ‘Muhibbi’ mahlaslı Kanuni Sultan Süleyman’ın dediği gibi, Halk içinde mu’teber bir nesne yok devlet gibi / Olmaya devlet cihânda bir nefes sıhhat gibi. Evet bir Türk için devlet , bir nefes sıhhatdir. Bu dizelerde “Devlet Ebed Müddet” sözünün sırrını buluruz.
3 SORUDA - 2022`de Türk dünyası
Adriyatik’ten Çin Seddi’ne Türk Dünyasına Adım Adım
Ankara’nın ABD, Çin, Rusya, İsrail ve AB ülkelerine karşı jeopolitik mücadelesi her geçen gün ete kemiğe bürünüyor. Türkiye, Akdeniz’den Hazar’a kadar sadece kuvvet projeksiyonu yapmıyor; stratejik bir yeniden yapılanma gerçekleştiriyor. Türkiye’nin sadece bölgesel değil, aynı zamanda küresel düzeyde de rollerini güçlendirme arzusu giderek netleşiyor.
Nitekim son yıllarda Türkiye’nin uluslararası ilişkiler sistemindeki rolünün dönüşümü giderek daha belirgin hale geldiği ve son aylarda yaşananların bu eğilimi güçlendirdiği bir gerçek.
ABD Başkanı Donald Trump’ın Gazze Şeridi’ne ilişkin açıklamaları, Suriye’de Beşşar Esad rejiminin devrilmesi, hatta Suudi Arabistan’da Rusya-ABD müzakereleri, bütün bunlar, bölgesel ve küresel süreçler arasındaki ilişki, Ortadoğu ülkelerinin dış aktörlerle etkileşimi, Ortadoğu devletlerinin küresel ve bölgesel siyasetteki değişen rolünü gösteriyor.
Bölge dışı aktörlerin Ortadoğu politikalarının, değişen koşullara göre dönüşümünün özellikleri kapsamında Rusya, ABD, AB, Çin ve Hindistan’ın Ortadoğu’daki stratejilerinin yeniden ele alınmasını gerektiren bir süreç başladı.
Ortadoğu ülkelerinin dış ortaklarla pragmatik ve dengeli ilişkiler kurma arzusu bağlamında bölge dışı aktörlere ilişkin algıları da büyük ölçüde değişti. Ankara, şer odaklarının tüm engellemelerine karşın Türk Milletinin çıkarları doğrultusunda bölgesel ve küresel rakiplerinin jeostratejik duruşundaki boşlukları kullanmaya devam edecek.
Tasfiye Sürecini İlk Ben Yazdım
Ortada hol yok yumurta yokken 30 Eylül 2024’de, “Hamas, Hizbullah, PKK ve İsrail Tasfiye mi ediliyor?” başlıklı değerlendirmemde, tarihe not düşen bir analizde bulundum. Neden “hol yok yumurta yok” deyimine açıklık getireyim.
MHP lideri Dr. Devlet Bahçeli’nin PKK’ya silah bıraktırma çağrısından tam 22 gün önce, PKK ve türevlerinin tasfiye sürecinin başladığını gündeme taşımıştım.
Nitekim Milliyetçi Hareket Parti lideri Devlet Bahçeli’nin 22 Ekim 2024’te, hapisteki Partiya Karkerên Kurdistanê/Kürdistan İşçi Partisi (PKK) lideri Abdullah Öcalan’ın, 40 yıldır silahlı ayaklanma yürüten militan grubun feshedilmesini duyurmak üzere parlamentoya hitap etmesi önermesiyle Türkiye’nin Kürt sorununu ele almak için olası bir barış süreci hakkında kamuoyunda tartışma başladı.
Cumhur İttifakı ortaklarından Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Şayet terörist başının tecridi kaldırılırsa gelsin TBMM’de DEM Parti grup toplantısında konuşsun. Terörün tamamen bittiğini ve örgütün lağvedildiğini haykırsın. Umut hakkının kullanımıyla ilgili yasal düzenlemenin yapılması ve bundan yararlanmasının önü de ardına kadar açılsın” diyerek, İmralı Cezaevi’nde bulunan Kürdistan İşçi Partisi (PKK) lideri Öcalan’a çağrıda bulunmuştu.
