DÜRÜST, KİŞİLİKLİ OLGUN KARAKTERLİ İNSAN OLMAK
Mustafa Mete ÖZPINAR
DÜRÜST, KİŞİLİKLİ OLGUN KARAKTERLİ İNSAN OLMAK
KONUYA GİRİŞ: Dürüstler, yalan dolan bilmezler, karışık ve alengirli işlerle de uğraşmazlar, kendi çıkarları için eğilmezler, kimsenin karşısında el pençe olmazlar, hayatlarında yağcılığa asla yer vermezler, yağdanlık olmazlar.
Davranışları sakin, sözleri doğru, ahlâkları güzel, duruşları vakarlı, hedefleri yücedir. Sürtük zihniyetin haysiyetsiz namussuz fırıldak alçakları bu toplumda açmadıkları yara bırakmadılar.
İnsanların kötüsü : İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor (İnsanların kötüsü, kötü âlimlerdir. Bunlar, din, iman hırsızlarıdır. Kur’an-ı kerimde mealen, (Onlar kendilerini müslüman sanıyor. Onlar son derece yalancıdır, şeytan onlara musallat olmuştur. Allahü teâlâyı hatırlamaz ve ismini ağızlarına almazlar, şeytana uymuşlar, şeytan olmuşlardır. Biliniz ki, şeytana uyanlar ziyan etti, ebedi saadeti bırakıp, sonsuz azaba atıldı) buyuruluyor.
Çocuğun doğuştan getirdiği “iyi olma” özelliğini zedelemeden, aksine kendi sergilediğimiz doğru davranışlar sayesinde onlara örnek olup, hislerini daha da güçlendirerek aşılayabiliriz vicdanlı olmayı. Çünkü çocuklar duyduklarını değil; gördüklerini, bizzat şahit oldukları davranışları uygular ve taklit eder. Çevrelerindeki yetişkinleri örnek alır, onlar gibi davranır.
İşte bu sebeple vicdanlı çocuklar yetiştirebilmek için öncelikle kendi vicdanlarımızı devreye sokup, sonra da toplumdaki vicdanı aktif hale getirmeliyiz.
İşinde ailesi için severek çalışan babanın, evde çocukları için keyifle uğraşan annenin, kendisine ödevlerinde yardımcı olan ablanın-abinin, halini hatrını soran komşunun, okulda merhametini hissettiren öğretmenin, yardımsever dostların olduğu temiz ve sıcak bir atmosferde öğrenilebilir vicdan.
Yoksa aksi bir ortamda yani hayvanlara zarar veren, kendi çıkarları için yalan söyleyen veyahut verdiği sözü tutmayan, bir çocuğun başını dahi okşamayan, yaşlıları istemeyen, komşusundan ve akrabalarından bihaber yaşayan ve kimseye bir hayrı dokunmayan, sırf kendisini düşünen, “boşver, bize ne” diyip geçen bencil insanların olduğu; sürekli haberlerde bile hırsızlığın, iftiranın, yalanın, sahteciliğin, dolandırıcılığın, cinayetlerin telaffuz edildiği ve söylemlerde argonun tavan yaptığı, üslubun kalmadığı bir hayatta çocuklara vicdanın öğretilmesinden nasıl bahsedebiliriz ki?!
09/HAZİRAN/2025
ALANYA
|