Silah Bırakma Çağrısı Çözüm Süreci mi ?
Çözüm süreci, Türkiye’de 2013-2015 yılları arasında PKK ile Türk devleti arasında başlayan müzakereleri ifade ediyor. Bu süreç, Kürt sorununu barışçıl yollarla çözmek amacıyla başlatılmıştı. Sürecin temel unsurları arasında, silah bırakma, demokratik reformlar ve Kürt kimliğine yönelik hakların genişletilmesi yer almaktaydı.
PKK lideri Öcalan, bu müzakerelerde kilit bir figür olarak rol almıştı. Ancak 2015’te çatışmaların yeniden başlamasıyla çözüm süreci fiilen sona ermişti. Bu dönem, Türkiye’deki siyasi dinamiklerde önemli değişimlere neden olmuştu.
Kamuoyunun malûmu DEM Parti İmralı heyetinin gerek Ankara’da TBMM’de grubu bulunan parti liderleri, sivil toplum kuruluşları ve gerekse Kuzey Irak’taki yönetici parti liderleriyle yaptıkları istikşafi görüşmelere son nokta konuldu.Abdullah Öcalan: PKK lideri kimdir? - BBC News TürkçeBak Postacı Geliyor Selam Veriyor
PKK elebaşı Abdullah Öcalan’ın kaleme aldığı mektup DEM Parti milletvekili Pervin Buldan tarafından okundu. Açıklamada Öcalan’ın Türkçe, Kürtçe, Arapça ve İngilizce olmak üzere dört dilde yayımlanan mesajında “PKK kendini feshetmelidir” çağrısı yer aldı.
Öcalan mektubundan bir kesit
“…Sayın Devlet Bahçeli’nin yaptığı çağrı, Sayın Cumhurbaşkanın ortaya koyduğu iradeyle diğer siyasi partilerin malum çağrıya dönük olumlu yaklaşımlarıyla oluşan bu iklimde silah bırakma çağrısında bulunuyor ve bu çağrının tarihi sorumluluğunu üstleniyorum. Varlığı zorla sona erdirilmemiş her çağdaş cemiyet ve partinin gönüllü olarak yapacağı gibi devlet ve toplumla bütünleşme için kongrenizi toplayın ve karar alın; tüm gruplar silah bırakmalı ve PKK kendini feshetmelidir. Ortak yaşama inanan ve çağrıma kulak veren tüm kesimlere selamlarımı iletirim.”
Tepkiler Etkiler
ABD yönetimi, Kürdistan İşçi Partisi (PKK) lideri Abdullah Öcalan’ın örgüte yaptığı silah bırakma ve kendini feshetme çağrısının “sorunlu bölgeye barış getireceğini” belirtti.
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi (NSC) sözcüsü Brian Hughes Öcalan’ın açıklamasının “önemli bir gelişme olduğunu ve Türk müttefiklerimizi ABD’nin Kuzeydoğu Suriye’deki IŞİD karşıtı ortakları konusunda rahatlatmaya yardımcı olacağını umuyoruz,” dedi.
Avrupa Parlamentosu Türkiye Raportörü Nacho Sanchez Amor, Abdullah Öcalan’ın PKK’ye silah bırakma çağrısını tarihi bir adım olarak değerlendirirken, American Enterprise Institute Ortadoğu, Afrika, Türkiye uzmanı Michael Rubin, Kürtler’in Türkiye’nin barışına güvenmesi aptallık olur demiş.
Suriye’de Demokratik Birlik Partisi (PYD) Başkanlık Konseyi Üyesi Salih Müslim’in, Abdullah Öcalan’ın yaptığı ‘silah bırakma’ çağrısının ardından “Demokratik siyasetin yolu, özgür örgütlenme, diplomasinin yolu açılır, özgürlükler gelişirse biz de silahlarımızı elbette kenara bırakabiliriz” açıklaması aceleye getirilmemiş ihtiyatlı bir irade beyanı gözüküyor.
ABD destekli SDG Genel Komutanı Mazlum Abdi’nin, düzenlediği basın toplantısında, “PKK’nın dağıtılması ve silah bırakılması yönündeki açıklama, açıkça belirtmek gerekirse, sadece PKK’yı ilgilendiriyor ve Suriye’deki bizimle hiçbir ilgisi yok” ifadesi de, Suriye’deki yapılanmanın PKK ile yollarını ayırma ve mazideki işbirliğinden sıyrılma hamlesinin göstergesi.
Teröristbaşı Abdullah Öcalan’ın PKK’ya silah bırakma çağrısı sonrası Kandil’den açıklama geldi. PKK Yürütme Komitesi, “Çağrının içeriğine olduğu gibi katılıyoruz ve kendi cephemizden çağrının gereklerine uyacağımızı ve uygulayacağımızı belirtiyoruz. Bugünden geçerli olmak üzere ateşkes ilan ediyoruz” dedi.
Neler Olabilir ?
Kuşkusuz Bahçeli’nin teklifiyle Öcalan ve DEP Partisinin kucağında bulduğu bu çağrı, öncelikle PKKve çevresine yöneliktir ve onları bağlamaktadır. Türkiye’de bu çağrının pratik bir karşılığı bulunmamakla birlikte, Kuzey Doğu Suriye’de önemli etkileri olabileceği öngörülebilir.Abdullah Öcalan’ın kırk yıllık gayri nizami savaşının ardından gelen mesajının kapsayıcı etkileri kaçınılmaz.
Bu, Türkiye’de yeni bir demokratik sürecin ve Suriye’deki ittifakların yeniden şekillenmesinin önünü açacak. Ancak Öcalan’ın silah bırakma çağrısı, bölgenin özellikle Suriye ve Irak’ta devam eden gelişmeler ve Ankara ile Batılı müttefikleri arasında Kürt sorunu nedeniyle tırmanan gerginlik göz önüne alındığında, hızlı jeopolitik dönüşümlere tanıklık ettiği bir dönemde gelmesi nedeniyle, derin siyasi ve güvenlik sonuçları taşıyor.
PKK’lı teröristlerin 15 Ağustos 1984 akşamı Siirt’in Eruh ve Hakkari’nin Şemdinli ilçelerinde gerçekleştirdiği, bir askerin şehit düştüğü, 9 asker ve 3 sivilin yaralandığı saldırıların üzerinden neredeyse 41 yıl geçti. Ülke terörle mücadelede zaafa düşmedi. Binlerce şehit verildi.
PKK baskınları yaşanan ve şiddetli çatışmalara tanıklık eden Türkiye’nin Kürt çoğunluklu güneydoğu bölgelerinde iç gerginlikleri azaltmaya yardımcı olabilir.
Devlet Bahçeli’nin işaret fişeğini yakmasıyla başlattiğı sürecin getireceği siyasi ve sosyal istikrar, Kürtlerin Türk siyasi ve sosyal yaşamına daha iyi entegre olmasına yardımcı olabilir, bu da ulusal birliği güçlendirebilir ve etnik ve siyasi kutuplaşmayı azaltabilir.
Bu yeni algoritma ile Ankara’nın terorizme yönelik politikalarını defalarca eleştiren Washington ve AB ile ilişkilerini iyileştirmek için de kullanabileceği uluslararası ilişkilerin iyileştirilmesine yardımcı olabilir. Çağrı, Ortadoğu’da benzeri görülmemiş bir siyasi ve güvenlik karmaşasının yaşandığı bir zamanda geliyor ve bu da on yıllardır süren bir çatışmayı sona erdirmek için nadir bir tarihi fırsat sunuyor.YPG / SDG Lideri Mazlum Abdi: Öcalan`ın çağrısı PKK`ya, bize değil | EuronewsAma Fakat Lakin
Devletin Öcalan’dan asıl olarak silah bırakmasını istediği yapının, Türkiye’deki PKK’dan ziyade YPG, SDG ve Kuzeydoğu Suriye’deki silahlı gruplar olduğu söylenebilir.
Öcalan’ın mesajı, PKK ile bağlantıları bulunan, özellikle de DEAŞ militanlarıyla mücadele eden ve doğu Suriye’deki iki büyük şehrin de aralarında bulunduğu geniş bir toprak parçasını kontrol altında tutan ABD destekli Suriye Demokratik Güçleri (SDG) olmak üzere, Kuzeydoğu Suriye ve Kuzey Irak’a yayılmış Kürt silahlı gruplarının çeşitli kesimleri arasında yankı uyandıracak.
Kuzey Irak’taki ayrılıkçı Kürt sorunu, Ankara tarafından büyük ölçüde kontrol altında tutulmakta ve sürdürülebilir bir kriz yönetimi stratejisi izlenmektedir. Asıl kontrolden çıkma potansiyeli taşıyan sorun ise Suriye’nin yeni yapılanmasında Kuzeydoğu Kürtlerinin kalıcı bir statü elde etmelerinin engellenmesidir.
Orta Doğu’daki bölgesel değişimlerin teşvikiyle. Ankara’nın Suriye’de ve daha geniş bölgede önemli bir rol oynamaya hazır olduğu bir süreçte, Türk yetkililer olası engelleri ortadan kaldırmak istedi. Kürtler Öcalan’ı davalarını haritaya koyduğu için büyük ölçüde saygı duyuyorlar ve ona hem kurucu baba hem de filozof gibi davranıyorlar.
SGD Çığırtganları Mazeret Üretiyor
Bugün PKK bağlantılı grupları silahsızlandırmak, IŞİD militanlarının ve aile üyelerinin tutulduğu başlıca cezaevi kompleksi olan El Hol’ü korumasız bırakmak anlamına gelecektir. Suriye Demokratik Güçleri komutanı General Mazlum Abdi, PKK’yı ilgilendiriyor ve Suriye’deki bizimle hiçbir ilgisi yok” diyerek, Öcalan’ın dağıtılmasına yönelik özel taleplerini reddetti.
Hudson Enstitüsü’nden Michael Doran gibi analistlere göre Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi’nin PKK olduğu yönündeki Türk söylemi sadece Türkleri bağlar. Onlar Türklerin kendi seslerini sevdiğini düsşünüyor. Oysa PKK’nin arkasındaki fikir ademi merkeziyetçiliktir ve Suriye Kürtleri, Hristiyanlar, Yezidiler ve Müslümanlar bölgedeki kendi kaderlerini şekillendirmişlerdir.
Michael Doran, Öcalan’dan daha iyi mi bilecek? Zamanın ruhunu okuyan Öcalan PKK’yi ” modası geçmiş “ ve ” zamana ayak uyduramayan “ bir örgüt olarak nitelendiyor.
Bu neye benziyor ? Karl Marks çevresindekilerin kendi ögretisini yanlış değerlendirmeleri üzerine “Eğer Marksizm buysa, ben Marksist değilim” demişti. Öcalan’da kendi kurduğu hareketin evrildiği noktadaki tarihi sapmayı görerek sonlandırıyor.Kandil, bölgede federatif bir yapı ve yerel... | Rudaw.netAbdullah Öcalan’ın Silah Bırakma Çağrısı ile Kandil’in Ateşkes İlanının Ne Gibi Sonuçları Olabilir?
Irak’taki PKK, Türkiye’nin saldırıları nedeniyle zayıflamış durumda ve silah bırakma müzakerelerini can simidi görüyor. Türkiye, İran , Irak ve Suriye Kürtleri arasında çatışmaların sona ermesi talebi giderek artıyor. Ayrıca Hamas’ın İsrail’e saldırması, İran’ın zayıflaması ve Suriye’deki darbe sonrasında bölgede bir güç boşluğu oluştu; hem Kürtler hem de Türkiye bunu şekillendirmek istedi.
Kandil’den yapılan ateşkes ilanı ve Abdullah Öcalan’ın silah bırakma çağrısı, Türkiye’nin iç ve dış politikasında önemli sonuçlar doğurabilir. Eğer ateşkes ilanı ve silah bırakma çağrısı kabul edilirse, bu, PKK ile Türkiye arasında bir barış sürecinin yeniden başlayabileceği anlamına gelebilir. Geçmişte de 2013-2015 yılları arasında çözüm süreci yaşanmıştı, ancak bu süreç şiddet olaylarıyla son bulmuştu. Bu tür bir adım, yine bir çözüm sürecinin kapılarını aralayabilir.
Ateşkes ilanı, özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeki şiddet olaylarında azalma sağlayabilir. PKK’nın silah bırakma çağrısına uyması, bölgede güvenlik koşullarını iyileştirebilir, terörle mücadele operasyonları azalabilir ve yerel halkın yaşam standardı yükselebilir.
Türkiye’deki bazı siyasi aktörler, bu tür bir gelişmeyi barışa giden olumlu bir adım olarak değerlendirebilirken, diğerleri bunu PKK’nın yeniden güç kazandığı veya Türkiye’nin terörle mücadelede geri adım attığı bir durum olarak görebilir. AKP hükümeti ve muhalefet arasında bu konuda farklı bakış açıları oluşabilir.
Abdullah Öcalan’ın çağrısı, Kürt hareketi içinde farklı tepkilere yol açabilir. PKK’nın ve HDP’nin bu çağrıyı nasıl karşılayacağı, Kürt siyasi hareketinin geleceği açısından belirleyici olabilir. Ayrıca, Öcalan’ın liderliğindeki çözüm süreci, HDP gibi siyasi partiler tarafından yeniden benimsenebilir.
Bu gelişme, Türkiye’nin terörle mücadele konusunda uluslararası alanda nasıl bir yaklaşım sergileyeceğini de etkileyebilir. Eğer ateşkes süreci başarılı olursa, Türkiye’nin bölgedeki diğer ülkelerle ilişkileri, özellikle Suriye ve Irak ile daha dengeli hale gelebilir. Ayrıca, bu tür bir çözüm, Avrupa Birliği ve diğer uluslararası aktörler tarafından olumlu karşılanabilir.
Silah bırakma süreci, terörün yarattığı tahribatın onarılmasını sağlayabilir. Eğitim, sağlık ve altyapı yatırımları gibi alanlarda iyileşmeler olabilir. Ancak, PKK’nın silah bırakma kararının ne kadar geniş tabanlı olduğu ve ne ölçüde uygulanacağı, bu sürecin toplumsal barışı ve ekonomik istikrarı sağlamada ne kadar etkili olacağını belirleyecektir.
Öte yandan Ankara ile PKK arasında varılan barış anlaşmasının Kuzey Irak ve Kuzeydoğu Suriye’deki çeşitli siyasi güçler arasındaki ilişkileri etkilemesi kaçınılmazdır. Türkiye’nin barış girişimi, halihazırda Irak ve Suriye’deki önde gelen Kürt liderlerinden destek almış durumda ve bu durum, mevcut etkileşim modelini revize etme niyetlerini gösteriyor.
Türkiye’nin PKK’ya yönelik ani politika değişikliği, İsrail’in diplomatik araçları kullanarak Kürtleri sadakate ikna edebileceği endişesinden kaynaklanıyor . Bu endişeler bir bakıma abartılı olsa da yersiz değil.
Acem Acemiliği ve Lübnan ve Suriye’den Sonra Üçüncü Fiyasko
PKK’nın silahlı kanadının Kuzey Irak’taki Kandil Dağları bölgesinde varlığını sürdürmesinin gerekçesi zorlaşabilir. Bu durum, Tahran’la ittifak halinde PKK ve bölgesel müttefiklerini destekleyen ve Kürt partileri ile bölgesel ortakları arasında daha dengeli bir güç konumu elde etmeyi amaçlayan, Süleymaniye’deki KDP rakibi Kürdistan Yurtseverler Birliği’ne (KYB) karşı bir darbe girişimi olarak da görülebilir.
PKK’nın Türkiye’deki silahlarını bırakması, Ankara’nın Kuzey Irak’taki askeri varlığını sürdürmesinin temel gerekçelerinden birini önemli ölçüde zayıflatacaktır. Bu durum, KDP ve KYB’nin Irak Kürdistanı’ndaki özerkliğini kesinlikle artıracaktır.
Ancak KDP liderliği, özellikle ABD güçlerinin Irak’tan çekilmesine ilişkin görüşmelerin sürdüğü bir dönemde, sınırlı bir Türk askeri varlığını İran etkisine karşı bir araç olarak görebilir ve Türk askeri birliklerinin görev süresinin uzatılmasını isteyebilir. Türkiye ile PKK arasındaki ihtilafın başarılı bir şekilde çözülmesi, Irak Kürtlerinin jeopolitik durumu üzerinde önemli etkiler yaratabilir.
PKK’nın zayıflaması veya tasfiye edilmesi, Irak Kürdistanı’nın siyasi yaşamına PKK yanlısı partilerin daha fazla dahil olmasına yol açabilir; bu da KDP ve KYB’nin siyasi hakimiyetine meydan okuyabilir. Öcalan, Türkiye ile varılabilecek olası bir uzlaşma anlaşması kapsamında serbest bırakılırsa, Kürt iç siyasetinde yeni bir rakip haline gelebilir ve geleneksel güç merkezleri olan KDP ve KYB’ye meydan okuyabilir.
Unutmayın Âlemde şer, Oğuz’da er tükenmez!
Kısmi Kaynakça
https://www.arabnews.com/node/2591786/middle-east https://www.rudaw.net/turkish/middleeast/turkey/280220253 https://www.aei.org/op-eds/kurds-would-be-foolish-to-trust-turkeys-peace/ https://www.hudson.org/security-alliances/turkeys-role-checking-russia-zineb-riboua https://tr.euronews.com/2025/02/28/beyaz-saray-ocalanin-cagrisi-bolgeye-baris-getirecek https://www.kurdistan24.net/tr/story/827124/rus-ve-abd-heyetleri-istanbulda-toplandı https://russiancouncil.ru/activity/publications/vneregionalnye-aktory-na-blizhnem-vostoke/ https://krdnews.org/avrupa-parlamentosu-turkiye-raportoerunden-ocalan-mesaji-aciklamasi https://www.konuyorum.com/2024/09/30/hamas-hizbullah-pkk-ve-israil-tasfiye-mi-ediliyor https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-teror-orgutu-pkk-ateskes-ilan-etti-42712753 https://www1.wdr.de/nachrichten/pkk-frieden-waffenruhe-brief-oecalan-kurden-nrw-100.html https://www.ictj.org/latest-news/jailed-pkk-leader-tells-group-lay-down-arms-end-conflict-turkiye https://www.vedomosti.ru/politics/columns/2025/02/25/1094200-blizhnevostochnaya-dihotomiya https://m.nerinaazad2.com/tr/columnists/cetin-ceko/ocalanin-cagrisinin-arkasindaki-hedefler-67c1deed2dc54 https://haber.sol.org.tr/haber/salih-muslim-ozgurlukler-gelisirse-biz-de-silahlarimizi-kenara-birakabiliriz-396426 https://bianet.org/haber/mhp-s-bahceli-reiterates-call-for-ocalan-to-declare-dissolution-of-pkk-in-parliament-301436 https://www.washingtoninstitute.org/policy-analysis/inside-latest-pkk-talks-part-2-implications-turkish-and-us-policy https://www.theguardian.com/world/2025/feb/27/pkk-leader-calls-on-kurdish-militant-group-to-disarm-signalling-start-of-fragile-peace-with-
|